Leon Troçki, Erdoğan ile Biden arasında arabulucu olabilir mi

Soruyu soran ben değilim...

Haberin Devamı

Soru da bu değil...

Soruyu New York Times yazarı Thomas L. Friedman soruyor:

“Joe Biden Nobel Barış Ödülü’nü alabilir mi?”

Ben de aynı soruyu ülkemin Cumhurbaşkanı için soruyorum...

Ama önce gelin Thomas Friedman’ın yaklaşımına bir bakalım.

Leon Troçki, Erdoğan ile Biden arasında arabulucu olabilir mi

Friedman dün yayınlanan yazısına Sovyet devriminin önde gelen liderlerinden Leon Troçki’nin şu sözü ile başlıyor:

“Siz savaşla ilgilenmeyebilirsiniz... Ama savaş sizinle ilgilidir...”

Bu cümleyi alıp şu hale getirmiş:

“Siz barışla ilgilenmeyebilirsiniz, ama barış sizinle ilgilidir.”

*

Ortadoğu barışı artık hepimizi hayati derecede ilgilendirir hale geldi.

Herkes bunun farkında ama ortada öyle iki kişi var ki....

Haberin Devamı

Onlar orada olduğu sürece barış imkânı sanki yok...

Biri bir türlü hükümeti kuramayan ve yolsuzluk iddialarına karşı kendini korumanın tek yolunu halkı bölmek ve terörle korkutmakta bulan bir Netanyahu...

Ve karşısında 70 yıldır halkını savaş, baskı ve terörle kontrolü altında tutmaya çalışan bir HAMAS...

Al birini vur ötekine...

*

Artık Ortadoğu politikalarında karar verme zamanı geldi...

Savaştan yana mı olacağız...

Yoksa gerçek anlamda barıştan mı...

Ve gelelim baştaki soruya...

Cumhurbaşkanı Erdoğan Nobel Barış Ödülü’nü alabilir mi...

*

Thomas Friedman kendi ülkesinin başkanı Biden için “Niye olmasın” diyor...

O zaman bizim de iç rahatlığı ile “Cumhurbaşkanı Erdoğan da niye alamasın” diyebilmemiz lazım değil mi...

Ama gerçekçi olalım bunu hayal edebilir miyiz?

Önce ABD Başkanı Joe Biden’a bakalım.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın deyişiyle “Tarihi kanlı elleriyle yazan insan”...

Peki Erdoğan kim...

ABD Cumhurbaşkanlığı’nın deyişiyle “Antisemitik görüşleri olan bir siyasetçi”...

Yani ikisi birbirini olabilecek en ağır ifadelerle “savaşın” tarafı olarak görüyor ve görülüyorlar...

*

Oysa Nobel Barış Ödülü “barış” kelimesiyle alınabilecek...

Bu da demektir ki artık hem ABD’nin hem Türkiye’nin yeni politikalara ihtiyacı var...

Haberin Devamı

Artık hepimiz biliyoruz ki, savaşan taraflardan birinin “fedaisi”, “delisi”, “akıncısı”, “mücahidi” olarak bu ödülü almak mümkün değil.

Buna karşılık daha geçen yılın ortalarına kadar HAMAS’la kanlı bıçaklı olan Mısır, son ateşkesin en önemli mimarıydı...

Yani bugün barış olsa “darbeci” dediğimiz Sisi, Nobel ödülünü almaya bütün öteki liderlerden daha yakın...

*

Sonuç...

Barışı istiyorsak, İsrail kadar HAMAS’ı da aynı güçle eleştirecek görüşlere ihtiyacımız var...

ABD Başkanı’nın da en az Yahudi asıllı gazeteci Thomas Friedman kadar İsrail’i güçlü biçimde eleştirecek ve zorlayacak politikalara ihtiyacı var.

*

Evet Troçki değilse bile, onun cümlesinin öznesini değiştirirsek Biden da Erdoğan da Nobel Barış Ödülü’nü alabilir.

Haberin Devamı

Yeter ki bu ödülün adının “barış ödülü” olduğunu unutmayalım....

Yani savaş değil...

BEN BU İPTAL KARARINI KİM NEDEN VERDİ ANLAMADIM

18 Haziran’da Antalya’da “Diplomasi Forumu” adlı uluslararası bir toplantı düzenlenecek...

Bu amaçla Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu imzasıyla 100’den fazla ülkeye davet mektubu yazılmış.

Bunlardan 40’ı toplantıya katılacağını bildirmiş...

Davet edilenler arasında Mısır ve İsrailli bakanlar da vardı...

Ama önceki gün öğreniyoruz ki, İsrail Enerji Bakanı’na gönderilen davet mektubu iptal edilmiş...

Bu tür tepkici politikalar doğru mu...

Tam aksine ilişkileri arttırıp anlatmaya çalışmak daha doğru bir yaklaşım olmaz mıydı...

Haberin Devamı

BENCE AZERBAYCAN’IN AÇIKÇA HAKKINI YEDİLER

EUROVISION artık iyice klişeleşmiş şarkıları ile benim ilgi alanım dışına çıktı ama bu yıl Azerbaycan adına katılan Samira Efendi’nin “Mata Hari” adlı şarkısını çok sevdim.

Harika bir küresel ritim...

Tam Eurovision sahnesine uygun giysiler.

Sonunda “Konyalım” şarkısıyla eklenen Doğulu yerel hava...

