Son umut da tükendi

Yurt içindeki desteğini kaybeden Haluk Ulusoy yönetimi son çare olarak FIFA’dan medet umar hale gelmişti. Hatta görevden ayrılmamak için ülkemizi de şikayet ettikleri iddia edilmiş ve buna doyurucu bir cevap federasyon tarafından verilememişti.

Sonraki süreçte federasyon ve yakın çevresinden sürekli kamuoyuna verilen mesaj "FIFA el koyacak" şeklindeydi. Hatta 31 Ocak’ta TFF’ye gönderilen yazı manipüle edilerek medyaya sızdırıldı. Dörtlü toplantı ile ilgili haberlere ilişkin olarak Başbakan Yardımcısı Sayın Mehmet Ali Şahin, "Böyle bir davet olursa çok memnun olurum, mevcut durumu yüz yüze anlatma fırsatımız olur" açıklamasında bulunmuştu. Ve Sayın Şahin’in isteği gerçekleşti. FIFA, dörtlü toplantı için 14 Mart’ta Sayın Şahin’e bir davet mektubu gönderdi. Ama mektubun içeriği Sayın Ulusoy ve yönetiminin beklediği ve istediği gibi değil. Son derece diplomatik bir dille yazılan davet mektubunda, görüşme gündemiyle ilgili önerilen dört madde şöyle:

1) Türk futbolunun içinde bulunduğu durumun bir analizi (Görüldüğü üzere ne federasyon siyaset ilişkisi ne de seçim süreci ile ilgili bir tesbit ve sıkıntı söz konusu değil)

2) Ülkenizde futbolla ilgili tüm paydaşların işbirliğini geliştirecek muhtemel çözümlerin görüşülmesi.

3) Gerekli olması durumunda atılacak bir sonraki adımların saptanması.

4) Kulüplerden daha önce federasyona gönderilen 106 imza götürülecek.

Mektubun bundan sonraki bölümü aynen şöyle: "Bu teklifimizi uygun bularak hükümet yetkililerini temsil eden delagasyona başkanlık etmeniz halinde sizi FIFA House’ta kabul etmekten büyük onur duyulacak. Programınızın şahsen katılmanıza imkan vermemesi durumunda, bu göreve bir temsilci tayin etmeniz ise memnuniyetle kabul edilecektir. Uluslararası çalışma takvimimiz göz önünde bulundurularak FIFA bu toplantıya nisan ayının ilk iki haftasını önermektedir."

Sepp Blatter imzalı bu davet mektubunda açıkça görüleceği gibi federasyon tarafından sızdırılan bilgiler gerçek dışıdır. FIFA, spordan sorumlu bakana bir gündem önermekte, sayın bakanın kabul etmesi halinde onur duyulacağı belirtilmekte, toplantı tarihi sayın bakana bırakılmaktadır.

Benim merak ettiğim ve daha önce de yazdığım gibi, bu toplantıda bakanlık tarafından sunulacak dosyada yer alan iddialar karşısında Sayın Ulusoy ya da temsilcisi ne cevap verecek? Teftiş Kurulu raporuna yansıyan ve savcılık tarafından dava konusu edilen bu iddialar karşısında FIFA ve UEFA temsilcilerinin de önünde ne cevaplar verilecek?

Seçim kaçınılmaz

Bu benim işim değil. Ama bir Türk olarak üzülmüyor değilim. Ancak şu kesin ki, deniz bitti ve seçim kaçınılmaz. Aynı zamanda da şart. Türkiye liglerinde bu güvensizlik ortamında, üçlü bir şampiyonluk yarışı ve en az yedi sekiz takımlık küme düşmeme mücadelesi sürdürülemez.