43 yıl öteden bir müzikal zaman kapsülü

İzzet Abi’nin “çok acayip” derken yüzünde beliren mutlu ifadeden ve sesinden çevresine yayılan heyecan dalgalarından belliydi şahane bir haber vereceği.

Devam etti: “Cem Karaca ve Moğollar. 1973. Canlı kayıt, yardırıyor babalar...”

Cep telefonu marifetiyle kapak fotoğrafını gösterdi; saykodelik havalı bir çerçeve içinde ekibin siyah-beyaz bir fotoğrafı. Çok güzel...

Detayları anlatırken heyecandan ağzımın suyu aktı diyebilirim. Aradan kaç ay geçti saymadım ama beklemek uzun geldi emin olabilirsiniz.

MERHABA GENÇLER

Nihayet geçen hafta 2 Şubat’ta, efsane kaydın yapıldığı günden tam 43 yıl sonra, İzzet Abi mektubu adresine ulaştırdı.

İğneyi pikaba koyar koymaz Cem Baba’nın o davudi sesi kapladı odayı:

“Merhaba gençler ve her zaman genç kalanlar...

Huzurunuzda biz, Cem Karaca - Moğollar...

Dilerseniz ilk ağızda Moğollar’ı tanıtayım sizlere;

Davulda Ayzer, bas gitar Taner, gitar ve divan cura Cahit.

Hepinize yürek dolusu selam, sevgi, saygı bizlerden...”

Bı konuşma sırasında Taner Öngür, Cahit Berkay ve Ayzer Danga isimleri anons edildikçe “Obur Dünya”yı yaratacak şekilde ses duvarına tuğla taşıyor.

Cem Karaca’yı Moğollar’a, Ersen’i Kardaşlar’a taşıyan transfer operasyonunun üzerinden bir yıl ya geçmiş ya geçmemiş.

İnanılmaz bir enerjiyle ve mutlulukla çalıyorlar; performans kalitesi müthiş. Espriler havada uçuyor, iş çalmaya gelince iştahla davranıyorlar; büyük bir uyumla.

Bu kaydın hikâyesi de aslında bu heyecanla başlıyor.

BİR GECE KONSER SONRASI

31 Ocak 1973. Tayfa, Güneysu’da müthiş bir konser vermiş; sonra da (İzzet Öz’ü de alarak) Cem Baba’nın Monako Oteli’ndeki odasında toplanmış.

“Bu performansın bir kaydı yapılmalı” fikri İzzet Öz’den çıkmış, ekip “Yapalım” deyince çalışmaya başlamışlar.

Cem Karaca’nın o gün elyazısıyla notlar, metin de albümde ayrıca tıpkı basım olarak var, bunu da belirtmek gerekiyor.

1 Şubat’ta dinlenip, 2 Şubat’ta stüdyoda canlı kayda girmek üzere anlaşmışlar.

Ve 2 Şubat’ta toplanıp, 1 saat içinde “Obur Dünya”, “İhtiyar Oldum”, “El Çek Tabip” gibi parçaları içeren ve yaklaşık yarım saat süren bu efsane performansı kaydetmişler.

CEM BABA DİNLEYEMEDİ

Sonra...

Sonrası bu kayıt yıllarca İzzet Öz’ün arşivinde uykuya dalmış. Bir gün İzzet Öz “ideal koşullarda” uyuyan bandı bulunca Cem Baba’yı aramış. O da heyecanlanmış ama...

Cem Karaca’yı bu konuşmayı takip eden hafta kaybettik.

İzzet Öz de yakın bir arkadaşının ardından projeyi sürdüremeyeceğini düşünerek bandı yeniden uykuya yatırmış.

2 yıl önce Moğollar’la bir sohbet sırasında banttan bahsedince bugün biz şanslı müzikseverlere ulaşan albüm için kollar sıvanıyor...

“2.2.1973 Ankara – Cem Karaca & Moğollar”, bin adet plak, bin adet de CD olarak gün ışığına çıktı.

Ve çıkar çıkmaz da kapışılmaya başlandı özellikle plak formatı.

Dün konuştuğum İzzet Öz, CD’lerin yeni baskılarının daha çabuk geleceğini, plağı kaçıranların da nisan ayını beklemeleri gerektiğini söyledi.

Bir de mart ayında Zorlu Performans Sanatları Merkezi’nde Moğollar ve konukları bir lansman konseri düzenleyecek, takip edin bence detayları.

MÜZİKAL BİR MUCİZE

43 yıl önceden gelen bir zaman kapsülü bu.

Cem Karaca ve Moğollar’ı en görkemli dönemlerinden birinde canlı ve çok net bir şekilde dinleme imkânı sunan bir nevi müzikal mucize.