Kuşaktan Kuşağa Ankara Hikâyeleri: Bozdağ Kasketleri

Hürriyet Ankara, ‘Kuşaktan Kuşağa Ankara Hikâyeleri’ ile nostalji yolculuğunu sürdürüyor. Bu hafta, Ankara Kalesi’nde 1963’lerden günümüze kadar gelen ve üç kuşağının(dede-çocuk-torun) bir arada bulunduğu Bozdağ Kasketleri’ne konuk olduk.

Haberin Devamı

MEDENİ DEVRİMİN SEMBOLÜ ‘SİPERİ ŞEMSLİ SERPUŞ’

Kuşaktan Kuşağa Ankara Hikâyeleri: Bozdağ Kasketleri

“Medeni olacağız. Buna mecburuz. Zihniyetlerini, fikirlerini medeniyetin emrettiği değişim ve yükselişe uydurmayanlar felaket ve ıstırap içindedirler.” Mustafa Kemal Atatürk

Gazi Mustafa Kemal Atatürk, 1925 yılının Ağustos ayında Kastamonu’da söylemeye başladığı devrim sözlerine İnebolu’da da devam eder: “Medeni milletlerarası kıyafet, milletimiz için laik bir kıyafettir. Onu giyeceğiz. Ayakta iskarpin veya potin, üstünde pantolon, yelek, gömlek, kravat, ceket ve doğal olarak bunların tamamlayıcısı olmak üzere başta ‘Siperi Şemsli Serpuş’, bunu açık söylemek isterim, bu başlığın ismine ‘Şapka’ denir.” Artık ‘Şapka’ sözcüğü ağızdan çıkmıştı ve ardından da 25 Kasım 1925’te TBMM’de “Şapka Kanunu” kabul edildi. Kanunun ilk maddesi şöyledir: “Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeleri ile genel ve yerel idare ve bütün kurumlara mensup memur ve müstahdemler, Türk ulusunun giymiş olduğu şapkayı giymek mecburiyetindedir. Türkiye halkının da genel başlığı şapka olup, buna aykırı bir alışkanlığın devamını hükümet engeller.”

Haberin Devamı

Kuşaktan Kuşağa Ankara Hikâyeleri: Bozdağ Kasketleri

Fotoğraflar: Ekin Hazal DOĞRUYUSEVER

İlkini geçen ay yayınladığımız Ankara’nın kuşaktan kuşağa hikâyelerinin ikincisinde geçen ay olduğu gibi yaklaşık yetmiş yıllık ve üç kuşağın birlikte çalıştığı bir hikâyemiz var. Geçen ay Hacı Bayram’daydık. Bu ay Kale Mahallesi’nin en popüler sokaklarının başında gelen ‘Can Sokak’ta ve 22 numaralı dükkândayız... Size de oluyor mu bilmiyorum ama ben Ankara Kalesi veya kaleye çıkan sokaklara her gittiğimde doğallığın huzurla birlikte yaygın kokusu ciğerlerime doluyor, keyifleniyorum... Sanki gerçek hayat buymuş ya da bu olmalıymış hissine kapılıyorum. Bilgeliğin, alçak gönüllülüğün, kanaatkârlığın ve bunların hepsinin bir arada olduğu erdemli insanların varlığında bu duygulara kapılmamak mümkün mü? Sessiz sedasız, kimseyi rahatsız etmeden, karşılıklı saygı çerçevesinde, etik ve ahlaki değerlerin hüküm sürdüğü bir yaşam tarzı hayal etmek zor olmamalı değil mi? Az önce okuduğunuz ve yukarıda bahsettiğim bu duygularla gittim. Geleneksel esnaflığın son temsilcilerinden ‘Bozdağ Kasketleri’ dükkânına girer girmez doğallığına mest oldum zaten. Çalışma tezgâhı, şapka ve kasketlerin dizildiği raflar... Duvara asılı fotoğraf, resim ve dualar... Etrafın düzeni ve çalışma dağınıklığı... Çaydanlık... Buharlı ya da kömürlü olmasa bile en az 50 yıllık eski tip ütünün duruşu... Gelişi güzel üst üste duran kumaş ve astar parçaları... Kalıplar... Şablonlar... Alın terinin bulaştığı renginden belli makas, yüksük ve cetveller... İplikler, yumaklar... Kumaşla birlikte çay kokusunun verdiği ve yüreğe işleyen huzur... Birinci kuşak Ali Bozdağ, ikinci kuşak Ali İhsan ve üçüncü kuşak Dilara...Sabri ile Türkan isimli sarman kedilerin oynaşmaları... Her şey o kadar doğal ki gerçek olduğunu düşünemiyor, kurgulanmış bir film sahnesindeymiş hislerine kapılıyorsunuz. Dükkânda doğal olmayanların sadece bizler ve sevgili Ekin’in deklanşörüne bastığı fotoğraf makinesinin sesinin olduğunu fark ettiğinizde ise içinizi buruk bir sevinç kaplıyor ve hatta rahatlıyorsunuz.

