Seven bir kadın için 4 yıl belirsiz bekleyiş demektir

Cumartesi günkü “4 yılın ardından” rumuzlu, terk edilen bir genç adamın, okurlarımdan yardım istemesi üzerine, pek çok yorum geldi.

Haberin Devamı

Bunlardan ancak üçünü, birbirine benzeyen diğerlerinden ayırarak yayınlayabiliyorum.

“Facebook’tan evlendiğini öğrendim” başlıklı mektup ilgimi çekti. Erkekler sevdikleri kadınlarla ilişkilerini evliliği düşünmeden, uzun zamana yayarak götürmekte sakınca görmüyorlar, genellikle.
Burada erkek, ilişkiye 4 yıl gibi bir süre ciddi emek vermiş olsa da bu seven bir kadın için sonu belirsiz bir bekleyiş demektir. Kadın nihayetinde açık, resmi, meşru bir ilişki; evinin içinde, kaçıp göçmeden gerçek, kalıcı bir ilişki ister. Kadın üstelik hamile kalmış, dört yıllık bir geçmiş var, erkeğin kadına yakın olma çabaları var. Ama bunca sevgiye, bebek beklentisine rağmen neden bu beyefendi dört yıl boyunca evlenmeyi düşünmemiş. İlişki uzadıkça, sonu görünmez oldukça mutlaka tadı kaçar. Kadının sevgisi azalır, yorulur.
İlişkilerde de demir tavındayken dövülmelidir. Yıllarca beraber yaşamak, yıllarca flört etmek, nişanlı beklemek, gizli kapaklı görüşmek insanı tüketir. Tadı tuzu kalmaz...
Kusura bakmasın bu hikâyede erkek bu ağır sona razı olmak zorunda. Kadın bilgi vermeli, önceden ayrılmak istediğini söylemeliydi. Kaçmak elbette çirkin bir davranış. Bu bile başlı başına yıkılmaya yeter. Belki zor olacak bir ayrılık konuşmasından kaçarak çok acımasız ve kolaycı davranmış görünüyor. Olan olmuş. Geri dönüşü de yoktur.
Erkeğin artık geleceğine bakması gerekmektedir. Çok acı çekecektir, ama sonunda bir nekahet döneminin ardından yol almaya devam edecektir. Ve bir daha sevdiği kadını yıllarca bekletmemeyi de öğrenecektir.
Çünkü bekleyerek geçen yıllar kadınların hayatından telafisi mümkün olmayan şeyler götürmektedir. Ve kadınlar da lütfen yıllarca beklemesinler bir erkeği... Çevremizde bu tür durumlar yaşayanları uyarmakta da fayda var.

Rumuz: G.S.

Haberin Devamı

O ikizlere ne oldu, diye merak ediyorum
Dört yılın ardından evlenen hanım; onu unutamayan beyefendi şimdi okurlarınızdan yardım istiyor...
Bence beyefendinin artık hiçbir beklentisi olmamalı. Çünkü sonuçta kadın evlenmiş, bir aile kurmuş, belki çocukları da var... Mektubu yazan beyin herhangi bir yanlış yapması geri dönüşü imkânsız bir duruma sokabilir ve çok daha fazla pişman olabilir.
Benim anlayamadığım o hanım için yaşadığı şehri değiştirecek kadar çok seviyordu da, kadın kendisinden hamile kalıyor da neden hâlâ evlenmiyorlar? Ya evlenmeleri imkansızdı ya da zaman onları kalben de uzaklaştırmış olabilir...
Bu bana çok da yanlış gelmiyor. Zaman içinde sevdiğinizden soğuyabilirsiniz. Ona karşı duygularınız değişebilir. Ayrıca o ikizlere ne oldu, diye merak etmedim desem yalan olur.
Rumuz: Buket

Haberin Devamı

Bir de kadını dinleseydik keşke

Güzin Abla’ya yazan bey, gerçekten ilişkinizde her şeyin mükemmel olduğuna emin misiniz? Mükemmel olsaydı, o hanım niye çekip gitsin? Şimdi intikam almayı düşünebiliyorsanız, kusura bakmayın ama suç sizdedir ve de sevgi kalmamıştır, hiçbir şey de mükemmel değilmiş.
Ben de yaşadıklarımdan pay biçerek bunları yazıyorum. Erkekler kadın güzelse, kusursuzsa, kendileri ise kadın kadar mükemmel değilse, acısını kadından çıkartır. Hiçbir kadın sebepsiz yere çekip gitmez.
O hanım, ikiz bebeklere hamile kalmış, o zaman neden evlenmediniz? Neden ailesinden kaçıyordunuz? Bunları bir de kadının ağzından dinleseydik keşke... Ne yaşadıklarını bilmiyoruz, o yüzden tarafsız olmak gerekir, diye düşünüyorum, tek taraflı olmaz. Siz erkekler sevginizi alet ederek kadınlara çektirmediğiniz kalmıyor.
Rumuz: Ceyda

Yazarın Tüm Yazıları