Kariyer yönetimi problemi var

Çok ufak yaşta kazanılan şöhreti herkes taşıyamıyor... İlla bir saçmalayıp, sendeliyorsun.
Ama süreç içinde hata yaparak öğreniyorsun da.
Ona rağmen yolunda gitmiyorsa işler, bazı nedenleri vardır...
Ya yeteneksizsindir, evren sana bırak bu işi gücü mesajını gönderir.
Ya da geçimsizsindir, ne kadar iyi olursan ol bezdirirsin herkesi.
Yahut birileri kafayı takmıştır sana ve engel olmak için uğraşırlar...
Aleyna en sonuncu maddeyi kullanıyor. “Engel oluyorlar” diyor.
Ama karşısındakiler ikinci maddeyi savunup “Biz engel olmuyoruz onun istekleri bitmiyor” diyor.
Ben bu engel olma işinin limiti olduğunu düşünenlerdenim.
Yani bir olursun iki olursun...
Niyeti ve yeteneği olanın bir yere kadar önüne geçebilirsin. Geçmişler midir Aleyna’nın önüne, olabilir...
Ama hiç suç yok mu Aleyna’da?
Çok belli değil mi, bir ‘kariyer yönetimi’ sorunu yaşadığı...
Bazen ipleri başkalarının eline vermek, söz dinlemek, yönetilmeye razı olmak gerekiyor. Buna ihtiyacı var Aleyna’nın.
Hadise’nin konser sonrası yaptığı ‘bebeleri pistten alalım’ paylaşımından sonra bir kez daha anlamıştır bence Aleyna, ona bu sektördeki ablalarından destek yok...
Hiç de olmayacak...
O yüzden baş etmeyi, bana ne deyip önüne bakmayı öğrenmesi gerekecek.

10 numara tespit

Futbolcu Kai Havertz; “Erkekler saatte 10 dolar kazanan bir McDonald’s çalışanına âşık olabilir. Onu delicesine sevip evlenebilir.
Ama bir kadın McDonald’s’da 10 dolara çalışan bir erkeğe âşık olmaz. İşte bu yüzden asla eşit olmayacağız” dedi.
O kadar haklı ki... Özellikle hemen yazmadım bu yazıyı..
Bekleyip birkaç kadın arkadaşıma sordum.
Bazıları karşı çıkıp ‘hayırrr yalan, ben olurum’ falan demeye kalktı.
Bakmayın böyle diyenlere siz.
Böyle demeyi bile bir ‘güç gösterisi’ sanıyorlar. Oysa değil.
İlk başta bir hayale kapılabilir kadınlar ama zaman geçtikçe ‘oflamalar poflamalar’ başlar...
Bu konuda gerçek tektir.
İtiraf edilemeyen gerçeklerden biridir Kai Havertz’in sözleri.
Kaldı ki çoğu erkek vermekten, kendini güçlü hissetmekten yani işe yarama duygusundan keyif alır.
Böyle adamlarla karşılaştığınız sürece hiç sorun yoktur.

Tutumlu olan kaç ev alabilir

Hakkında soruşturma başlatılan fenomen Eylül Öztürk “tutumlu olduğum için Amerika’dan 10 ev aldım” açıklamasını yapınca kafalarda soru işaretleri oluştu.
Şimdi şunu düşünüyor herkes, “Acaba tutumlu olsam bende Amerika’dan 10 ev alabilir miyim?”
Cevap vereyim.
Alamazsınız.
Ne yani 1 kilo peynir yerine 500 gram alırsan...
Arabanın deposunu ayda 2 doldurmak yerine 1 kez doldurursan...
Her gün sucuk salam yerine, ekmek yersen...
Amerika’dan ev mi alıyorsun?
Yahu bırakın bu işleri...
Bunlar böyle kolay işler mi?
Bir de halen açıklama yaparak kendilerini aklamaya, aylık kazançlarını millete göstermeye çalışıyorlar.
Bazen susmak gerçekten çok daha mantıklıdır.
Denesenize...

Yazın fiyatlar düşer mi?

Yunan adalarına girerken kapıda vize uygulamasının tekrar başlayacak olması Bodrum ve Çeşme’deki işletmecilerde hafif bir paniğe neden oldu.
E haklılar da...
Çünkü son birkaç senedir her yaz başlarken ilk konuşulan konu yazlık yerlerdeki fiyatlar.
Plaj giriş ücreti, restoranlardaki yemek fiyatları, müzik ücretleri ve sezonluk kiralık daireler.
Kapıda vize uygulamasına dönülmesi Türkiye’de istediği gibi fiyat yükselten, abarttıkça abartan işletmeleri etkileyecek.
Etkilesin de zaten.
Ama daha çok zaman var...
Önlem almaları, kendilerine çekidüzen vermeleri için bir fırsat bu.
Tabii ki tek başlarına onlar da bazen çaresiz kalıyorlar biliyorum.
Bir sürü masrafları var anlıyorum.
Ama yine de yapacakları şeyler olduğunun da farkındayım.
Yunan adaları kararı sayesinde, uzun zaman sonra belki de bu yaz bizler tatil bölgelerinde insani fiyatlarla karşılaşacağız.
Nefis olmaz mı?