Bugünün hikâyesi değil

Yerelde siyaset yapıyorsanız, şehri yönetmeye talipseniz ‘bir hikâyenizin olması’ önemlidir.
O yüzden Yavaş’ın Ankara hikâyesini hatırlayarak başlayalım...

* * *

Yavaş’ı Büyükşehir Belediye Başkanlığı’na götüren hikâye Başkent’in uzak ilçesi Beypazarı’nda, 30 yıl önce meclis üyeliğiyle başladı.
1994’te belediye başkan adayı oldu, seçimi kaybetti.
1999’da yeniden aday oldu ve yüzde 51’le seçimi kazandı. Sonrasında kendisini hem Ankara’ya hem Türkiye’ye tanıttığı 10 yıllık Beypazarı Belediye Başkanlığı dönemi...
Beypazarı’nın tarihi dokusunu ortaya çıkaran ‘restorasyon yılları’ ve ilçenin hem ekonomisine hem de sosyal yaşamına büyük katkı sağlayan sonuçları.

* * *

Yavaş’ın Beypazarı’ndaki performansı, siyasetin ilgisinden kaçmadı ve 2009 yılında MHP’den Büyükşehir Belediye Başkan adayı olarak gösterildi.
O dönem Beypazarı’nda 46 bin nüfusu yönetirken, 4 milyon 600 bin nüfuslu Ankara’yı yönetmeye talipti. Yönettiği ilçeyle, talip olduğu il arasında 100 kat nüfus farkı vardı.

* * *

Dönemin Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek ile eski belediye başkanı Murat Karayalçın’ın yarışına ortak oldu, aldığı yüzde 27’lik oy oranıyla Başkent siyasetinde ‘Ben de varım’ dedi. Yavaş’ın üslubuna, uzlaşmacı tavrına, ‘mutlu bir şehir yaratma’ vaadine seçmen de kayıtsız kalmamıştı.

* * *

2014 seçimlerinde yeniden aday gösterilmişti Yavaş, hem de CHP’den. MHP’yle tartışmalı şekilde yollar ayrılmıştı. Hem rakibi Gökçek’in hem de eski partisinin, CHP’den aday olmasını eleştirdiği bir ortamda, ‘Ben ülkücüyüm’ diyerek kampanyasını sürdürmüştü. 17-25 Aralık döneminin gölgesinde ‘genel gündemli’ bir seçim olunca ona avantaj sağlayacak ‘yerel siyaset’ mecrasından çıkmıştı süreç. Yüzde 1 oy farkıyla Gökçek kazanmışsa da tartışması bitmeyen bir seçim olmuştu. Hem Yavaş hem de seçmenin kayda değer bölümü ‘milli iradenin sandığa yansımadığı’ iddiasındaydı.

* * *

Tarihler 18 Aralık 2018’i gösterdiğinde Yavaş, Ankara’ya 3. kez aday gösteriliyordu. Bu kez yerelde ittifaklar yarışıyordu ve İYİ Parti’nin desteğiyle CHP’nin Ankara adayı olarak seçmenin karşısına çıkmıştı. Sert bir seçim sürecinin ardından 2014 seçimlerindeki hedefini tutturdu ve yüzde 51’le Ankara’nın yeni belediye başkanı seçildi.

* * *

Mansur Yavaş hikâyesi ‘bugünün hikâyesi değil’ özetle... O küçük ilçeden ‘Büyükşehir’e giden yolda kaybetmeyi de kazanmayı da göre göre koltuğa oturan Mansur Yavaş’ın performansı ise ‘hikâyenin’ finalini oluşturacak.
10 yıl önce Ankaralının karşısına çıktığı günden bu yana, dilinden düşürmediği, ‘ortak akıl’, ‘liyakat’, ‘şeffaflık’, ‘katılımcılık’ ile bu şehri yönetmek ve kendi hikâyesinin finalini yazmak için elinde fırsat var. Dikkatle izleyeceğiz...

YAKIŞAN VEDA

Bir siyasinin hafızalara kazındığı en önemli günlerdir -eğer bir koltuk sahibiyse- ilk günü ve son günü. Devir teslim törenlerinde bu iki günü de görürüz; iki ayrı duygu, bazen mutluluklar bazense pişmanlıklar.
Bu törenlerde gözüm hep devreden taraftadır. Dünkü devir teslimde, Mustafa Tuna’yı dikkatle izledim. Nezaketinden, beyefendiliğinden ödün vermedi, konuşmamazlık yapmadı, tebrik etti.
Yavaş da Tuna’ya teşekkür etti, geçmişte sosyal medya üzerinden yaptığı yönetim tarzına yönelik takdirini yineledi. Son olarak aracına kadar Tuna’yı uğurladı Yavaş.