Altılı masa adayını açıklamakta geç mi kaldı

TAHAMMÜLLERİ ZORLAMAMAK GEREK

İletişim Bilimci, Politikyol.com Genel Yayın Yönetmeni, Dr. Ali Haydar Fırat, Altılı Masa’nın bugüne kadarki 11 toplantıda ciddi kararlar aldığı ama millete yeteri kadar anlatamadığı, bu noktada da iyi bir iletişim stratejisi sürdüremediği görüşünde. Şöyle diyor: “Kimin aday olacağı kadar ismin bir an önce açıklanması konusunda da elbette büyük bir beklenti var. Dolayısıyla bu beklentinin bir an önce karşılanması ve toplumun geniş kesimlerinin tahammül sınırlarının çok da zorlanmaması lazım.”

İRADE ŞEKİLLENDİ

Peki, aday masadan mı çıkar? CHP Parti Meclisi ve Merkez Yönetim Kurulu üyesi Fikri Sağlar, Altılı Masa’nın cumhurbaşkanı adayının kim olacağı hakkında, ‘sürpriz isim’ ihtimalini ortaya attı. Dr. Fırat, ‘masa dışından aday’ olasılığının imkânsız olduğunu belirterek, “Aksi kamuoyuna anlatılabilir bir durum değil. Başka aday çıkması masanın meşruiyetini tartışılır hale getirir. CHP’li hiçbir belediye başkanının adının o masada olmayacağını düşünüyorum. Kaldı ki Mansur Yavaş da Ekrem İmamoğlu da Kılıçdaroğlu’nun adaylığı konusunda ‘destek vereceğiz’ dedi. Dolayısıyla Kılıçdaroğlu’ndan başka ismin adaylık ihtimalini düşük görüyorum. Her ne kadar düşük bir olasılık olarak görsem de İYİ Parti, ‘Kendi adayımı açıklayacağım’ diyebilir ama o zaman da Akşener’in bugüne kadarki açıklamaları boşa düşer. Dolayısıyla bence masada irade şekillenmiş durumda” diyor.

12 Şubat vurgusu

Dr. Fırat, 30 Ocak’taki lansman toplantısından bir aday ismi duyurulmasını beklemiyor. Neden? “Altılı Masa hükümet programının tartışılması ve geçiş süreci yol haritasına önem atfediyor. O gün aday ismin açıklanması bu önemli konulara gölge düşürebilir. Ama bir iletişimci olarak şunu söyleyeyim artık masa net bir tarih vermek zorunda. 12 Şubat’ta, ki Altılı Masa’nın yıldönümü, açıklanabilir. Aksi bir yılgınlığa, inanma duygusu ve toplumsal motivasyonun oluşmasına engel teşkil edecektir.”

HER SEÇİMİN KENDİNE ÖZGÜ BİR DİNAMİĞİ VARDIR

Araştırmacı-yazar Elfin Tataroğlu ise Millet Masası’nın ortak cumhurbaşkanı adayını en geç şubat ortasında açıklayacağını düşünüyor. Diyor ki: “Belirtmem gerekir ki, adayın YSK’nın seçim takvimi içinde, martta açıklanma ihtimali düşük de olsa geçerliliğini korumakta. Türkiye siyasi tarihinde ilk defa gerçekleşen, altı partinin ortak politikalar çerçevesinde, ortak adayla çıkması daha evvel tecrübe etmediğimiz bir süreç. Siyasi partiler için yeni bir durum olduğu kadar, seçmen için de bir ilk. Kamuoyunun adayın açıklanması yönündeki beklentisinin çok anlaşılır olduğunu düşünüyorum. Ama unutmamak lazım ki her seçim sürecinin kendine özgü bir dinamiği vardır. Adayın ne zaman açıklanacağından çok asıl belirleyici faktör, masadaki ortak mutabakatın yani genel başkanların uzlaşısının sağlanmasıdır. Masadaki genel başkanların yüksek gönüllülükle çıkaracağı ortak aday, hangi tarihte açıklanırsa açıklansın seçmende karşılık bulacak ve beklenen dinamizmi sağlayacaktır.”

ADAYIN ERKEN AÇIKLANMAMASI DOĞRU BİR STRATEJİ

SİYASAL İletişim Uzmanı Suat Özçelebi: “Adayın erken açıklanmaması doğru bir stratejiydi. Çünkü Cumhurbaşkanı Erdoğan karşısında net bir isim olduğu zaman “oyunu” daha rahat kuruyor, rekabetin tüm unsurlarını planlayabiliyor. Altılı Masa bunu bildiği için adayın açıklanmasını son günlere bilinçli bir şekilde bıraktı. Masa her ne kadar ‘gecikme’ kaygılarını ‘uyum görüntüsü’ vererek, ‘Tüm liderler birlikte karar verecek’ tezini beyinlere işleyerek gidermeye çalışsa da süreç hem beklentiyi büyüttü hem de masada aday konusunda bir gerilim, tartışma mı var sorularını yarattı. Artık herkes ya Kılıçdaroğlu’nun aday olmasını bekliyor ya da işaret edeceği “düşük profilli” bir geçiş dönemi adayını. Her ne kadar resmi seçim tarihi netleşene kadar adayın açıklanmasının bekletileceği duyurulmuş olsa da Altılı Masa marta kadar beklememeli, kamuoyunda heyecan yüksekken, bu bir dip dalgaya çevrilerek aday açıklanmalıdır. Seçmen bıktırılmamalı, en geç şubatın ortasına kadar aday netleşmelidir. Bu noktadan sonra yaşanacak gecikme seçmen tarafından ‘Bir anlaşmazlık mı var?’ gibi algılanabilir. Ki o zaman da yükselen beklenti ‘adayın yıpranmaması’ gibi gerekçelerle bertaraf edilemez. Unutulmaması gerek temel kural şudur: Seçim stratejisinin en önemli bileşeni, temeli adaydır, seçimi aday kazandırır.”

ALTILI MASA’NIN AÇMAZI ÇOK

Optimar Başkanı Hilmi Daşdemir: “Zaman Altılı Masa’nın aleyhine işliyor. Millet İttifakı bileşenleri, ki buna HDP’yi de koyabiliriz, kamuoyu artık net bir isim bekliyor. Daha belirlenecek adayın duruşuna göre bir de yol haritası belirlenecek. Cumhur İttifakı adayının Erdoğan olduğu hemen seçimlerden sonra belliydi. Nitekim MHP Lideri Bahçeli de ‘Kararımız nettir’ diyerek iradesini ortaya koydu. ‘İsmi erken açıklarsak adayımız yıpranır’ gibi bir argüman öne çıkıyor zaman zaman masada ama eğer böyle bir tereddüt varsa hatırlatmak gerekir ki o zaman o aday doğru bir aday değildir. Kaldı ki Altılı Masa seçimi ilk turda kazanmak istiyorsa, HDP tabanının da benimseyeceği bir aday açıklamak zorunda. Bu sebeple Mansur Yavaş değil Kemal Kılıçdaroğlu ismi öne çıkıyor. Tabii bakanlık ya da cumhurbaşkanı yardımcılığı konusunda masanın HDP ile pazarlık yapmak gibi bir konusu da var. Yani masanın açmazı çok. Bu sebeplerle de adayın açıklanması süreci mart başına sarkabilir.”