H. Canan Yelken

Bebekler ve çocuklar için motor becerileri geliştirecek eğlenceli bir aktivite

15 Temmuz 2020
Anne baba olmadan önce bize çok sıradan gelen ve hiçbir beceri gerektirdiğini düşünmediğimiz yemek yemek, yürümek, koşmak, zıplamak, kalem tutmak gibi en basit hareketler için bile çocuğumuzun ne kadar çaba harcadığını görürüz.

İşte hep duyduğumuz "çocuklarda motor becerileri" burada devreye giriyor. Bu konuda ne kadar bilgi edinirsek onların gelişimlerine o kadar katkı sağlamış oluruz. Çünkü cocukların hareket yeteneği ve bağımsızlığı motor becerilerinin gelişimine bağlıdır.

Aslında motor gelişimi, bedenimizle zihnimizin koordineli bir şekilde çalışmasıdır. Kaba motor ve ince motor olarak ikiye ayrılır. Çocuklarımız doğduğu andan itibaren başlar ve 0-6 yaş arasında büyük ölçüde tamamlanır. ilk önce kaba motor becerisi gelişir.

Kaba motor becerileri nedir?

Bebeğimizin kafasını desteksiz tutabilmesi, dönmeye ve emeklemeye başlaması, yürümesi, koşması gibi büyük kas grupları olan kol, bacak çalışmaları ya da bütün vücudunu kullanarak yaptığı tüm hareketlerdir.

Peki ince motor becerileri nedir?

Küçük kas gruplarını kullanılarak yaptığı hareketlerin tümüdür. Kalem ve makas tutabilmesi, boyama yapabilmesi, çatal tutabilmesi gibi el ve parmak kaslarını kontrollü kullanabilmesidir. 2 yaş ve sonrasında ise ince motor gelişimi hızlanır.

Çocuklarımız büyüdükçe kemikleri ve kasları güçlenir, daha fazla bağımsız hareket edebilirler. 2-3 yaş itibariyle çocuğumuzun dengesi ve koordinasyonu daha iyi hale gelir ve motor gelişimi hızla ilerler. Çocuklarımızda motor gelişimi, bedensel ve bilişsel gelişimi için önemli olduğu kadar kendini bir birey olarak görmesi ve öz güven kazanması içinde etkilidir.

İşte bugünkü etkinliğimiz hem kaba motor hem ince motor gelişimini destekleyecek. Ayrıca bonus olarak renk çalışması da yapmış olacağız. Tamamen evdeki malzemelerle ve hazırlaması çok pratik olan oyunumuz için gerekenler;

Yazının Devamını Oku

Çocuklar sanat ve el işi çalışmaları

10 Temmuz 2020
Boyama yapmayı sevmeyen çocuk yoktur sanırım. Çocuklarımıza boyama kitabi vermek yerine, farklı zeminlerde ve farklı materyaller kullanarak ortaya harika sanat çalışmaları çıkarmalarını sağlayabiliriz.

Çoğu ebeveyne göre boyama yapmak sadece boş vakit değerlendirmesi gibi görünse de aslında bu tarz yaratıcı sanat aktiviteleri çocukların duygusal, duyusal ve görsel beceri gelişimindeki yapı taşlarını oluşturur. Aynı zamanda "fırça tutma" okul öncesi yazma çalışmaları için ideal bir egzersizdir. Özgürce boyama yapmak çocukların özgüvenlerini de güçlendirir. Bu yüzdendir ki yaptıkları resimleri herkese gösterip kendi eserleriyle gurur duyarlar, kendilerini daha becerikli hissederler. Hele bir de aile bireylerinden onay alırlarsa bu öz saygı daha da güçlenir. Çocuğunuzu desteklemek için evinizde bir yeri sanat köşesine dönüştürebilir ve miniğinizin eserlerini burada sergileyebilirsiniz.


Bugünkü etkinliğimiz sadece boyama yapmayla sınırlı kalmayacak. Kesme - yapıştırma- buruşturma- boyama; kısacası minik eller hem çalışacak hem hayal güçleri gelişecek. Evdeki atık malzemeleri kullanarak harika bir geri dönüşüm sanat eserimiz olacak. Gelelim nasıl hazırlayacağımıza…

Materyaller: Zemin olarak büyükçe bir karton, bulutlar için pamuk, artık renkli elişi kağıtları, yapışkan, mavi sulu ya da parmak boya.


Sunum: Pamuklara bulut şekli verip kartona yapıştırıyoruz. Çiçeklerin dalları için uzunlu kısalı yeşil kağıtlar kesiyoruz. Çocuğumuz makas kullanabiliyorsa ondan yardım istiyoruz. Sonra renkli elişi kağıtlarını çocuğumuz buruşturuyor ve kartona hepsini istediğimiz gibi yapıştırıyoruz. Geriye sadece gökyüzünü boyamak kalıyor.


Yazının Devamını Oku

Bebekler için keyifli etkinlik: Evde nesne sürekliliği kutusu yapımı

7 Temmuz 2020
Bebekler yaşamlarının ilk 6 ayında göremedikleri nesnelerin veya kişilerin gerçekten yok olduğunu düşünür. İşte tam da bu yüzden anneyi sürekli yanında ister, 2 dakika mutfağa su içmeye bile gitseniz ağlayarak sizi yanına çağırır. Bu size yapışık olma durumu tamamen kendini güvende hissetmeye duyduğu ihtiyacındandır. Haksız da sayılmazlar.

Her bebeğin gelişim süreci farklı olsa da yaklaşık 6 - 9. aylarda nesne sürekliliğini fark etmeye başlarlar.

