CI Bloom’da neler konuşuluyor

Tek başına alanlar ya da binalar bir şey ifade etmiyor

Haberin Devamı

Buraları güzelleştiren yine insanlar oluyor.

Son şahane örneği halen devam etmekte olan CI Bloom sanat fuarı sebebiyle Tersane İstanbul’da gördük.

Gelen herkesin dillendirdiği ortak cümle şu oldu:

“Ne kadar güzelmiş burası.”

Haliç’e hayran kalanlar, karşı kıyıdaki tarihi binaları ve Tersane İstanbul binalarını keşfedenler..

Müthiş bir enerji vardı CI Bloom’da.

Bu hafta sonu da o enerji katlanarak sürecek.

Çünkü yarın büyük bir parti var Tersane’de.

Akşam saatlerinde ünlü DJ Peggy Gou sahne alacak ve Haliç’e yansıyacak bir görsel şov da yapılacak.

EĞLENCE TARAFI ÇOK MU ÖN PLANDA?

CI Bloom’un eğlence ve yeme-içme tarafının çok fazla ön plana çıktığı, sanatın biraz arka planda kaldığı bir gerçek.

Katılımcılar CI Bloom’un bu halinden memnun.

Şikayetçi olana pek rastlamadım.

Haberin Devamı

Ama bazı galericilerin, “İnsanlar hep dışarıda takılıyor, galerileri gezen çok az” diye şikayet ettiğini duydum.

Kimi galerici ise sanat ve eğlencenin birbirine karıştığı bu yeni nesil durumdan mutluydu.

Hatta yüksek satışlar yaptığını söyleyenler de vardı.

O ÇEŞİTLİLİK BİTTİ

Benim gözlemlediğim ve üzüldüğüm esas nokta ise başka:

Koleksiyonerlik son yıllarda belli bir zümrenin tekeli olmaktan çıkmış, fiyatların ulaşılabilir olması dolayısıyla eser alanların sayısı çoğalmış, çeşitlilik artmıştı.

CI Bloom’a katılan galerilerin son fiyatlarına bakınca şurası netleşti:

O çeşitlilik maalesef sona erecek.

Çünkü fiyatlar dolar ve euro üzerinden.

Haliyle epey uçuk.

PARDON BU ESER NE KADAR?

Yine de bir galerinin önündeyken iki kişinin şöyle bir konuşmasına da şahit olduğumu eklemeliyim:

- Pardon, bu eser ne kadar?

- 120 bin lira.

- (Soruyu soran yanındaki arkadaşına dönerek) Tüh, az önceki eseri almasaydık, bu eser daha ucuzmuş ve salona daha çok yakışırdı.

Keşke Es Devlin’in projesi örnek alınsaydı

CI Bloom’un yeme-içme alanında gezinirken şunu düşündüm.

Keşke bu boş beton alana Es Devlin’in geçtiğimiz yıl Londra Tasarım Bienali kapsamında Somerset House’un avlusunda yaptığı gibi mini bir orman yerleştirmesi yapılsaymış.

Devlin’in “Forest for Change” adını verdiği orman yerleştirmesi için 23 farklı türden 400 ağaç getirilmişti. Elbette hepsi saksılardaydı. Ama özel bir düzenlemeyle sanki hepsi avluya ekilmiş gibi duruyordu.

Haberin Devamı

Proje sonrası elbette tüm ağaçlar boş bir araziye dikilecekti.

Devlin projenin amacını şöyle açıklamıştı o zaman:

“İnsanın doğa üzerindeki egemenliğine karşı koymak.”

Baharı iptal edemezler

Sakıp Sabancı Müzesi’nde David Hockney sergisinin açıldığını yazmıştım.

Ama eklemem gereken şeyler var. Şöyle ki:

85 yaşındaki Hockney’nin iPad’le bu eserleri nasıl yaptığına şaşırmamak, hayran olmamak elde değil.

Serginin girişinde onun ağzından alıntılanmış şu cümlenin güzelliğine de:

“Sakın unutmayın baharı iptal edemezler”.

Hockney’nin konuk olduğu bir belgesel de gösteriliyor sergi kapsamında.

Orada şöyle diyor ünlü ressam: “Dünya aslında çok güzel, ama insanlar etraflarına hiç bakmıyorlar. Yürürken bile önlerine bakıyorlar. Oysa ben bakıyorum ve tüm güzelliklerin farkına varıyorum.”

 

Yazarın Tüm Yazıları