Teke Tek

Fatih ALTAYLI

Roma Hukuku

Terör artık Avrupa'nın en güzel kentlerinden birini pençesine alıyor. Avrupa'nın dört bir yanından gelen PKK yandaşları Roma'yı yeni eylem alanları haline getiriyorlar. Ve bu güzel kenti kendi ruhları gibi karartmaya çalışıyorlar.

PKK'lılar önceki gün kudurmuş hayvanlar gibi gazetecilere saldırdılar. Bu beklenmedik bir durum değildi bizim için. Ancak polisin tavrı beklenmedikti.

İlk saldırıya Hürriyet ekibi uğradı. Ardından da bizim başımıza gelenleri duyup gelen diğer meslektaşlarımız... Ağızlar, burunlar kırıldı. Kalbindeki by-pass'a rağmen görev aşkıyla buraya koşan Faruk Zabcı'nın suratı dağıldı.

Bütün bunlar İtalyan polisinin gözü önünde oluyordu. Ve İtalyan polisi seyrediyordu. Düştüğü yerde tekmelerle linç edilmeye çalışılan bir muhabiri İtalyan polisi seyretmekle yetinirken, arkadaşımızın hayatını kurtarmak, PKK yanlısı sözde gazeteci, homoseksüel Dino Firusulo'ya düştü.

Roma'da bebek katillerinin, sözde özgürlük mücadelesi adı altında uyuşturucu ticareti yapanların gösteri yapma hakkı vardı ama gazetecilerin bırakın görev yapmayı, yaşama hakkı yoktu.

Pek çoğumuzun bugün hâlâ hayatta olmasının tek nedeni PKK'lılardan daha hızlı koşması oldu.

Roma Hukuku dedikleri bu olsa gerek. Terör hukuku... Terörist hakkı...

Hukukla var olan bu ülke, kendi hukuk anlayışını teröre destek vermek olarak değiştiriyorsa, bundan biz değil o zarar görecektir.

Roma, PKK'ya açtığı kucakla artık Avrupa'nın terör başkenti olmaya adaydır. Önceki gün bizi vuran terör, yarın İtalya'yı vuracaktır.

İtalyan Dışişleri'nde panik

İTALYAN Dışişleri tarihinin en zor günlerini yaşıyor. Apo, tamamı pis bir değnek olarak ellerinde... Dışişleri'nde tek bir soru var: ‘‘Ne yapacağız?’’

Türkiye bastırıyor ‘‘Verin’’ diye...

Amerika bastırıyor ‘‘Verin’’ diye...

İtalya çaresiz. İtalyan Dışişleri bu zor dönemeçten yalanlarla çıkmaya çalışıyor. Bakan Dini, Apo'nun hapishanede olduğuna dair yemin ediyor. La Stampa Gazetesi ise Apo'nun hastanede olduğunu yazıyor. İki günlük hafta sonu tatili İtalyanlar'ın imdadına yetişiyor.

İtalya çok ihtiyaç duyduğu zamanı kazanıyor. Gerçek diplomasi, gerçek mücadele bugün başlıyor.

ROMA'da bize yapılanlardan sonra hemen harekete geçtik. Önce Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütü'nü, ardından da Avrupa Gazeteciler Birliği'ni harekete geçirdik.

Bugün de ilgili bakanlıkların önünde ve BAB toplantısında Türk gazetecileri olarak eylem yapacağız.

Ancak Türkiye'de de boş durmamak lazım.

Gazeteciler Cemiyeti'nin İtalyan Konsolosluğu'na siyah çelenk bırakması şart.

Bu arada sizlerin de İtalyan Büyeükelçiliği ve konsoloslukları önünde kendinizi göstermenizi istiyoruz. Türkiye'nin bu önemli davasında kendimizi göstermeliyiz.

Bugün İtalya ile önemli bir dönemece giriyoruz. Ya dost kalacağız, ya da İtalya'yı defterimizden sileceğiz. İtalyanlar'ın düşünmek için 40 günleri var.

Bu 40 günün sonunda İtalya'nın yapacağı bir tercih kalmalı. Ya PKK ve terör, ya Türkiye.

Ya bebek katilleri, ya Türkiye...

Bunun başka bir yolu olmadığını göstermeliyiz.

İkisinin birden idare edilemeyeceğini anlatmalıyız.

Bunu en iyi anlatacak olan bizleriz, siyasiler değil...

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?

Dosta dostça, düşmana düşmanca davrandığımız zaman.