Samira Efendi ve dansçılarının modern koreografisi...

Ve dijital duvardaki güzel görüntüler....

Bence ilk 3’e rahatlıkla girecek bir şarkıydı...

Herhalde epey zamandan beri kulaklığımı takıp dinleyebileceğim ilk Eurovision şarkısıydı.

Hakkını yediler bu şarkının...

Leon Troçki, Erdoğan ile Biden arasında arabulucu olabilir mi

O GECE BU 2 KADINLA MUTLAKA BİRLİKTE OLMAK İSTİYORDUM

İKİ olağanüstü kadın ve ben...

Haberin Devamı

Aklınıza hemen tuhaf şeyler geldi değil mi...

Hadi sizi merakta bırakmayıp anlatayım...

*

Londra’da yaşayan Zühal Şeker’in T24’te pazar günü yazdığı yazılara bayılıyorum.

Bana Londra’nın sosyal, kültürel ve ekonomik hayatını o kadar güzel anlatıyor ki...

Mesela geçen pazar ki yazısından bugüne harika iki haber öğrendim.

Birincisi Japon sanatçı Yayoi Kusama’nın TATE Modern’deki

“Infinity Mirror Room” sergisi...

Allahım nasıl da isterdim orada olmayı...

*

Ama asıl önemlisi ikinci haber.

Çok sevdiğim sanatçı Marina Abramoviç, taparcasına sevdiğim soprano Maria Callas için bir proje hazırladı..

27 Mayıs günü, bu proje üzerine online bir sohbeti olacakmış.

8 pound ödeyen katılabilecekmiş.

Kaçırmayacağım inşallah.

*

Marina Abramoviç’in asıl projesi “Maria Callas’ın 7 Ölümü” adlı bir opera.

Aslında geçen yıl sahneye konacaktı ama birçok yerde pandemi nedeniyle ertelendi. Geçen yıl 1-7 Eylül tarihlerinde Münih’te Staatoper’de sahneye kondu ve ne yazık ki gidemedim.

30 gün boyunca online olarak izlenebildi.

*

Şimdi önümde başka fırsatlar var.

Eser, Floransa, Atina, Berlin ve Paris’te yeniden sahnelenecekmiş...

İnşallah birini yakalama imkânım olur...

Marina Abramoviç...

Ve Maria Callas...

Biri hayatta olan öteki bu dünyadan göçmüş iki olağanüstü kadın...

Mutlaka o gecelerden birinde orada, onlarla olmalıyım...

Leon Troçki, Erdoğan ile Biden arasında arabulucu olabilir mi

BU ŞAHANE KIYAFETLERİ RİCCARDO TİSCİ TASARLAMIŞ

ESERDE “La Traviata”, “Tosca”, “Otello”, “Madame Butterfly”, “Cadmen”, “Lucia di Lamermoor” ve “Norma”dan parçalar varmış.

Kıyafetleri ise Burberry’nin tasarımcısı Riccardo Tisci tasarladı.

Çizimlerini çok beğendim.

Leon Troçki, Erdoğan ile Biden arasında arabulucu olabilir mi

KIRIK KALPLE ÖLMEK Mİ KIRIK KALPLE YAŞAMAK MI

MARİNA Abramoviç eseri için yaptığı bir konuşmada 1950’lerden beri Callas hayranı olduğunu söylüyor. “Birbirimize çok benziyoruz” diyor ve benzerlikleri şöyle anlatıyor:

“Görünüşümüz çok benziyor. Her makyaj yaptığımda onu gözümün önüne getiriyorum, düşünüyorum.”

“O aşk için yaşıyordu ben de aşk için yaşıyorum.”

“O kırık bir kalple öldü ben de her gün kırık bir kalple yaşıyorum.”

Leon Troçki, Erdoğan ile Biden arasında arabulucu olabilir mi

İki kırık kalbi tamir edemem ama...

En azından anlamaya çalışırım.

Leon Troçki, Erdoğan ile Biden arasında arabulucu olabilir mi

ARTIK 80 YAŞINA GİREN BOB DYLAN’IN EN GÜZEL KONSERİ

23 Mayıs Bob Dylan’ın yaş günüydü. Büyük sanatçı 80 yaşına girdi...

Onu 4 kere sahnede dinledim.

Sonuncusu Coachella’da düzenlenen “Desert Trip” konserindeydi.

Vallahi öyle kafayı bulmuş bir hali vardı ki, “Like A Rolling Stone” şarkısını söylediğini bile anlayamadım.

Daha önce İstanbul’da Açıkhava’da da aynı durumdaydı.

Kimse memnun kalmamıştı. Buna karşılık İstanbul’da Wolkswagen Arena’daki konserinde olağanüstüydü.

Bob Dylan hâlâ en büyük...

“How does it feel” dizesi yarım asırdır bizim neslimizin en muamma sorusu olmaya devam ediyor.

Ve son olarak “Blowin’in the Wind” şarkısı “Miami’de Üç Gün” filminin neredeyse ana temasıydı... Daha nice yıllara harika adam...

Biz yaşadıkça sen de yaşayacaksın...

KATKIDA BULUNANLAR
Sayfa Editörü: Firuzan Demir
Düzeltmen: Metin Usta
Tasarım ve Uygulama: Selma Songül Zengin

Yazarın Tüm Yazıları