Edip Cansever’in ‘Masa’ şiirini Macron’a uyarladım

MASA DA MASAYMIŞ HA

Adam yaşama sevinci içinde

Masaya anahtarlarını koydu

Bakır kâseye çiçekleri koydu

Sütünü yumurtasını koydu

Pencereden gelen ışığı koydu

Bisiklet sesini çıkrık sesini

Ekmeğin havanın yumuşaklığını koydu

Adam masaya

Aklında olup bitenleri koydu

Ne yapmak istiyordu hayatta

İşte onu koydu

Kimi seviyordu kimi sevmiyordu

Adam masaya onları da koydu

Üç kere üç dokuz ederdi

Adam koydu masaya dokuzu

Pencere yanındaydı gökyüzü yanında

Uzandı masaya sonsuzu koydu

Bir bira içmek istiyordu kaç gündür

Masaya biranın dökülüşünü koydu

Uykusunu koydu uyanıklığını koydu

Tokluğunu açlığını koydu.

Masa da masaymış ha

Bana mısın demedi bu kadar yüke

Bir iki sallandı durdu

Adam ha babam koyuyordu.

VE şimdi de gelin...

Putin’in devasa masasından yola çıkarak...

Macron için...

Yeni bir “Masa Da Masaymış Ha” şiiri yazmayı deneyelim:

*

Macron Bey masaya

Küçük düşmesini koydu

Bir türlü Napolyon olamayışını koydu

AB’nin liderliği boş kalmıştı ya

Merkel’in yerini almasının imkânsızlığını koydu

Her iddialı çıkışı hüsranla bitiyordu

Çapsızlığını koydu

Böyle masa mı olur diyememişti

Aşağılanmalara doyamayışını koydu

Siyasi basiretsizliğini koydu

Aklının önünde giden hırsını koydu

Küresel olarak madara oluşunu koydu

Masa da masaymış ha

Bana mısın demedi bu kadar yüke

Bir iki sallandı durdu

Macron ha babam koyuyordu

ÇOK, ÇOK, ÇOK GÜZEL BİR HABER

SMA hastalarının bitmek tükenmek bilmeyen, yürek paralayan bir çilesi vardı.

*

Sosyal medyada her gün kampanyalar düzenleniyordu.

Bu kampanyalara destek için aranıyorduk her gün.

Minicik çocukların sağlıkları için ellerinden geleni yapmaya çalışan analar babalar vardı karşımızda.

*

Bitti. Çok şükür hepsi bitti.

*

Resmi Gazete’de yayınlandı:

Bundan böyle SMA hastalarının ilaç giderlerini SGK karşılayacak.

*

Son günlerde aldığımız en güzel haber budur.

TİNDER AVCILARINA AMAN DİKKAT AMAN

KÜRESEL bir Tinder avcısının maceralarını anlatan belgeseli izledim.

*

Tinder üzerinden kadınları dolandıran bir adam.

Ama yok böyle dolandırma.

Adam, aşk meşk ayağına öyle usta işi bir tezgâh kurmuş ki...

Kadın olsa bu tezgâha bizim Tosuncuk bile düşer.

O derece yani.

Paralarını kaptıranların gözyaşları...

İçimiz parçalandı vallahi.

*

Bu arada hangi kadın grubunun içine düşsem...

Hepsinin bir numaralı konusu “Tinder Avcısı”.

*

“Ben düşmem”, “Ben para kaptırmam”, “Para kaptıranların özelliği şu” falan diye konuşuyorlar da konuşuyorlar.

*

Bense konuyla ilgili olarak kendilerine sadece şunu söylüyorum:

*

Aman kızlar dikkat! Aman ha aman!

BENİM İÇİN OSCAR ARTIK BİTMİŞTİR

OSCAR adayları açıklandı.

*

“The Power of The Dog” isimli film, tam 12 dalda aday gösterilmiş.

Hasbelkader izlemiştim bu filmi.

*

Hayatımda izlediğim nadir sıkıcı filmlerden biriydi.

Televizyonda izlerken...

Kalktım kendime kahve yaptım, elimi yıkamaya gittim falan...

Ve filmde hiçbir şey kaçırmadığımı dehşet içinde fark ettim.

Zaten daha fazla dayanamayıp son yarım saatini de sardırarak izledim.

*

12 dalda aday göstermişler bu ruh sıkıcı, buhran aşılayıcı filmi.

*

Epeydir Oscar’a karşı mesafe geliştirmiştim.

*

Bu filmi 12 dalda aday göstermelerinin ardından...

Oscar benim için bitme noktasına gelmiş durumda.

*

Ey Akademi! Kendine gel.