Tecavüzün şakası olur mu be adam

HAYATTA aldığım acı derslerden biri şudur:‘‘Kadınlara tecavüzle ilgili şaka yapmayacaksınız.’’

* * *

Bundan 7-8 yıl kadar önceydi.

Türkiye'de çok iyi tanınan ve saygı duyduğum, burada adını versem hepinizin tanıyacağı bir hanımefendi ile sohbet ediyorduk.

Keyifli bir geceydi.

O günlerde Hürriyet Gazetesi'nde bir haber çıkmıştı.

Yabancı bir bayan, İstanbul'da tecavüze uğramıştı.

Kadın yaşlıydı.

Benim muzipliğim tuttu.

‘‘O yaşlı bayanın da herhalde bundan pek şikáyeti olmamıştır’’ dedim.

* * *

Erkeklerin tamamı, kadınların ise bir bölümü güldüler.

Ama ‘‘.... Hanım’’ birden hiddetlendi.

Önce hafiften, ‘‘Teessüf ederim. Bunun şakası olur mu’’ diyerek başladı.

Sonra sertleşti.

Konuştukça, sanki kendi kendini tahrik ediyordu.

Her gelen cümle bir öncekinden ağırdı.

Ses tonu da, bu hiddetiyle mütenasip bir volümde yükseliyordu.

‘‘Ben ...Hanım, ben sadece şaka yapmıştım’’ deme cüretini gösterdim.

Sessiz kalıp, suçumu kabul etseymişim, çok daha iyi olacakmış.

Çünkü ben o cümle ağzımdan çıktığı an, ‘‘...Hanım'ın’’ hiddeti tam anlamıyla bir kreşendoya dönüştü.

Artık bana hakaret ediyordu.

‘‘Senin bir yakınının başına gelse ne yapardın’’ demeye getiriyordu.

* * *

O gece hayatımda yemediğim hakareti yedim. Çok sevdiğim, saydığım bir insan olduğu için sesimi de çıkaramadım.

Tabii bir de yediğim haltın farkına vardığım için savunmadan gönüllü olarak vazgeçtim.

Bu arada durum tam bir komediye dönüşmüştü. O bağırırken, rahmetli Yavuz Gökmen durumu kurtarmak için, o ağır güney aksanlı Fransızcası ile Yves Mondand'vari şarkılar söyleyip, ortalığı yatıştırmaya çalışıyordu.

Ama ‘‘... Hanım'ın’’ hiddeti bu defa Yavuz'un üzerine dönüyordu.

On dakikanın sonunda herkes bitap düşmüştü.

Çünkü araya girmek isteyen herkes en az benim kadar dayak yemişti.

Artık bana yapacak tek şey kalmıştı.

Suç mahallinden kaçmak.

Ben de öyle yaptım...

O gece kadın mantalitesinin erkeğinkinden ne kadar farklı olduğunu anlamıştım.

Erkeklerin çok daha rahat olabilecekleri bir konuda, kadınlar haddinden fazla hiddetlenebiliyorlardı.

Ama erkeklerin de başka tuhaflıkları vardır.

Geçen gün Dr. Alon Gratch'ın Doğan Kitap'tan çıkan ‘‘Erkekler Dile Gelse’’ adlı kitabını okuyordum.

Nedense hep kadın psikolojisi üzerine kitap yazılır da, erkeklerin çalkantılı ruhları kimsenin umurunda olmaz.

* * *

O kitapta, erkek ruhuna ait çok ilginç bir gözleme rastladım.

Cinsel açıdan ‘‘sapkınlık’’ sayılabilecek eğilimler, kadına göre erkeklerde çok daha fazla görülüyormuş.

Hakikatten, eşcinsel erkek sayısı herhalde lezbiyen kadından çok daha fazladır. Ya da onların sesi daha çok çıkıyor.

Buna karşılık erkekler, sapkınlıklara karşı kadınlardan çok ama çok daha az hoşgörülü olabiliyorlarmış.

Kamuoyu anketleri çok ilginç bir erkek gerçeğini daha ortaya koymuş.

ABD Başkanı Clinton'ın davranışı kadınları incitici olduğu halde, kadınlar ona karşı erkeklerden daha hoşgörülü davranıyorlarmış.

Dr. Grantc, işte bütün bunlardan çıkarak şu sonuca ulaşıyor:

‘‘Politik olarak da kadınlar daha liberal ve hoşgörücü davaları desteklerken, erkekler daha meşru ve tutucu ideolojileri destekliyorlar.’’

Ama bunun tek istisnası herhalde tecavüz şakaları...

En azından benim yaşadığım o meşum gece, bana bunu söylüyor.

Ama geriye, cevabını ancak psikologların verebileceği bir soru kalıyor.

Kadınlar şakasına bile katlanamazken, erkekler nasıl oluyor da tecavüz gibi kriminal bir vakayı muziplik konusu haline getirebiliyor?

Erkekleri dile getiren Dr. Gratch ilginç bir şey söylüyor:

‘‘Kendi patolojimizi reddettikçe, başkalarını patolojik olarak görme ihtiyacımız artar. Kendini kabul edip sevmek başkalarını kabul edip sevmenin önkoşuludur. Siz kirli çamaşırlarınızdan fazlasıyla utanıyorsanız, eşinizin utancını bir tarafa bırakmasını bekleyemezsiniz.’’

* * *

Ben o meşum gece, ‘‘...Hanım'a’’ cevap verememiş, kendimi anlatamamıştım.

Ama şimdi geriye baktığım zaman, şunu söyleyebiliyorum.

Ölümün bile şakası yapıldığına göre, tecavüz nüktedanlığı neden olmasın.

O yüzden ben, kötü bir olayı komikleştirmenin, hálá en etkili mücadele silahı olduğuna inanıyorum.
Yazarın Tüm Yazıları