Haberin Devamı

Kuşaktan Kuşağa Ankara Hikâyeleri: Bozdağ Kasketleri

‘İYİ Kİ VARSINIZ’

Öylesine duygu yüklendim ki, “İyi ki varsınız” diye çığlık atmak geçti içimden. “Hiç şüphesiz ki sizin gibi geleneksel, adil ve dürüst esnafların yüzü suyu hürmetine ayaktayız” diyerek çığlığımı bir minnet borcuna dönüştürmek için düşünmedim bile. Bu esnafları güvence altına almalıyız... Almalıyız ama nasıl? Başımızın üzerinde mi taşımalıyız? Toplumun vermesi muhtemel zarardan korumak için bir fanusun içine mi koymalıyız? Bir müze oluşturup tüm geleneksel esnafı orada mı teşhir etmeliyiz? Bilemedim... Bu tür tedbirler size ütopik gelebilir ancak yadsınamaz bir gerçek var ki; o da bu esnafı ve zanaatlarını bir yolunu bulup mutlak surette ko-ru-ma-lı-yız... Nokta.

Haberin Devamı

 Kuşaktan Kuşağa Ankara Hikâyeleri: Bozdağ Kasketleri

Ali Bozdağ (84) döneminin popüler kasket ve şapka modelleri, ‘Kız Kaçıran, Samanpazarı, Sekiz Köşe, Düğmeli.’

ALİ BOZDAĞ

Kuşaktan Kuşağa Ankara Hikâyeleri: Bozdağ Kasketleri

1939 yılında Kayseri merkezde doğup büyüyor. O dönemlerde iş ve meslek sahibi olabilmenin tek bir yolu var; o da bulabildiğin herhangi bir ustanın yanında çıraklık. Hamallık yapan babasından, esnaftan ya da işe başlayan arkadaşlarından edindiği ve gördüğü terbiye de ‘Her ne iş yaparsan yap en iyisini yap!’ düsturunu ilke ediniyor. 68 yıl önce yani 1955 yılında 16 yaşındayken kasket imalatı yapan bir terzinin yanında işe başlıyor. Askerden sonra ver elini İstanbul, Mahmutpaşa ve Ermeni kökenli ustası ‘Çakır’ın yanında işe başlıyor. “İş ahlakını ve dürüstlüğü Çakır Usta’dan öğrendim” dediğinde gözleri nemleniyor, bakışlarını kaçırıyor... Üstelemiyorum... Ermeni ustasına minnetini dükkânın raflarına sabitlediği gözlerinden okuyorum. Belli ki Mahmutpaşa’da aldığı eğitim, geleceğindeki yani şimdiki dimdik halini şekillendirmesine sebep olmuş. 1963 yılında Kale civarındaki ilk yerini açıyor. 1968 yılında da şimdi halen faaliyetini sürdürdüğü dükkânına geçiyor. Ankara’nın bütün ilçelerine kasket ve şapka yapmaya başlayınca tek başına yetişemiyor, kasketlerin düğme ve astar dikim işlerini kadınlara veriyor. Kendi tasarladığı ‘Kız Kaçıran, Samanpazarı ile Elazığ'a özgü Sekiz Köşeli’ modelleri efsaneleşiyor. Elazığ’a özgü Sekiz Köşeli modelin her bir köşesi ayrı bir anlam taşıyor. Yiğitlik, mertlik, çalışkanlık, cömertlik, dürüstlük, misafirperverlik, alçak gönüllülük ve doğruluk. İyi bir kasketin bitene kadar en az 40 defa elden geçtiğini söylerken işindeki titizliğini de tercüme ediyor. Ali Bozdağ 2022 yılında ANKESOB (Ankara Esnaf ve Sanatkârlar Odaları Birliği) tarafından oy birliği ile ‘Yılın ahisi’ seçilerek ödüllendirilmiş. Bu ziyaretimizde bize eşlik eden ANKESOB Basın Müşaviri sevgili Murat Kocakök tarif etti ve “İyi ahlakın, doğruluğun, kardeşliğin, yardımseverliğin kısacası bütün güzel meziyetlerin birleştiği bir sosyo-ekonomik düzendir” dedi. Ali Bozdağ’ı anlatmak için bence yeterli bir tanım.

