Yapısal reformlar gündemde değil

Salih NEFTÇİ
Haberin Devamı

Seçimler ister ertelensin, ister ertelenmesin anlaşılan yapısal reformlar siyasetçinin gündeminde olmayacak.

Siyasetçilerin bu konudaki çekingenliğini anlıyoruz.

Ama bu kamuoyunun da olayı unuttuğu anlamına gelmez.

YENİ KADROLAR

Geçenlerde gazetelerde bir haber yer aldı. Gerçekleşir gerçekleşmez, bilemeyiz ama bu bize siyasetçinin düşüncelerini gayet iyi gösterdi.

Haberde hükümetin 75 bin yeni kadro hazırlığı içinde olduğu yazılıyordu.

Yıllardan beri sürekli şişen kamu istihdamına rağmen.

75 bin yeni eleman mı kamu üretimine daha yardımcı olur?

Yoksa aynı parayı şu anda görev yapmakta olan öğretmenlere, kilit konumdaki kamu görevlileri veya üniversitelerde araştırma yapmaya meyilli öğretim üyelerine vermek mi verimliliği daha fazla artırır?

Bir diğer soru:

Acaba 75 bin yeni eleman mı gerekli?

Yoksa bu parayla verimsiz kamu işletmelerine yeni makineler, yeni teknolojiler almak mı?

Hastaneleri yenilemek, buralara yeni araçlar almak mı?

VERGİ VE HARCAMALAR

Geçtiğimiz bir yıl bize bir noktayı gayet açıklıkla gösterdi. Hükümet, vatandaşın cebindeki parayı almaya meyilli.

Ama kamunun ekonomideki işlevini değiştirme, KİT'leri verimli kılma, düzeltilmeyecek KİT'leri tasfiye etme konusunda herhangi bir planı yok.

Para, vatandaştan toplanacak. Ve bir yerde, çarçur edilecek.

Seçim olsun veya olmasın...

Bir kez daha tekrarlayalım.

Vatandaşın daha çok vergi ödemesi isteniyorsa bunun tek yolu, kamunun ekonomide rolünün küçülmesinden geçer. Kamu kendisine çekidüzen vermeden, vergi reformu kalıcı olmaz. Uzağa gitmeye gerek yok. Latin Amerika'nın son on yıllık deneylerini inceleyin. Veya Rusya'ya bakın.

PARA POLİTİKASI

Piyasalara sözümüz var. Açık pozisyon olayına ‘‘önce’’ girmeyeceğiz.

Ama zayıf ve siyasetçilerin etkisi altında kalan Merkez Bankası yönetimleri ile enflasyonist bir ekonomide disiplin sağlanamıyor.

Elbette, güçlü Merkez Bankası yönetimi yapısal reformlar için yeterli değil.

Ancak ekonomisinde yapısal reformlar uygulanmış tüm ekonomilere bakın, dediğim dedik ve işini bilen Merkez Bankası yönetimleri göreceksiniz. (Son günlerde dünyanın çeşitli yerlerinde tanık olduğumuz gibi, bu yönetimler bazı ilkeleri sonuna kadar savunuyor. Tersi yapılınca basıp istifayı gidiyor.)

Siyasetçinin gündeminde bu olay ağza dahi alınmıyor.

Tekrarlayalım.

Bu politikalarla olmaz.

Detaylarına girmiyoruz.

SONUÇ

Yapısal reformlar gündemde değil.

Ama, uluslararası krizin neden olabileceği bazı gelişmeler yaşanırsa, bunun maliyeti yüksek olacak.













Yazarın Tüm Yazıları