Teoman Bon Jovi gibi olmuş

Teoman GQ Dergisi’nin mayıs kapağına seksi kızlarla rengarenk Hawaii pozları vererek acaba kafasındaki esas kahramanlarına mı dönüşmüş yoksa “asla onun gibi olmak istemem” dediği Bon Jovi’ye mi?

Haberin Devamı

Önce fotoğrafa sonra da Teoman’ın dergiye verdiği röportajda söylediklerine bakarak siz karar verin derim: “Bundan sonra ne yapacağım diye arkadaşlarıma sorar olmuştum. Çünkü yıllarca rock taraflarında yer aldım ama aslında kafamdaki kahramanlarım Leonard Cohen, Bülent Ortaçgil falan gibi isimlerdi. Olay karıştı biraz. Onların kariyerlerini beğeniyordum, ama benim kariyerim biraz daha teenager işi gibi mi kalacak diye korkuyordum. Yani bir tür Bon Jovi’ye dönmek istemiyordum!”

Okan, Şirin’i jakuziye atar ve...

Markafoni’nin son reklam filmini Twitter’da paylaşıp “Aynısını ben de yaşadım” diye yazınca Şirin Ediger Bayülgen, yine dikkatleri üzerine çekti.
Nedeni de reklam filminin içeriği tabii. Kısaca bahsedeyim:

Yatakta gayet hararetli sevişen bir kadınla erkek görüyoruz.
Çiftimiz moda çekiminden fırlamış gibi; kıyafetler, saçlar, makyaj pek şahane...
İnsan o halde sevişmek istemez yani, şöyle poz poz takılmak ister bir köşede. Neyse... Erkek tarafı sevişmeye kendini kaptırıp kadının üzerindeki elbiseyi yırtıyor.
Sonrasında kadının delirmesini izliyoruz. Güzelim stil elbisesini yırttığı için adamı bir güzel pataklıyor, filan.
Reklamı izledikten sonra hatırladım.
Geçtiğimiz günlerde bir davette Markafoni’ye bir reklam filmi çektiklerinden bahsetmişti Şirin Bayülgen.
Bilmeyenler için araya sıkıştıralım; kendisinin Fakülte İstanbul adında bir ajansı var.
Hemen Şirin’e telefon açıp sordum.
“Gerçekten reklamdaki gibi bir şey yaşadın mı? Yoksa ajansının çektiği reklam filmini desteklemek için mi o şekilde tweet attın?” diye...
“Yaşadım” dedi Şirin, “Ama tam reklamdaki gibi değil”.
“Nasıl yani?” deyince anlatmaya başladı: Okan Bayülgen’le ilk tanıştığı dönemler... Okan’ın evinde değil, Sofa Oteli’nin süitinde yaşadığı dönem yani. O süitlerin Nişantaşı’na açılan nefis balkonunda da jakuzi var.
İşte Okan, Şirin’i kucaklayıp bu jakuzinin içine atıyor.
Romantizm, sevişme ve muziplik üçgeni adına... Gel gör ki Şirin jakuzide ıslanma olayına fena halde bozuluyor.
Hayır saçları ıslandığı için değil, Louboutin ayakkabıları sırılsıklam olduğu için!
NOT: Şirin bu olayı anlattı, sonra da eklememi istedi: “Her reklamı kendi hayatımdan esinlenerek çekmiyorum ama. Bu sadece küçük bir örnekti.”

Haberin Devamı

Popüler Atlas

Haberin Devamı

- GÜLBEN’İN ‘VIDI VIDI’SI... Şarkı da dinamik, klip de öyle. Gülben Ergen üzerine yapışan o ağır aksak solgun havadan “Vıdı Vıdı” sayesinde kurtulmuş, saçları uçuşmuş. Gayet iyi olmuş.
- SERTAB’IN ALATURKASI... TTNet Müzik’in “indirilenler” listesine şöyle bir bakınca, Sertab Erener’in alaturka albüm projesi yayınlayarak ne kadar doğru bir şey yaptığını görmek mümkün.
Çünkü ilk 20 şarkının yer aldığı listedeki 14 şarkı Erener’in son albümünden...
- FLO RIDA’NIN DUBAI’Sİ... Dubai artık yeni Miami filan mı? Flo Rida’nın meşhur hiti “Wild Ones”a bakarsanız öyle... Kahramanlarımız paraşütle atlıyor Dubai’nin Palmiye Adası’nın üstüne. Sonra da Dubai sokaklarında, kulüplerinde zıp zıp eğleniyorlar. İstanbul ne zaman baştan sona bir klibin mekanı olacak acaba?
- LANA DEL REY’İN CENNETİ... Epeydir hastasıyım. O acayip çocuksu/kadınsı sesini dinlemeden güne başlamam imkansız. “Dark Paradise” şarkısı favorim. Sonra da albümündeki diğer tüm şarkılar... Hipnotize ediyor Lana. David Lynch filmlerinin melankolik havası gibi müziği. Kayıtsız kalamıyorum.

Yazarın Tüm Yazıları