Haberin Devamı

 Kuşaktan Kuşağa Ankara Hikâyeleri: Bozdağ Kasketleri

ALİ İHSAN BOZDAĞ

Ali İhsan Bozdağ (57) döneminin popüler modelleri, ‘Baretta, Kaptan, Arnavut Beresi ve Fileli.’

Kuşaktan Kuşağa Ankara Hikâyeleri: Bozdağ Kasketleri

Ali Bozdağ’ın oğlu ve kasketçiliğin ikinci kuşak temsilcisi ‘Ali İhsan’ Babasının yanında esnaflık eğitimini aldıktan sonra ‘Soğuk demircilik ve ferforje’ mesleğini tercih ediyor. Uzun yıllardan sonra demir işlerine azalan rağbet yüzünden iş yerini kapatıp baba mesleğine dönüyor. Kasketin modelini çizmekle başlayan imalatın püf noktalarına hakim Ali İhsan Usta da babası gibi çok titiz. Kasketin yapım evrelerinin; çizmek, kesmek, astar hazırlamak, makine ile dikiş vs. toplam 5 saat durmaksızın emek gerektiren bir çalışmadan sonra şapka haline geldiğini söylerken bu durumun küçümsendiğinin de altını çizdi. Üzüldüm... El emeğinin küçümsendiği bir toplumun gideceği noktayı düşünmek bile istemiyorum.

Haberin Devamı

Kuşaktan Kuşağa Ankara Hikâyeleri: Bozdağ Kasketleri

Son kuşak Dilara Bozdağ (34) döneminin popüler modelleri de ‘London, Bucket, Ducker.’

DİLARA BOZDAĞ

Üçüncü ve muhtemelen son kuşak kasketçi belki de Ankara’daki tek kadın kasket esnafı olabilir sevgili ‘Dilara Bozdağ.’ Hacettepe Radyo ve Televizyon Bölümü mezunu ama istediği kıvamda iş bulamadığından tekstil sektöründeki mağazalarda bir süre yöneticilik yapıyor. “Okurken sürekli dükkâna gidip geliyordum zaten... Yardım etmeye, temizliğe, getir götür işleri falan... Kopamadım demek ki... Dönüp dolaşıp geri geldim.” Dilara kendine has modeller üretiyor. Özellikle son zamanlarda gençlerin rağbet ettiği İngiliz BBC’nin yaptığı ‘Peaky Blinders’ dizisinin kahramanları ‘Shelby Ailesi’ mensuplarının taktığı cinsten kasketler ve şapkalar çok revaçta. @lunatolyekasket sosyal medya hesabı üzerinden satışlarını yaptığı modelleri gidip bizzat dükkânda da görebiliyorsunuz.

Kuşaktan Kuşağa Ankara Hikâyeleri: Bozdağ Kasketleri
Kuşaktan Kuşağa Ankara Hikâyeleri: Bozdağ Kasketleri
Kuşaktan Kuşağa Ankara Hikâyeleri: Bozdağ Kasketleri

Yazarın Tüm Yazıları