İrade nerede başlar nerede biter?

Her pazartesi başlayıp, salı öğleden sonra biten diyetler, “asla almayacağım” dedikten hemen sonra limiti biten kredi kartları, “tatlıyı kesiyorum” dedikten sonra dolap köşesinden itinayla çıkartılan çikolatalar, “asla barışmayacağım” sözünün üzerinden geçen yarım saatin ardından açılan telefonlar...

Haberin Devamı


İrade kolaymış gibi geliyor değil mi? Ama insanın kendisiyle en büyük savaşı aslında.
Aralık ayı geldi çattı. Black friday, cyber monday, kermesler, yılbaşı öncesi ve yılbaşı sonrası indirimleri gibi iradeyi zorlayacak, tüketime odaklı koskoca bir ay.
“Kartlarım dolu, tek bir parça bile ürün almamam” lazım dedikten 10 dakika sonra “yine de bir bakayım, belki uygun fiyata bir şey bulurum” diye internet sitelerinde alışveriş odaklı dolaşmaya başlandı.
Şimdi size tüketimi minimuma indirmek adına birkaç ipucu vereceğim.
İndirim batağında boğulmamak için bunları başucu kitabı gibi aklınızın köşesinde tutun ki, zamanı geldiğinde alarm çanları gibi uyarı niteliğinde kulağınızda çınlasın.
Şunu kabul edelim, biz kadınların alışveriş konusunda irademiz zayıf.
“Dur”umuz yok, aynı modelden 3 tane dolabımızda olsa bile yetinmiyoruz. Yani bu iradesizliğimizi kabul ederek indirim girdabına 1-0 yenik başlayalım. Şimdi gelelim alışveriş yapmamanın püf noktalarına...
Ne kadar hiçbir şey almayacağım diye yola çıksanız da muhakkak aklınızı çelecek birkaç şey ile karşılaşacaksınız.
İlk yapmanız gereken, o ürünle karşılaştığınızda kendinize sorun, buna “GERÇEKTEN” ihtiyacım var mı?
Sonra gardırobunuzu gözünüzün önünden geçirin ve beğendiğiniz parçayla kendi kıyafetlerinizle en az 6 kombin çıkartabiliyor musunuz, onu düşünün.
Eğer çıkartamıyorsanız kesinlikle ve kesinlikle ALMAYIN!
Yok illa almaya niyetliyseniz uygulamanız gereken formül şu:
1 kıyafete karşılık dolabınızdan çıkartacağınız 3 kıyafet. 3 tane kıyafeti kıyıp da gözden çıkartamıyorsanız, ALMAYIN!
Kendi kıyafetlerinizden sıkıldınız ve yenilik istiyorsanız, beğendiğiniz o parça hangi arkadaşınıza uygun onu düşünün.
Sonra arkadaşınızın gardırobuna bakın. Kesin beğendiğiniz bir parça gözünüze çarpacaktır. Kendi gardırobunuzdan bir kıyafetle o beğendiğiniz kıyafeti takas yapın. Böylece yeni bir şey almak yerine, sizde olmayan bir model giyerek nefsinizi köreltmiş olacaksınız.
Bu aylarda kredi kartlarınızı kesinlikle ve kesinlikle yanınızda taşımayın.
Gerçekten çok beğendiyseniz kendinize 24 saat zaman tanıyın. Ertesi gün yine aynı alma hevesiyle aklınızda kaldıysa, yukarıdaki maddeleri de göz önünde bulundurup, yeniden durum değerlendirmesi yapın.
En ufak bir tereddütünüz varsa, ALMAYIN.
Trend olan ve bir kerelik giyilecek kıyafetleri çok ucuz olsa bile ALMAYIN.
Gardırobunuzu klasik parçalarla değiştirmeye çalışın.
Az al, iyi seç mottosunu benimseyin.
İndirimden 3-4 parça trend ürün almak yerine daha pahalı bile olsa (tabii ki indirimde olması önemli) ömürlük olan, her dönem giyilecek tek bir parçayı alıp mağazadan derhal ayrılın.
Eğer öyle bir parça bulamadıysanız hiçbir şey ALMAYIN.
İşte irade dediğiniz şey kararla başlar, seçimle biter. Almama kararıyla başlayın, eğer iradeyi kaybediyorsanız, seçiminizi iyi yapın.

Yazarın Tüm Yazıları