Dünyayı kurtarmak için çok geç değil

ÜÇ İzmirli genç Engin Hınçer, Müge Erinanç ve Ebru Caymaz, küresel ısınma ve risklerini araştırmak için çok önemli bir etkinlik gerçekleştirdi. Grönland’a giderek kış koşullarında tüple daldı, buzullara tırmandı, bu etkinlikleri gerçekleştiren ilk Türk ekibi oldu. Söz Engin Hınçeri’nde:

Haberin Devamı

 


HAKLI BAYRAK GURURU
“Biz UZMARact (İklim Aksiyon Takımı) olarak küresel ısınma ve iklim değişikliğine dikkat çekmek amacıyla dünyanın buz örtüsüyle kaplı en büyük adası ve yaşam koşullarının çok zor olduğu Grönland’a giderek, kış şartlarında tüplü dalış yapan, buzul vadilerini köpeklerin çektiği kızaklarla geçen ve buzul tırmanışı yapan ilk Türk ekip olduk. Bu aktiviteler esnasında bayrağımızı sualtında ve su üstünde dalgalandırmaktan da gurur duyduk. 7 - 22 Ocak tarihleri arasında gerçekleştirdiğimiz bu çalışmamız süresince küresel ısınmanın etkilerine dair gözlemler yaparak yerel insanlarla röportajlar gerçekleştirdik ve edindiğimiz bilgilerin gezegenimiz adına çok ciddi olduğunu, böyle devam ederse büyük risklerle karşı karşıya kalacağımız gerçeğini gözlerimizle gördük.

Haberin Devamı

Dünyayı kurtarmak için çok geç değil


FARK YARATMAYA DEVAM
Biz iklim aksiyon takımı olarak, ‘Şimdi harekete geç, hızlı harekete geç, gezegenimizi kurtarmak için çok geç değil’ sloganıyla çıktığımız bu yolda önümüzdeki süreçte Amazon Ormanları ve Avustralya yangınlarından sonra bölgelere giderek çalışmalarımıza ve farkındalık yaratmaya devam etmeyi planlıyoruz. Ne kadar çok insana ulaşırsak gezegenimizi kurtarmak adına o kadar büyük adım atmış olacağız. Bu süreçte Türkiye’de ilkleri başaran, sektöründe lider, yeşil ve çevreci politikalarıyla desteğini üzerimizden eksik etmeyen UZMAR Denizcilik’le birlikte çalışmaktan onur duyuyor ve teşekkür ediyoruz.”
Bize de gençlere başarı dilemek düşüyor. Yolunuz açık olsun, kolay gelsin.

-----

SÖZ
SİZİN

BİR FARKLI GÖZLEM

İki büyük hastane için
basit deprem önerileri

“ÜLKEMİZİN büyük bölümü deprem kuşağındadır. Başta yapı sağlamlaştırması olmak üzere çeşitli önlemler söz konusu. Ben iki hastaneye değinmek istiyorum. İzmir’de, Çanakkale’den Muğla’ya kadar uzak mesafelerden gelen hastalara hizmet veren Ege ve Dokuz Eylül üniversite hastanelerimizde normal mesailerindeki yoğunluğa ek olarak, olası bir depremde acil servisler girişinde ortaya çıkacak yığılmalara karşı önlem gerekmektedir.

Haberin Devamı


ACİL GİRİŞLERİ ARTIRILMALI
* Acil servis ana girişi önündeki her türlü yeşil alan, çim, ağaç, çiçek, dekorasyon, kafeterya, büfe hatta otopark çalışmalarının tamamen kaldırılması. Acil Durum Afet Planı’na hazırlık olarak hastane kompleksi içinde ikinci, hatta üçüncü acil servis girişi hazırlığının yapılması.


ÇIKIŞLARA YÖNLENDİRMEK
* Günlük mesai içinde bile haddinden fazla kalabalık olan hastanelerin yangın, zehirli gaz veya ağır bir deprem anında süratle boşaltılması için koridorlara yeterli büyüklük ve sayıda, yönlendirici ‘ÇIKIŞ’ tabelaları konulması.


AZ MALİYET ÇOK KOLAYLIK
* Koridorlarda yürümede karşılaşılan kargaşayı önlemek, insanların sağdan yürümesini sağlamak için duvarlara ‘SAĞDAN YÜRÜYÜNÜZ’ tabelaları konulması. Koridor zeminlerinin kırmızı fosforlu boyayla boydan boya ikiye bölünmek üzere çizilmesi.
Sözünü ettiğim düzenlemeler çok küçük maliyetlerle ve en kısa zamanda yapılabilir, hastane yönetimleriyle halk için çok büyük kolaylık sağlayacaktır.” (Nihat GÜNDÜZ)

-----

Haberin Devamı

BİR ALINTI
Barış Kaşıkçı’dan: İnsan ne yaşarsa yaşasın, sonunda her şey bir günbatımına bakıyor. (Murathan MUNGAN)

Yazarın Tüm Yazıları