Bir Arap kasabası kaç Türk’ün canına bedeldir

MENBİÇ’te Rus askerinin kolundaki PKK amblemini görünce şaşırdınız mı...

Haberin Devamı

Ben şaşırmadım...

***

Daha önce Amerikan askerinin kolunda gördüğümde de şaşırmamıştım.

Sadece üzülmüştüm, kahrolmuştum... Yine öyle oldum.

***

Bir de “İngiliz casusu Arabistanlı Lawrence” diye bildiğimiz T.E. Lawrence’ın “Bilgeliğin Yedi Sütunu” adlı kitabındaki o cümleleri hatırladım.

***

Kitabın girişinde şöyle diyordu:

“Türklere karşı 30 muharebeye katıldım ve bunlarla gurur duyuyorum.”

***

Bir de şunu diyordu:

“Bir ideal uğruna savaşıyorduk...”

***

Peki neydi bu uğruna ölünen ve öldürülen o muazzam ideal...

Bugün geriye baktığın zaman değer miydi?

***

Lawrence bu sorunun cevabını kitabın 31’inci sayfasında kanımı donduran şu cümleyle veriyordu:

“Biz bu şeylerin bedelini onur ve masum yaşamlarla fazlasıyla ödedik...”

***

Peki kardeşim değer miydi?

Lawrence o günlerden sadece 8 yıl sonra, o Ortadoğu için hissiyatını şöyle dile getirmişti:

Haberin Devamı

“Bana göre, söz konusu olan Arap eyaletlerin tümü, tek bir İngiliz’e değmezdi...”

***

El Bab adlı bir Suriye kasabası uğruna 70 şehit...

Bütün eyaletlerin tümü bir İngiliz’in canına değmez ise bir tek kasaba kaç Türk’ün canına değer...

***

Hayır. Ben hesabı yapmayacağım... Yapmam...

Eleştirmeyeceğim de... Eleştiremem...

***

Çünkü çok iyi biliyorum ki, dibimizdeki IŞİD belası orada durdukça, PYD tehdit ettikçe, bize huzur yoktu...

Artık yapacak bir şeyimiz de yoktu ve oraya gitmek zorundaydık....

***

Ama şu soruyu mutlaka soracağım...

Sınırımızı Peşaver’e çeviren, bizi Suriye toprağına girmek zorunda bırakan, böylesine çaresiz hale getiren bu derinliksiz, stratejisiz Suriye politikası değer miydi...

BİLELİM Kİ ORTADOĞU’DA BİR KERE DAHA YALNIZIZ

ŞUNU açıkça görüyoruz değil mi...

Hiçbir konuda anlaşamayan iki süper güç ABD ve Rusya iki konuda anlaşıyor.

- BİR: IŞİD’e karşı bölgesel Kürtleri devreye sokmak.

- İKİ: Türkiye’nin Suriye içindeki hareket kabiliyetini sınırlamak.

Ve bugün için henüz yüksek sesle telaffuz edilmeyen üçüncü bir ortak nokta:

Irak ve Suriye’de artık bir Kürt coğrafyası oluşturmak.

Suriye politikamızın şimdilik özeti budur.

Bilelim ki Ortadoğu’da tıpkı Birinci Dünya Savaşı’ndaki gibi yapayalnızız.

Haberin Devamı

Ve buradan bir Kût-ül Amâre çıkmaz.

ÖYLE YAPMA NİLGÜN ŞÖYLE BENİM GİBİ YAP

TELEVİZYONU açıyorum...

İnsafsız bir yaylım ateşi...

***

“Nefret” kelimesi hiç bu kadar ucuzlamamıştı...

“Hain” kelimesi hiç bu kadar pespaye bir yafta haline gelmemiş, insanların sırtına böylesine kolayca yapıştırılmamıştı...

***

“Terörist” kelimesi desen, oyunu verecek vatandaşın boynuna bile ip gibi geçirilmiş.

***

Belli ki benim gibi Nilgün Belgün de bıkmış, yorulmuş her gün katlanmak zorunda kaldığımız propaganda bombardımanından, suçlamalardan...

Dün Instagram sayfasına şöyle bir yazı koymuş:

“Elimden bir şey gelmediği zamanlar, ayaklarım var benim. Çeker giderim.”

“Öyle yapma Nilgün” derim...

Burası bizim aziz vatanımız...

Hiç öyle çekip gitmek yok....

Haberin Devamı

“Benim gibi yap” derim.

Daha doğrusu Turgut Uyar’ın şiirinde yazdığı gibi yap...

***

“Hepinize iyi niyetle gülümsüyorum

Hiçbirinizle dövüşemem

Siz ne derseniz deyiniz

Benim bir gizli bildiğim var

Sizin alınız al inandım

Sizin morunuz mor inandım

Ben tam dünyaya göre

Ben tam kendime göre

Ama sizin adınız ne

Benim dengemi bozmayınız.”

***

O bunu sevdiği biri için söylemişti.

Sen de sevmediklerin için söyle...

Bir Arap kasabası kaç Türk’ün canına bedeldir

BU ÇOCUK 100 ÇİZGİYLE İÇİMDEKİ HER ŞEYİ ANLATMIŞ

KAÇ gündür açıp açıp her sayfasına bakıyorum.

Bakarken şunu fark ettim ki, durmadan “Bana her şey seni hatırlatıyor” şarkısını mırıldanıyorum.

Neyi mi hatırlatıyor?

Paris yıllarımı... 68 sonrasını...

Turgut Yüksel’in “Dünyada Konumlanmış Olmaya Dair 100 ÇİZGİ” adlı kitabını çok sevdim.

Haberin Devamı

Onu dergilerden tanıyorum. Radikal gazetesinden hatırlıyorum. İnanın her sayfasındaki her desen Banksy duvarlarından çıkmış gibi...

Her biri evinize poster olarak asılacak harika bir eser.

Eline, aklına, fikrine, isyanına, bakışına, her şeyine sağlık Turgut kardeşim...

Bana her şeyi hatırlattın...

İdam cezasının fenalığını, gamalı haçların felaketini, heykeli dikilen adamların sefaletini, savaşların trajedisini ve bir de Bruce Lee’yi ne kadar özlediğimi...

COLDPLAY

MÜZİK platformları sayesinde yeni bir trend başladı. Müzisyenler sık sık tek şarkı çıkarıyor.

Son şarkı Coldplay’den.

“Hypnotised...”

Tipik Chris Martin...

SEVDİĞİM İKİ KAPAK

Bir Arap kasabası kaç Türk’ün canına bedeldir

BU ayki İzdiham ve Ot dergilerinin kapakları.

İkisini de sevdim.

Haberin Devamı

SON 24 SAATTE NE OLDU? - HÜRRİYET TV

Yazarın Tüm Yazıları