“Survivor” işkencesi

“Sineklerin Tanrısı” ya da “Lost” neyimize yetmedi? Şu ıssız adaya beni atsalar, hayatta kalma mücadelem Nihat Doğan’ından Asena’sına tüm o ekipten kurtulmaya çalışmak olurdu. “Yataş” yatakta yatmak değil...

Haberin Devamı

Gözetleme ve gözetlenme çağına girene kadar, bir ada ve bir grup insan dendiğinde akla “Sineklerin Tanrısı” gelirdi. Nobelli Yngiliz yazar William Golding’in 1954’te basılan romanı...
Adam yarım yüzyıldan uzun süre önce olayı çözmüş. Issız bir adaya bir grup insanı attığınızda -bunlar çocuk dahi olsa- nasıl kan çıkacağını tasavvur etmiş.
“Sineklerin Tanrısı”nda ıssız bir adaya düşen çocuklar, hayatta kalabilmek için bir araya gelir, iş bölümü yapar.
Önce her şey güllük gülistanlık. Sonra malumunuz, malzememiz insan olunca, işin içine hırs girer, iktidar kavgası girer.
Gruplaşma olur, çatlaklar verilir. Yş ölmeye ve öldürmeye kadar gider. Özünde yine bir “Siyah Kuğu” hikayesi. Yani insanın kötücül yanının açığa çıkmasının öyküsü...
Ynsanlık tarihinin kısa bir özeti diyebiliriz.
Aynı hikayeye, televizyonun en fazla izlenen dizilerinden “Lost”ta da şahit olduk uzunca bir süre. “Lost”un ilham kaynaklarından biri “Sineklerin Tanrısı”ydı nitekim.
Şimdi...
“Sineklerin Tanrısı”nı okumuşuz, “Lost”u izlemişiz. Araya bir dolu ada temalı başka film, kitap vs. girmiş. Bence yeterdi.
Çünkü onların arkasından bu “Survivor” epey kabak tadı veriyor.
Birdenbire kumsalın ortasına bir kilometre yükseklikten seçilebilecek “Yataş” yazılı bir yatak gelebiliyor mesela. Yatak gelsin -biliyoruz formatınız bu- gelsin de ilan gibi gelmese olmuyor mu?
Yki dakika araya promosyondu, ilandı, reklamdı, sponsordu, sıkıştırmasanız olmuyor mu?
Markalı yatak olmasa, alttan bant reklam geçiyor... O olmadı, yandan dizi reklamı giriyor...
Bunlar yetmiyor, Acun yeni sitesi acunn.com’un reklamını yapıyor.
Gerisi de fiskos, vıdı vıdı ve fitne fesatla geçiyor. Tabansız liderler iktidarını ilan ediyor. Hükmetmeye çalıştıkları ise haklı olarak “Kendi bahçesinde dal olamayanın biri gelmiş bahçeme ağaçlık taslıyor” diye düşünüyor.
Onlara da sormak lazım, siz hangi akla hizmet Nihat Doğan’la ıssız adaya düşmek istediniz?

Haberin Devamı

AL BİRİNİ VUR ÖTEKİNE

Aslına bakarsanız, ünlüler adasının diğer mensuplarının, farklı şekillerde de olsa Nihat Doğan’dan aşağı kalır yanları yok.
Garibim Pascal Nouma fiskosçu kızlara uyarak yatakta uzanıp Zeynep Tunuslu dedikodusu yapıyor.
Kendisinden birinci çoğul şahısla “biz” diye bahseden Asena muzdan bile konuşurken meseleyi hayat mücadelesine, kendi ayakları üzerinde nasıl başarıyla durduğuna bağlıyor.
Özge Ulusoy’un bir şey yapmasına gerek yok, sevgilisi onun adına ortalığı tarumar ediyor. Zeynep Tunuslu kavgada azıcık zeka gösteremeyip “Dansöz sen de” seviyesinde aşağılamalarda bulunuyor.
Adaya giderken kalıcı manikür yaptıran Ebru Destan “helal ü hoş olsun” (tabii yanlış kullanarak ve “helali” diyerek) gibi o ortamda abes kaçan ifadeler kullanıyor.
Kendinden bahsetmenin en antipatik hali olan üçüncü tekil şahsı kullanan Nihat Doğan’a sorsanız, kendisi adanın varlık nedeni, adanın yargıcı, adanın babası. “Madem öyle, Nihat’ın kazanmakta payı olan yatakta yatmayın, barakada kalmayın, pizzayı yemeyin, kolayı içmeyin mesela” diyor.
“Adanın her şeyi Nihat” önce filozof. Kaç yaşında bilmem ama kafaca fersah fersah hepimizden önde. Ermiş. Akil adam.
“Ne güzel söylemiş Mevlana” diye giriyor lafa, “Suskunluğum asaletimdendir. Lakin her söze bir cevabım var. Ammaaaa... Lafa bakarım laf mı diye, adama bakarım adam mı diye...” şeklinde devam ediyor.
Görmesek inanacağız.
Bunlar bir yana, Acun bence yarışmacılara tez vakitte “kadın” demeyi öğretsin. “Bayan” aşağı, “bayan” yukarı...
Midem bulanıyor.
Görünen o ki “Biri Bizi Gözetliyor” günlerinden bu yana pek yol almadık.
Yster 10 kişiyi bir eve tıksınlar, ister ıssız adaya düşürsünler, ister denize fırlatsınlar, fark etmiyor.
Yarışma falan bahane, senaryo hiç değişmiyor.
Üçüncü günde kavgaya tutuşuyor, birbirlerini yiyorlar, millet de kös kös oturup izliyor.
Vakit kaybı.
(Not: Bu program bu yazıyı yazmak için zorla izlenmiştir.)

Yazarın Tüm Yazıları