Bu konu çok sıkıntılı

X’te şöyle bir şey okudum: Hande Erçel uçağının yaptığı rötar saatine kadar magazine bildirip “Gelin beni çekin” diyormuş.

Haberin Devamı

Sonra da muhabirler oraya gittiğinde onları ‘azarlıyormuş’.
Tövbeeee...
Doğruysa bir yaşıma daha giriyorum ben.
Zaten bu işten hep şüphelenmiştim. Kim haber veriyor, nasıl oluyor bu işler diye düşünüyordum.
Hatta bu konudan şikâyet eden bir arkadaşımla uzun uzun konuştum geçen gün.
Eğer ki oyuncular haber vermiyorsa, havayollarından birileri uçuruyor bu haberleri.
Bu daha da tehlikeli...
Bakın uçak aslında mahremdir.
Kimse istemez uçaktan iner inmez görüntülenmeyi.
Belki gizli bir işi var?
Belki kimsenin görmemesi gereken biriyle çıktı o yolculuğa?
Belki belki belki...
Bu kadar çok “belki”nin olduğu yerde kamera olmaz.
Özel hayattır bu.
Son dönemde öyle popüler oldu ki bu iş.
Sanıyorum yakında birileri yasaklar bu işi ya da önüne geçer bir şekilde.

Ama her şeye de karışmayın!

Haberin Devamı

Instagram hikâyelerine bakıp ekran görüntüsü alan kaç kişiyiz diye sorsam...
Çoğumuz el kaldırırız.
Ama muhtemelen inecek o eller artık...
Çünkü Instagram yeni hazırladığı güncellemeyle kimlerin ekran görüntüsü aldığını hikâye sahibine gösterecekmiş.
Birçok kişi bunu meslek haline getirmiştir. Birinin hikâyesini kaydedip başka bir arkadaşına atıyordur.
O yüzden bu güncellemeye cümbür cemaat karşıyız biz.
Bırakın yahu...
Bu da bir çeşit görsel dedikodudur.
Dedikodu da beyin jimnastiğidir.
Karışmayınız lütfen...
Vallahi tadım tuzum kaçtı.

Yersen

Gülşen, “Bal” isimli yeni şarkısının klibine 3 milyon lira harcamış. Bakın bu klasik konuşulma taktiklerindendir.
Şöyle olur genelde...
Klip 750 bin lira tutmuştur, oturup ortak karar alınır ve denir ki 1 milyon diyelim.
Hadi diyelim 1 ya da 1.5 milyon tutmuştur, yuvarlamayla “Biz bunu 3-4’e çıkaralım” derler.
Ama hâlâ anlamazlar bu taktiğin kabak tadı verdiğini.
Bazen şarkıcıların haberleri bile olmadan menajerler, basın danışmanları yapar bu oyunu.
Benden size çok ufak bir öneri:
İnanmayın paranın ön plana çıktığı muhabbetlere.

Aynen ya modacısın

Özellikle Nişantaşı’nda elini sallasan modacıya çarpıyor.
Resmen canı sıkılan modacı olmuş gibi bir durum var, şaka değil...
Hayır bir de bu tiplerin egosundan, afra tafrasından geçilmiyor. Sorsan dünya onun etrafında dönüyor...
Bakın şimdi sözde modacı dostlar...
Herkesin bir dönemi var.
Elbet sizin de var ve geçecek.
O yüzden samimiyetsizce gülerek, garip ses tonunuzla yüksek yüksek konuşarak gezmeyi bırakın etrafta.
Bunlara zaman harcayacağınıza sahip olmadığınız mesleğiniz üzerinde emek harcayın biraz.
Hani zor ama belki o zaman bir şeyler olursunuz!..

Yazarın Tüm Yazıları