Çevre Bakanı Kurum: ‘Bir numaralı gündemimiz deprem’

Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum’la sohbet ediyoruz. İlk sorum: “Sayın Bakan, şu anda 1 numaralı gündem maddeniz nedir?”

Haberin Devamı

Bakan Kurum anında cevap veriyor:

“Deprem... Deprem... Ve elbette çevre. Ama 1 numara depremdir.”

Gerçekten de bir süredir Manisa’dan Muğla sahillerine, Van’dan Marmara’ya deprem haberleri alıyoruz. Profesörler uyarıyor...

Deprem uzmanları, araştırmacılar, haritalar üzerinden fay hatlarını gösterip uyarıyor: “Alarm... İstanbul... Alarm... Marmara...” Deprem öyle sinsi bir felaket ki olduğu ana kadar kendini unutturuyor.

Sohbete devam...

 Peki ne yapılıyor bu konuda?

“Şu anda elimizden ne geliyorsa sonuna kadar yapıyoruz. Burada önemli olan birçok faktör var. Bunlardan bir tanesi vatandaşın deprem konusundaki algısını ve farkındalık ölçüsünü yükseltmek. Bu anlamda haberlerle, broşürlerle ve kamu spotlarıyla gerekli farkındalığı oluşturuyoruz.”

 Tedbirler konusunda şu anda hangi aşamadayız?

Haberin Devamı

“Yaptığımız hesaplamalara göre ilk planda acilen bir buçuk milyon konutu depreme duyarlı şekilde dönüştürmemiz gerekiyor. Genel anlamda da bu durumda 8.5 milyon konut var. Önümüzdeki 5 yıl içinde bu 1.5 milyon konutu çözmeyi planladık. Tabii geri kalan 8.5 milyon konut daha orta ve uzun vadede bir proje. Bu anlamda belediyelerle yoğun mesai harcıyoruz. Dönüşümler sürüyor. Biz ilk planda söz verdiğimiz 300 bin konutu tamamlıyoruz. Bu noktada konutlarını dönüştürdüğümüz vatandaşlarımızla sağlıklı ilişkiler kurulmasını önemsiyoruz.”

BODRUM’DAKİ KAÇAK YAPILARI TAMAMIYLA YIKTIK

Sohbetimizin bir diğer konusu sahillerde kaçak yapılaşma...        

Özellikle af konusunu istismar edip Ege’nin, Akdeniz’in en güzel sahillerini betonla kaplayanlara karşı ne yapıldığını soruyorum. Ve öğreniyorum ki...

Bakan Kurum Türkiye’nin hemen her yerinde, özellikle turizm ve sahil bölgelerinde gizli denetimler yapıyor.

Bizzat kendisi yanında bir heyet ya da koruma olmadan sokaklarda geziyor, kıyıları inceliyor ve kaçak yapıları işaretliyor.

Cevabı da şöyle: “Evet, kaçak yapılaşmayla sonuna kadar mücadele ediyoruz. Bodrum örneğini sorarsanız, aradaki kaçak yapılaşmanın tamamını yıktık. Bir tek bir otelin bir bölümü kaldı. Ona da yıkacağız. Diğer yerlere gelince, tek tek tespit ediyoruz. Önce belediyelere bildiriyoruz. Bu arada önemli bir değişiklik yaptık.”

Haberin Devamı

KAÇAK YAPILAR İÇİN BELEDİYELERE AĞIR SORUMLULUK

Bakan Murat Kurum’dan aldığım en önemli bilgilerden bir diğeri de şu: “Artık kaçak yapılaşmayı önce belediye yıkacak. Biz gördüğümüz kaçak bir yapıyı yıkımı için belediyeye bildireceğiz, eğer yıkmazsa gidip biz yıkacağız. Bunda belediyenin ağır bir sorumluluğu oluşacak.” Bu değişiklik gerçekten çok önemli. Böylece yerel yönetimler oy kaygısı ile kaçak yapıya, kaçak iskeleye, yat dinlenme tesislerine izin vermeyecek.

ATİNA BÜYÜKELÇİMİZ UYARDI: ‘AMAN DİKKAT!’

TÜRKİYE’nin Atina büyükelçisi Burak Özügergin bir uyarı yapıyor: “Mevcut koşullar altında ülkemiz ile Yunanistan arasındaki ulaşım sınırlamaları kaldırılana kadar mağduriyet yaşanmaması adına Türkiye ile Yunanistan arasında seyahat veya Yunanistan üzerinden transit geçişle ülkemize intikal planlamalarının bir süreliğine ertelenmesinde fayda görülmektedir.”  

Haberin Devamı

Ege adalarına kapılar açılsa bile risk hâlâ yüksek. Yunanlı yetkililerin karantina dahil ne tür güçlükler çıkaracakları da belli değil...

Yani mecbur değilseniz Yunanistan’a giriş yapmayın. Çünkü “belirsizlik” var...

İLETİŞİM BAŞKANLIĞI BİNASI

İLETİŞİM Başkanlığı yeni bir binaya taşınıyor. Eleştirenlere “Niye?” diye sormuyorum. Her görüşe saygım var.  Ama bir hatırlatma yapmak istedim... Eski başbakanlık binasını hatırlayın... Başbakanlar, yabancı konukları binada yer olmadığı için seyyar satıcıların toplandığı sokak arasında karşılardı. Ya o dökük binadaki bakanlar kurulu toplantıları... Arkadaşlar, İletişim Başkanlığı TRT’den basın-yayına ve daha birçok kuruma kadar 1500 personeli olan bir kurum.

Haberin Devamı

Ve bu kuruluş Türkiye’nin dünyadaki imajı için çalışacak. Astronomik kiraların ödendiği dökük binalar yerine böyle bir yapı bana göre çok daha akılcı... Üstelik bina da FETÖ’den el konulmuş bir kamu malı... Ayrıca bu bina bir kişinin, bir partinin ya da bir iktidarın kullanımına değil, devletin kullanımına veriliyor... Yani kim gelirse o kullanacak... Bu başkanlık madem Türkiye’nin dünya ile iletişimini kuracak... Öyleyse ve önce kendinden başlamalı... Aslan yattığı yerden belli olur...

Yazarın Tüm Yazıları