Dikkat provokasyon gelebilir

Sahte mi, gerçek mi olduğu ayırt edilemeyen silahlanma çağrılarını ben de ciddiye almadım, yalan yok.

 

Sosyal medya üzerinden kampanyalar yürütülüyor, güya reisçilik adına ‘ölürüz, öldürürüz’ naraları atılıyor.

 

Askere ve polise karşı güvensizlik pompalayan bir cayırtıdır gidiyor.

 

‘İş başa düştü, tedbirinizi alın’ cayırtısı...

 

Hangi akla hizmet demiyorum, göründüğü gibi zannederseniz oltaya gelmiş olursunuz.

 

Basbayağı tezgâh kokuyor.

 

Altında bir bit yeniği olduğu muhakkak da hangi karanlık amaca hizmet ediyor?

 

Doğrusu önemsemeyip üzerinde durmamak mı? Yoksa kuşkuyla yukarıdaki sorunun üzerine gitmek mi?

 

***

 

Sanırsınız 15 Temmuz ihaneti başarılı olmuş, polis darbecilerin safına geçmiş, hükümet devrilmiş, devlet çökmüş, Cumhurbaşkanı korumasız kalmış...

 

Bundan sonra görev paramiliter gruplara, milis örgütlenmelere düşüyor.

 

Böyle bir korku ve panik havası yayılmak isteniyor toplumda.

 

Tutar mı, tutmaz.

 

İnandırıcılığı olur mu, olmaz.

 

Gülünç kalır mı, kalır.

 

Normal şartlar altında hükümetin de bu tür ucuzluklara prim vermesi beklenmez, nesini kaale alacak.

 

Fakat ÅŸartlar normal deÄŸil...

 

***

 

Kaybedeceği hiçbir şeyi kalmamış tehlikeli bir yapı FETÖ.

 

Meclis bombalayacak, halkına kurşun sıkacak kadar gözü dönmüş bir yapı...

 

Her şirretliğe, her fenalığa müracaat edebilir.

 

Büyük ihtimalle bu cayırtılar da onların manipülasyonu.

 

Arkasında sureti haktan görünen FETÖ’cüler var yine muhtemelen.

 

Sözüm ona FETÖ’cülere karşı silahlanma çağrısı yaptırıyorlar.

 

Çocukça bir psikolojik savaş numarası deyip geçebilirsiniz.

 

Ancak sinsi bir el, bir yarayı kaşıyorsa hafife de almamak gerekir.

 

Arkasından ortalığı karıştıracak provokasyonlar gelebilir.

 

Anti-FETÖ’cülerin üstüne yıkılacak suikastlar tezgâhlanıyor, kirli ve kanlı tertipler planlanıyor olabilir.

 

***

 

Silahlanma çağrıları gayriciddi, tamam ama FETÖ’nün şaka tarafı yok...

 

Sıradaki tiyatrolara fon mu kuruluyor, kamuoyu çakılacak bir kibritle kıvılcım almaya mı hazırlanıyor? Neyi kaşıyorlar?

 

Şüpheyle yaklaşmak, gafil avlanmaktan iyidir.

 

FETÖ’ye karşı sokakta silahlanılıyor algısı yerleşmeden İçişleri Bakanlığı harekete geçebilir.

 

Bu karanlık manipülasyonun önü, toplumu rahatlatacak soruşturma ve bilgilendirmelerle dallanıp budaklanmadan kesilebilir.

 

Alacakaranlık kuşağını defalarca seyretmiş bir toplumuz.

 

Hava da pusluyken neme lazım, uyanık olma zamanı.

 

 

CAMÄ°LERE GENÇLÄ°K KOLLARIÂ

 

DİYANET’in FETÖ’yle mücadelede aldığı inisiyatifi yakından izliyorum.

 

Cemaat ve tarikatları şeffaflaştırma çalışmalarını başından beri destekledim.

 

Mehmet Görmez Hoca’nın halkı, hurafe ve batıl inanışlar konusunda aydınlatma gayretini... Şarlatanların ve din hokkabazlarının istismarından kurtarma vizyonunu çok önemsedim.

 

Gençleri ve çocukları çekmek için camilerde kitaplıklar kurulmasını, okuma etkinlikleri düzenlenmesini heyecan verici buldum.

 

Dini yapılar yeraltından çıkarılıp hesabıyla kitabıyla, amaç ve faaliyetleriyle denetlenebilir bir yasal statüye kavuşturulmalı, amenna.

 

Camiler, namaz vakitleri dışında da yaşayan kültür ve ahlak merkezleri haline getirilmeli, çok yerinde.

 

Fakat camilerde gençlik kolları kurmak iyi fikir mi, emin değilim.

 

***

 

85 bin camiden, merkez cami konumundaki 45 bininde kurulacakmış.

 

İlk etapta 1500’ünde başlayacak. 2021’e kadar 20 binden fazla camiye yayılacak...

 

Tabii ki FETÖ’yle mücadele kisvesi altında ‘dini çeteler’in, ‘cami milisleri’nin kurulacağı zırvalıklarına kulak asmıyorum. Art niyetli karalamalar...

 

Niyetin iyiliğinden şüphem yok benim.

 

Fakat gerekli mi, işlevsel mi, sürdürülebilir mi?

 

Onca enerji ve mesai doÄŸru yere mi harcanacak?

 

Bir daha düşünülse derim.