Ya yağış olmazsa...

“Saklandığın yer su geçirmez değildir. Yaşam dışarıdan sızar içeri ve tepki vermek zorunda kalırsın.” (İngmar Bergman-Persona)

Haberin Devamı

Ben hastaneye yatmadan önce soğuk hava dalgasının kar yağışı ile birlikte yurda gireceği söyleniyordu. Hastaneye yattım ameliyattan sonra yattığım yataktan dışarıyı izlerken güneşle göz gözeydim. Ne kar yağmıştı ne de yağmur... Yaklaşık bir ay sonra güneşli bir günde taburcu oldum kış ortasıydı ne su vardı ne sulu kar, etraf kupkuru insanlar da ıslanmadığına memnundu. Benim aklımsa karda, hiç olmazsa yağmurdaydı. Kar yağışını okullar tatil olsun diye isteyecek yaşı çoktan geçmiştim, kardan adam yapma fikri üşütüyordu, kartopunu da uzaktan izlemeyi yeğlerim. Derdim başkaydı benim... Ekinler ne olacaktı, kuyular, nehirler, dereler dolar mıydı suyla? Barajlar dolmazsa oturduğunuz lüks dairenin musluğu akar mıydı? Peki umurunuzda mı tüm bunlar, tedbir nedir?
Henüz gelişimini tamamlamamış toplumların gündemini çoğunlukla siyaset, spor ve magazinsel olaylar belirliyor. Konuşulması istenen konular ortalığa serpiştirildikten sonra toplum uyarılmış oluyor. Ardından kimin canı daha çok ne çekiyorsa ucundan tutup eğip bükmeye ve kıvam vermeye başlıyor. Kimi katılıyor, kimi karşı çıkıyor, kimisi başka konunun ucundan tutup eviriyor. TV’ler oturumlar düzenliyor, siyaset konuşuyor... Küresel ısınma konuşmak reyting almıyor. Bazısı spora meyilli, kimisi giyim kuşam ya da yeme içme peşinde... “Yağış olmazsa alınması gereken tedbirler neler?” sorusuna cevap aramak, deveye hendek atlatmaktan zor. Sosyal medya da cabası ya siyaset ya spor ya da gır gır şamata. Peki ya yağış olmazsa? Kimin umrunda?

Haberin Devamı

Ya yağış olmazsa...

FİT ATÖLYEM

Birlik Mahallesi’ndeki ‘Grasso Organik Ürünler’ dükkânında bir etkinliğe katılmıştım. Karabuğday unundan glütensiz ürünler tasarlayan ‘Fit Atölyem’ tadım günüydü. Fit Atölyem’in sevgili şefi İbrahim ile tanıştım. Genç yaşına rağmen kendini geliştirmiş olması etkileyici. Glütensiz ve sağlıklı üretim konusu suistimale açık olduğundan mesafeli duruyorum. Sevgili şef İbrahim’in işe başlamadan yapmış olduğu AR-GE çalışmalarının sonuçlarını atölyesine yansıtmış olması bana güven verdi. Artizan üretim atölyesinde sadece kadınlar çalışıyor ve tüm kadınları İbrahim kendisi sıfırdan eğitiyor. Karabuğday Rusya’daki yerel üreticilerden ithal ediliyor. Üretimde kullanılan çoğu malzemeyi ya kendileri üretiyor, ya da en iyi artizan üreticiden temin ediliyor.

Haberin Devamı

Ya yağış olmazsa...

TATLI PATATESLİ KEK

İsmi kulağıma hoş geldikten sonra tadına baktım, bu sefer tadı damağıma da hoş geldi bayıldım resmen. Artık neredeyse unuttuğumuz keklerin tadını yeniden hatırladım. Kokusu da tadı gibi mest ediciydi. Rafine şeker yerine elma suyu kullanılmış, yine karabuğday var. Aslında Fit Atölyem’in ürettiği her şeyin içinde karabuğday var. Vegan ürünlerin lezzetlerini tadınca ‘vegan olabilirim’ fikrine bile kapılabilirsiniz, söyleyeyim. Glütensiz içli köfte de yapıyorlar, lahmacun da, pizza da, baklava da... Bir çok şeyin tadına baktım ve hepsi de nefisti. Tadına bakmanızı tavsiye ederim. Ya ‘Grasso’ya uğrayın ya da İg@fitatolyem hesabına tıklayın. Sevgi de var, doyumsuz tatlar da...

Haberin Devamı

Ya yağış olmazsa...

‘FREYA’ SOS GİBİ REÇELLER

...Veya reçel gibi soslar da diyebiliriz... Çoğunlukla şeflerin kendine has yemekler ürettiklerinde yine kendilerine has ürettikleri yemeğe katılımcı özel soslardan bahsediyorum. İçeriğinde kullanılan meyveler, sebzeler ve birbirleriyle uyumu, lezzetler şahane... Ama reçel diyemiyorum. Tam olarak sos da diyemedim çünkü sosun ötesinde de bir şey. Kadın girişimci sevgili ‘Nejla Tatlıdede’ üretiyor. Sebze ve meyvelerin toplanmasından, ayıklanmasına, pişirilmesinden paketlenmesine kadar tamamen tek el var o da Nejla Hanım’ın eli. Elleri dert görmesin tabii ki... Yediğimiz yemeği lezzetlendiren farklı boyutları deneyimleyerek hayal gücümüzü de zenginleştiriyor.

Haberin Devamı

Ya yağış olmazsa...

‘ÇİLEK-JALAPENO’ KARIŞIMI SOS

Acı-tatlı ve hatta çilek tadında bir damak nefis hazlar veriyor. Bir süreliğine şaşkınsınız ama sonrasında mutlu oluyorsunuz. Çilek-jalapeno sos, sıcak ve soğuk kırmızı etlerle şahane... Nejla Hanım, farklı meyve sebze birliktelikleri hazırlamış ve her biri farklı mutluluklar veriyor. Mesela börek yaptınız diyelim, yanına Bluberry (Maviyemiş) ve lavantalı karışım iyi gider. Tatlılar ve salata kasenize eşlikçi arıyorsanız ‘ejder meyveli’ sos öneriliyor. Deniz mahsülleri ve parmesan peynirlerine Passion Fruit (Çarkıfelek Meyvesi) eşlik etmeli. Kırmızı pancar ve havlıcan karışımı kırmızı ya da beyaz fark etmez tüm etlere eşlik ediyor. Nejla hanımın nefis soslarını çok sevdim... Birlik’teki Grasso’nun raflarında var. İG @freyagurme sayfasından da temin edebilirsiniz.

Yazarın Tüm Yazıları