Diz ağrısı büyük sorun

DİZLER, günlük yaşamda en sık kullanılan eklemler arasında yer alır. Bu nedenle incinme, yaralanma veya yıpranma ile hasar almaya birçok ekleme oranla daha yatkındır. Herhangi bir nedenle oluşan diz ağrıları, ileri yaştaki bireylerde daha sık görülmekle birlikte birçok insanın yaşadığı sağlık sorunlarından bir tanesidir.

Haberin Devamı


Diz ağrısı, her yaştan insanı etkileyen yaygın bir sorundur. Zedelenme ve burkulmalar, kireçlenme, bağ kopması, eklem İltihaplanması hatta aşırı kilo gibi birçok durumun sonucu diz ağrısı olabilir. Tınaztepe Galen Hastanesi Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Dr. Filiz Gengör, ağrının nedenlerini şöyle anlattı:

KIKIRDAK HASARLARI
Diz, vücudun ağırlık taşıyan büyük eklemlerinden olup günlük yaşam aktiviteri sırasında zedelenmeye açıktır. Menisküs hasarı, kas ve bağ zedelenmeleri,kıkırdak hasarları, artrit gibi romatizmal hastalıklar diz ağrısı yapabilir. Kıkırdak hasarları en sık diz ağrısı sebebleri arasındadır. Bunun oluşmasını yaş, cins, ırk, genetik faktörlerin yanında kilo, ofis çalışanları gibi hareketsiz yaşam, bacak kaslarında zayıflık, düz tabanlık gibi ayak, diz kalça eklemlerindeki yapısal bozukluklar kolaylaştırır. Diz eklemi 3 kemikten oluşur. Bunlar uyluk, baldır, diz kapağı kemiğidir. Kıkırdak yapı bu kemik uçlarını kaplar dolayısıyla düz bir eklem yüzeyi oluşmasını sağlar.Esnek, kaygan bir yüzey oluşturur. Eklem sıvısıyla beraber hareketlerin kolay yapılmasını sağlar. Merdiven inip çıkarken, oturup kalkarken sesler gelmesi kıkırdak hasarı habercisi olabilir. Başlangıçta ağrısızdır. Kıkırdak hasarı arttıkça kıkırdak doku incelir, kemik yapıda bozukluklar oluşur. Aktiviteyle artan ve istirahat ile geçen eklem ağrısı, şişlik, hareket kısıtlılığı tipik bulgudur. Günlük aktivitelerde zorlanma başlar ve yaşam kalitesi azalır.”.

TANI VE TEDAVİ YÖNTEMLERİ
Diz ağrılarının tanı ve tedavisinin planlanmasında anamnez, muayene bulguları görüntüleme yöntemlerinin önemli olduğunu kaydeden Dr. Filiz Gengör, şöyle devam etti:
“Tedavi ağrının sebebine, hastanın yaşına, şikayetlerini şiddetine, fonksiyon kaybına, hastanın beklentisine göre planlanır. Erken dönemde konservatif tedavi uygulanır. Kilo verme, ağır ve uzun süre ayakta kalmayı gerektirecek işlerden uzaklaşma, aktivitelerin düzenlenmesi (merdiven inip-çıkma, yokuş inip-çıkmadan uzaklaşmak), özellikle uyluk kaslarını güçlendirmeye yönelik egzersiz tedavileri,ağrı kesici (NSAİİ) ilaçlar, soğuk-sıcak uygulamalar ile ağrı kontrolü ve eklem hareket açıklığı sağlanır. Şikayetlerin devam etmesi durumun da fizik tedavi uygulanır. Tedavide kinesiobant, diz eklem enjeksiyonları, PRP de uygulanabilir. Sonuç olarak günlük hareketlerimiz esnasında dizimizden gelen eklem sesleri kıkırdak hasarı habercisi olabilir. Ve 2-3 haftadan uzun süren ağrılarda hekime başvurulması önemlidir. Eklemlerinize kulak verin sağlıkla kalın.”

Yazarın Tüm Yazıları