Tamiri imkansız saat yoktur

Edebiyat meraklısı bir genç olarak 1990’larda yazılan ilk kitapların çoğunu okudum. En çok çarpıldıklarımdan biri Şule Gürbüz’ün Kambur’uydu.

Haberin Devamı

Romanla uzun hikaye arasında, novella diyelim, nefes kesici bir kitaptı. Boyutu, kapağı ve tasarımı da insanın aklından çıkmıyordu. Kambur’dan sonra bir de şiir kitabı yazdı Gürbüz, adı bile pek çok şiirden güzeldi: Kar Yağınca Ağrıyor.
Bu karın ardından, neredeyse izini kaybettirdi. Sonra gazetelerde görmeye başladık kendisini. Saat tamircisi olmuş. İstanbul Üniversitesi’nde sanat tarihi, Cambridge’de felsefe okumuş. 1997’de Milli Saraylar’da çalışmaya başlayınca saatlerin bozuk olduğunu görüp, saat tamircisi olmaya karar vermiş.
Türkiye’nin son mekanik saat ustalarından ‘Tamiri imkansız saat yoktur’ sözünün sahibi Recep Gürgen’in yanında çıraklığa başlamış. Saray saatlerini tamir etmeyi o kadar çok istemiş ki, Gürgen’i ikna etmek için epeyce dil dökmüş. Ustası yanında yokken hiçbir saate eline sürememiş.

BİR SARAY SAATÇİSİ

Saray saatçisi Şule Gürbüz’ün günde sekiz saat çalışarak sekiz ayda tamir ettiği saatler var. Gürgen’den sonra saray saatlerini tamir edebilen son isim, kendini ‘kalfa’ olarak nitelendiriyor. Gürbüz’le en son Milliyet’ten Yasemin Bay konuşmuş. Artık bir gizeme dönüşen edebiyatçılığı bu röportajda da es geçilmiş. Yine de bu macerayı noktalamasının ipuçlarını veriyor: “Kendi kendimle olmayı, müstakil bir hayatımın olmasını isterim. Atölyede tek başıma kalsam, istediğim hayatı inşa edebilir miyim diye düşündüm. Bir saat ustası olmayı, elimin ürettiğiyle yaşamayı kendi adıma şık ve güzel buldum. Zanaat, sanat eseri oluşturmak gibi kendi kimliğinizin, isminizin ön planda olduğu bir şey değil. Yaptığınızı bir anlamda kendinizi örterek yapıyorsunuz. Bir eseri tamir ettiğimizde ona elimizin bile değdiğini belli etmemek bizim başarımız oluyor. Sabır ve dinginlik istiyor saatçilik. Ne kadar yüksek düşünceleriniz olsa da size sadece bir saatçi, tamirci gözüyle bakılmasına tahammül etmenizi gerekli kılıyor.”
Gürbüz ve Gürgen’in tamir ettiği 74 mekanik saat artık ‘Dolmabahçe Sarayı Saat Müzesi’nde. Birinci bölümde Fransız saatleri, ikincide 18. yy İngiliz saatleri, üçüncüdeyse Osmanlı özellikle Mevlevi ustaların yaptığı saatler var. (212) 236 90 00

HAFTASONU MESAİSİ

1. İstanbullu synth-pop grubu Soaked bu akşam 22.00’de, Taksim Sıraselviler’deki Roxy’de bir konser verecek. Grubun, bu performansındaki bazı parçalarına darbukasıyla İsmail Altunbaş eşlik edecek. www.soakedart.com.

Haberin Devamı

2. Brezilya’nın ünlü müzisyen ve aktörü Seu Jorge grubu Almaz ile beraber Garanti Caz Yeşili kapsamında iki gece üst üste, 5 ve 6 Kasım’da Babylon’da olacak. City of God filminde kötü adam Mane’yi, Life Aquatic with Steve Zissou’da ise Pele’yi canlandıran Jorge; aynı filmin müziklerine de imza attı. www.biletix.com

Haberin Devamı

3. İstanbul Oyuncak Müzesi’nde 6 Kasım Cumartesi 11.00-13.00 saatleri arasında “Mandala ile Meditasyon” atölyesinde çocuklar daire ve kare şeklindeki mandalaları boyuyor. ‘Her şeyin mistik merkezi’ni sembolize eden mandalaları boyarken dikkatlerini tek bir noktada toplamayı öğreniyor. (212) 272 93 13

4. Uluslararası Pera Festivali, 7 Kasım 20.00’de İstanbul Harbiye Muhsin Ertuğrul Tiyatrosu’nda, ‘En Chordais’ konseriyle başlıyor. Grup; İstanbul ve Grek müziklerinin ortak tınılarını içeren ‘Pre-Rembetiko’ döneminden örnekler sunuyor. Festivalin bu yılki programı, farklı disiplinlerden 33 etkinlik içeriyor ve 30 Kasım’a dek sürüyor. Bilet fiyatları 15-25 lira. www.biletix.com

VE SAİR GÜNLER

1. Hollanda Kraliyeti İstanbul Başkonsolosluğu ve GHETTO, 11 Kasım Perşembe günü düşünce ve ifade özgürlüğü için ortak bir gece düzenliyor. 20.30’da başlayan ‘Tabunu da al gel!’ panelini Okan Bayülgen’in üstleniyor. Aynı zamanda panelde konuşmacı olarak yer alan Kaan Sezyum DJ’lik yaparken, gece Baba Zula konseriyle sona erecek. Bilet fiyatı 21.00’e kadar 10, 21.00’den sonra 20 lira. www.biletix.com
2.Dedeman İstanbul’un terasındaki Roof Bar yenilendi. Modern ve minimal çizgisini eklektik detaylarla renklendiren mekan, konuklarını her akşam, Güler’in Türkçe ve yabancı şarkıları eşliğinde, Tapas mönüsüyle ağırlayacak. Mekan; bar, restoran alanı ve seyir terasıyla üç bölümden oluşuyor. Pazar hariç her gün 18.00-02.00 arası açık. (212) 337 45 00
3. Notos Felsefe Atölyesi, 3. Dönem çalışmalarına 25 Kasım’da başlıyor. 27 Ocak’a kadar sürecek on haftalık programda dersler, İoanna Kuçuradi, Doğan Özlem, Betül Çotuksöken, Hülya Durudoğan, Kaan Özkan ve Mehmet Barış Albayrak gibi isimler ders verecek. (212) 243 49 07
4. ‘Among Other Things’ İstanbul merkezli bir sanatçı inisiyatifi. Bolu Misafir Sanatçı Programı çerçevesinde düzenledikleri sergi 12 Kasım’a kadar görülebilir. Yer: Kuzguncuk’taki Architecte Simotas Binası. www.amongotherthings.com

Yazarın Tüm Yazıları