6 ay civarı bebekler mama sandalyelerinden bir oyuncağını yere atıp sesini dinleyerek geri vermenizi ister ve bunu tekrar tekrar yapar.

Nesne sürekliliği gelişiminin başladığını anlamak için bebeğinizin arkasından geçin, eğer kafasını çevirip sizi takip ediyorsa şu aşamaları deneyebilirsiniz…

Önce bebeğinizin gözü önünde bir oyuncağının yarısı görünecek şekilde bir örtünün altına saklayıp bulmasını isteyin. Eğer bulup aldıysa bu sefer yine onun gözü önünde oyuncağın tamamını örtünün altına saklayın, bulmayı başardıysa nesne sürekliliği kazanmış demektir. Nesne sürekliliği bebeğimizin ilk 2 yılını kapsayan bilişsel gelişimi açısından önemli bir beceridir. Ve buna katkıda bulunmak için montessori eğitiminde kullanılan “nesne sürekliliği kutusu”nu evdeki malzemelerle yapıp birlikte oynayabilirsiniz . Nasıl mı?

Materyaller:

Yazının Devamını Oku

Okyanus duyusal oyunu

4 Temmuz 2020
Duyusal oyunların çocuk gelişimindeki rolünü ebeveynler olarak artık biliyoruz. Özellikle evde kalmaya devam ettiğimiz bu günlerde önemi daha da büyük. Çocuklarımız özgürce doğaya çıkamıyor, dokunup hissedemiyor maalesef. Bu yüzden evde hazırlayacağımız duyusal oyunlarla çocuklarımızın duyu gelişimini destekleyebiliriz. Peki, neden bu kadar önemli duyusal oyunlar?

Öncellikle duyusal oyunlar beceri oyunları değildir. Kullanılan materyalin dokusunu tanımak ve duyuları harekete geçirmek için oynanan oyunlardır.  Çocuk farklı nesnelere dokundukça beyin gelişimi hızlanır. (Soğuk-sıcak, sert - yumuşak ve benzeri gibi...) Zamanla bu kavramlar çocuğun beynine yerleşir ve ayırt etmeye başlar. İşte o zaman okuma-yazma, ince-kaba motor gibi beceri gerektiren durumlarda çocuğun hazır bulunuşunu sağlar. Yani zihin gelişimi üzerinde büyük rol oynar.

Duyusal oyunlar çocuklardaki keşfetme duygusunu harekete geçirir ve minik kaşifler farklı tür dokular ve nesnelerle oynarken dünya hakkında yeni bilgiler edinme yolları geliştirirler.
Oynarken araştırırlar, sorarlar, dinlerler ve bu her açıdan gelişmelerini sağlar.

Çocuklar duyularıyla deneyimleyerek öğrenir. Yani duyusal oyunlar sadece dokunma üzerine kurulu değildir. Tat alma, işitme, koku algılama gibi tüm duyulara hitap eder. Ve bu şekilde olan öğrenmelerin daha kalıcı olduğu gözlenmiştir.

Yazının Devamını Oku

Evde eğitici oyuncak yapımı: Şekilleri bul-tak

30 Haziran 2020
Merhaba ben Canan, montessori eğitmeniyim. Oğullarım Rüzgar Deniz ve Lucky ile bebekli köpekli hayatımız ilk başlarda zor olsa da artık çok eğlenceli bir hale dönüştü. Annelik maceramda 5 yıla yaklaşırken zamanımızın çoğu ev yapımı oyun ve oyuncaklar hazırlayarak geçti. Ve artık sizlerle de 0-6 yaş etkinlik önerilerini bu köşemde paylaşacağım…

Malumunuz evde kalmaya devam ettiğimiz şu günleri çocuklarımız için verimli hale getirmeye çabalıyoruz. Annelerin yükü arttı. Umarım bu dönemi sağlıkla atlatırken çocuklarımızla da kaliteli vakit geçirebilelim. Bu konuda biraz da olsa yardımım dokunursa ne mutlu bana.

Bugün sadece evdeki malzemeleri kullanarak ‘bul tak’ oyuncağı hazırlayacağız. Daha küçük yaştaki çocuklar için sadece ‘şekil eşleştirme’ olarak da kullanabilirsiniz. Her çocuğun gelişimi farklıdır ama 18 ay civarı bebeklerimiz eşleştirme yapmaya başlayabilirler.

Annelerden çoğunlukla “Bebeğim hazırladığım oyunla ilgilenmedi, ağzına götürdü, yırttı attı… Ne yapabilirim?” gibi sorular alıyorum. Bu yaptıkları ilgilenmemek değil aksine ‘keşfetme’ çabasıdır. Oral dönemi bitmemiş çocuklarımızın merak duygusuyla tadına bakmaya çalışması çok normaldir, yırtıp atmaları da el kaslarını çalıştırır. Yani emekleriniz boşa gitmiyor aslında. Eğer hazırladığınız oyuna hiç dokunmuyorsa, gerçekten o an ilgisini çekmemiş olabilir. Böyle durumlarda kesinlikle ısrarcı olmuyoruz. Oyunu kaldırıp belli bir süre geçtikten sonra tekrar sunuyoruz. Çocuğumuzun hazır olmuşluğu bizi yönlendirmeli. Onun ilgi alanlarına göre oyunlar hazırlamak daha hızlı olumlu dönüşler almanızı sağlayacaktır.


Gelelim bul tak oyunumuzu hazırlamaya…

Yazının Devamını Oku