Stil sahibi içinden geldiği gibi giyinir

Genç moda girişimcisi Sinan Odak... İki farklı üniversitede sivil havacılık ve ekonomi eğitimi aldıktan sonra ilgisi olduğu modaya yöneldi. Sokak giyimine merakı ve girişimciliği tasarımcılık yolunda adımlar atmasını sağladı. Belli kalıplar içinde kalmadan sokak modasının rahatlığını tasarladığı The Slash markasını kurdu. “İçimizden geldiği gibi giyindiğimiz zaman gayet güzel bir stil sahibi olacağımıza inanıyorum” diyen Sevgili Sinan ile girişimciliğini, hedeflerini ve modayı konuştuk.

Haberin Devamı

Stil sahibi içinden geldiği gibi giyinir

SİNAN ODAK İLE 5 SORU 5 CEVAP

1- Sizi tanıyabilir miyiz?

Merhaba ben Sinan Odak, moda girişimcisiyim. İki farklı üniversitede sivil havacılık ve ekonomi eğitimi gördüm. Bu süreçlerde farklı disiplinler edinerek Türkiye’deki girişimcilik ekosisteminde aktif olarak yer aldım, birçok genç girişimciyi destekleyerek girişimciliği yaymaya çalıştım ve kendi teknoloji girişimlerimi kurdum. Tüm bunların ardından, yıllardır hayalim olan The Slash’i hayata geçirdim.

Stil sahibi içinden geldiği gibi giyinir

2-Markanız için hedefleriniz neler?

Türkiye’den çıkan global bir lüks sokak giyim markası olmak. Tüm iş modelimizi bunun üzerine kurguladık. Yeteri kadar enerjimiz, vizyonumuz ve destekçilerimiz var. Markamızı önümüzdeki yıllarda dünyanın birçok farklı ülkesinde göreceksiniz. Globale açılan farklı sektörlerde birçok girişimimiz mevcut fakat moda sektöründe bu sayı çok daha düşük. Geçtiğimiz süreçte markamızın tohum yatırımını aldık. Önümüzdeki dönemlerde ise çok daha büyük yatırımlar alarak ivmemizi arttırmayı hedefliyoruz.

3- Siz stili nasıl yorumlarsınız?

Stili ben doğanın ahengine benzetiyorum. Herhangi bir doğa manzarasını izleyin. Gözünüze hiçbir çarpık, uyumsuz renk kombinasyonu çarpmayacaktır. Bu doğal uyum, ebedi modadır. İçimizden geldiği gibi giyindiğimiz zaman, tüm dengeyi sağlayacağımıza ve gayet güzel bir stil sahibi olacağımıza inanıyorum.

4-Pandemi dönemi sizi nasıl etkiledi?

Özellikle atölye kısmındaki çalışmalarımızı olumsuz etkiledi fakat asla motivasyonumuzu kaybetmedik. Henüz bizim gibi markalaşma aşamasında olan bir girişim için epey zorlu bir süreç. Offline kısımda planladığımız şeylerin büyük kısmını iptal etmek zorunda kaldık. Online kısımda ise hızımızı asla kaybetmeden gelişime devam ettik. Sadece offline değil, online deneyimi de ön planda tutuyoruz. Sitemize göz attığınız anda sizler de göreceksiniz.

5- Mottonuz?

Benim mottom ‘Give Back&share’ (geri ver-paylaş), dolayısıyla markamın mottosu da... Kazandığımız deneyim ve finansal varlığın bir kısmını ilgili yerlere bağışlıyoruz. Paylaşmamız gerek... Madem dünyanın daha iyi bir yer olmasını arzuluyoruz, paylaşım ve empati kültürünü bir iç güdü haline getirmeli, elimizi taşın altına koymalıyız. The Slash, her koleksiyonunda bu paylaşıma devam edecek.

Stil sahibi içinden geldiği gibi giyinir

DİOR ERKEK İLKBAHAR 2021 KOLEKSİYONU

Haberin Devamı

Eve dönüş. Dior Erkek İlkbahar 2021 Koleksiyonu için Artistik Direktör Kim Jones ilhamını; yarattığı aidiyet duygusuyla gerçek bir eve işaret eden ve aynı zamanda gerçek bir Fransız modaevi olan Dior’un kendisinden alıyor. Maison’un kalbi halen, kuruluş yılı olan 1946’da oluşmaya başlayan Parizyen mirasına uygun olarak, Paris’teki Avenue Montaigne 30 numarada atıyor. Ancak Mösyö Dior’un ev olarak nitelendirdiği başka yaşam ve çalışma alanları da oldu. Güney Fransa’da, Provence’ın sakinliğinin ortasındaki kır evi Chateau de La Colle Noire bunlardan biri. Jones’un koleksiyonuna yön veren unsur, iki ayrı dünyayı temsil eden bu iki ev arasındaki diyalog. Couture mirası ile üstün el işçiliğinin çabasız biz tavırla, konfor ve gerçeklikle kombinlenişi, moda ile yaşam sanatını bir araya getiriyor. Siluetler rahat ve akışkan; renk paleti sakin ve havalı. Bu iki evinin yarattığı ikilikten esinlenilerek tasarlanan bu koleksiyonda Kim Jones, dikim biçimlerini yumuşatırken spor giyime yeni lüks tanımını kazandırıyor. Haute couture’ün gerektirdiği el işçiliği karakteristiği, markanın cannage deseninde de kullanılan girift el örgüleri ve işlemelerde güçlü bir şekilde ifade ediliyor.
Christian Dior’un çok sevdiği La Colle Noire’daki çiçek bahçeleri, 1956’da tasarlanan Diorissimo parfümün ana notası müge çiçeğinin yetiştiği bölgedir. Bizzat Mösyö Dior tarafından La Colle Noire’da yetiştirilip seçilen çiçekler, mevsime göre baskı ve işlemelerde kullanılmak üzere katmanlarına ayrılırdı. Bugün de atölyelerde kıyafetlere tam anlamıyla işleniyor. Çiçekler, ipek jakar, hafif spor parçaları ve aksesuarları detaylandırmak için kullanılıyor. Dior Oblique deseniyse gerek boncuk işlemelerinde gerekse iğne ucu büyüklüğündeki detaylarda tekrarlanıyor.

Stil sahibi içinden geldiği gibi giyinir

Yazarın Tüm Yazıları