Türkiye nihayet Frankfurt Kitap Fuarı’nda onur konuğu

Türkiye yıllardır, çeşitli bakanların Frankfurt’a gelerek fuar yönetimine başvurmasıyla, onur konuğu olması için büyük çaba harcadı.

Bu bakanların içinde anımsadıklarım; Fikri Sağlar, Timurçin Savaş, Ercan Karakaş, İsmail Cem ve İstemihan Talay.

Kimi zaman, hükümetin kısa zamanda hazırlıkları tamamlayamayacağını, gereken parayı bulamayacağını ileri sürerek ertelemeyi düşündüler, ısrardan kaçındılar.

Onur konuğu için istenilen tarih 2010’du.

Almanya’daki fuara yakın yetkili adlar, Türkiye’nin 2008’de onur konuğu olmasını büyük ölçüde Alman Dışişleri Bakanlığı’nın arzuladığını, bunun da Türk hükümetine bildirildiğini söylüyorlar.

Türk hükümetinin de bunun sonucunda onur konuğu olmayı kabul ettiği belirtiliyor.

ONUR KONUĞU NEDİR?

BİR ülke onur konuğu seçilince, fuar yönetimi ona bir bina tahsis ediyor.

Bu binayı o ülke istediği gibi döşüyor, burada ülkenin özelliklerine dikkat ediliyor, kendine ait kültürel, turistik bütün değerleri sergileniyor.

Onur konuğunun kültürel birikimi sadece fuar alanı içinde kalmıyor. Bir yıl boyunca Almanya’nın çeşitli kentlerinde etkinlikler sürüyor.

Onur konuğu nedir sorusunun tek cümlelik yanıtı: O ülkenin kendini bütün değerleriyle, bütün unsurlarıyla topyekûn tanıtması.

Onur konuğunun binasında, o ülkenin yazarları konuşuyor, müzikçileri konser veriyor, ikramlar yapılıyor.

Seçilen ülkenin yazarlarının Almanca dilinde yayımlanmış kitaplarını özellikle Frankfurt kitapçılarının vitrinlerinde görebilirsiniz.

Ülkeyi çeşitli yönlerden tanıtan kataloglar basılıyor.

Türk resmi, Türk edebiyatı, Türk sineması, Türk turizmi, Türk yemekleri, Türk modası, Türk sanatı, bütün dönemleriyle hem söyleşiler, hem de kitaplarla tanıtılıyor.

Değişik alanlarda yazılmış yabancı dilde yayımlanmış kitaplardan bir seçmeler mutlaka yer alıyor.

Yılın konuğu İtalya olduğunda, stantta Umberto Eco’nun Gülün Adı romanından bir bölüm canlandırılmıştı.

Yunanistan, gelen ziyaretçilere kahve ve küçük bir şişe zeytinyağı armağan etmişti.

Geçen yılın konuğu Güney Kore 12 milyon dolar harcamış. Genellikle mali portrenin 10-15 milyon dolar arasında değişeceği söyleniyor.

Şimdiden Kültür ve Turizm Bakanlığı bu konuda bir kurul oluşturma hazırlığında.

* * *

AB’ye giriş sürecinde çok önemli, iyi kullanılması gereken bir fırsat. Hele ardından 2010 yılında İstanbul’un kültür başkenti olacağı düşünülünce daha da önem kazanıyor.