Normale 'dönüş' bayramı

Bir ramazanı daha geride bıraktık. Şimdi Türkiye için yavaş yavaş normale dönme, 1.8 milyar Müslüman için ise kutlama zamanı...

Haberin Devamı

Bugün, dünyanın her yerinde milyarlarca insan bir an önce “normale dönmek” istiyor. Bu salgını kesin olarak bitirecek tedavi veya aşının bulunduğu gün, hepimiz “bayram” sevinci yaşamayacak mıyız? Gelecek senelerde o günü sevinçle anmayacak mıyız? Kim bilir belki de bu kutlama, dünya genelinde her yıl tekrarlanan bir bayram halini alacak.

BİRLİKTE DÖNMEK

Her yıl tekrarlanan yıldönümlerine eskiler “sene-i devriye” derlerdi. Devr/devir gökyüzündeki cisimlerin dönüşüne denir. Ay’ın Dünya, Dünya’nın da Güneş etrafında dönmesi gibi. Yılbaşı, nevruz gibi bayramlar da Güneş’in aynı noktaya dönüşü ve mevsim döngüsüyle ilişkilidir. Ayrıca hasat bayramları, doğanın her yıl tekrarlanan dönüşümüne bağlıydı. Uzun gecelerin kısalması, baharın gelişi, ambarların tekrar yiyecekle dolması gibi olaylar, tüm kültürlerde bayram vesilesiydi. Eski çağlardan itibaren bayramların evrensel ritüellerinden biri de yakılan şenlik ateşinin etrafında dönmektir. Tüm kabile, bu büyük ateşin etrafında dönerken hep birlikte şarkılar söylerdi. Bazen de kutlamaya bayram yemeği eşlik ederdi.

Haberin Devamı

Normale dönüş bayramı

ASLINA DÖNMEK

Arapçada bayramın karşılığı olan “iyd” kelimesi de aynı şekilde “tekrar dönmek” anlamından türemiş. Eski Arapçada “dönme, tekrar gitme” anlamı taşıyan bir kelime daha var: Hac. İslamiyet öncesine uzanan hac, senenin aynı ayında tekrarlanan bir ibadet. Haccın gereği olarak, Kâbe’nin etrafında dönmek, yani “tavaf” etmek gerekir. Yani hac, hem zamanda (yıldönümü), hem de mekânda (Kâbe) dönüştür. Ayrıca insanlığın aslına dönüşünü de temsil eder. Nasıl mı? İnanca göre insan, dünyaya gönderilmeden önce cennetteydi. Bir Müslüman’ın (ve semavî dinlerin) emeli, öldükten sonra cennete gitmektir. Diğer bir deyişle, ayrı kaldığı güzellikler âlemine geri dönmektir. İşte Kâbe’deki tavaf da bunun temsili sayılır: İnsan, cennetten bir parça sayılan Hacerü’l-Esved taşını selamlayarak başladığı dönüşünü, yine onu selamladığı noktada sona erdirir. Böylece, büyük hayat yolculuğunu sembolize eden küçük döngüyü tamamlamış olur. Hac ile manen arınıp dünyaya ilk geldiği günkü temiz haline döner. Böylece aslına dönmüştür. Hac ibadetlerinin sonu da zaten temiz kıyafetlerin giyildiği bayramdır: Kurban Bayramı.

Haberin Devamı

GELECEĞE DÖNÜŞ

Elbette hepimiz sağlıklı, güzel günlere “dönmek” istiyoruz. Ama bir de daha güzel günlere doğru “gitmek” var. Hz. Peygamber, bayram sabahları evden çıktıktan sonra yanı başındaki mescide yürümek yerine farklı, uzun bir güzergâh izlermiş. Dönüşte de ilkinden değişik bir yol kullanırmış. Böylece daha fazla kişiyle karşılaşıp daha çok insana güzel dileklerde bulunma imkânı olurmuş. İşte o bayram sabahlarında selam verdiklerinden birisi, Hz. Peygamber’in vefatından sonra bir rüya görür. Anlattığına göre Resulullah ona şöyle der: “İki günü birbirine eşit olan zarardadır.” Yani asıl marifet, ‘normaldeki’ hatalara dönmek değil, her gün daha iyiye doğru kendini geliştirmektir. Aynı o bayram sabahlarındaki gibi, bilindik yollar yerine yeni yollar tercih etmektir. İnsanlar arasında selamı, yani barış ve esenliği yaymak için farklı yollar aramak, keşfetmektir. Eğer böyle yaparsak, dünya bayram etmeye daha layık bir yer olmaz mı? Ramazandaki ibadetlerin gayesi de daha makbul bir insan olmak değil midir zaten? Şimdi ramazan okulundan “mezuniyet” zamanı. Mezuniyet kutlamaları başlasın, bayramınız mübarek olsun. Çok daha güzel bayramlarda, sağlıkla buluşmak dileğiyle...

 

Yazarın Tüm Yazıları