O doktordan mektup var

NE güzel yazmışsın doktor kardeşim... Dörtyol’dan... En keskin virajların kesiştiği Dörtyol’dan...

Haberin Devamı

Hem senin içinden, hem olayın içinden bütün çıplaklığıyla yazmışsın...

Mektubunu okurken yaşadığın o anı düşünüyorum. Kanlar içinde bir an... Çığlık çığlığa bir acil servis...

“Kurtarın” diye bağıran genç yaralı polis...

“Kan verin” diye bağıran hemşire...

“Sıfır RH kan” diye duyduğunda sağ kolunu sıyırdığın an... Kan kaybından şoka girmiş olan o polise kan verişin...

Bir filmin en acı sahnesi gibi yerleşiyor hafızama...

25 yıldır Türkiye’nin her yerinde yaşanan ama bizlerin bir türlü göremediği bu acı sahneyi nasıl da bütün canlılığıyla anlatmışsın...

Dörtyol’daki katliamın ortasından gönderdiğin bu mesajı bütün Türkiye için yayınlıyorum...

Ben yazımda “Bu memleketi seviyorum” demiştim...

Sen de yazmışsın;

“Fatih Bey; ben de sizin sevdiğiniz her şeyi seviyorum.

Haberin Devamı

17 yıllık hekimim ve 15 yıldır Dörtyol’dayım. Şehit olan polise 0 RH - kanı ilk ben verdim. Helali hoş olsun. Maalesef diğer şehitlerin de ölü muayenelerini yapmak bana düştü. Dörtyol’da toplanan kalabalığın içinden de pek çok tanıdığım vardı...

Mağazaları zarar görenleri de tanıyorum ve hatta BDP heyetini karşılamak için toplanan ve sonra 100. Yıl İlkokulu’nu taşlayan Kürt kökenli kalabalıktan, (Yukarı mahallede Türk olduğu için dükkânı, evi zarar gören vatandaşlar da var) tanıdıklarım var. Bir dönem çocuklarıma bakıcılık yapan kızımızı da elinde sarı kırmızı yeşil bayrakla internette gördüm. (Çocuklarıma Kürtçe de öğretiyordu.) Değerli vaktinizi almak istemiyorum ama o gün burada provokasyon yoktu. Herkes artık kişisel silahlanmaya başladı. Gelmedikleri iyi oldu (BDP ve MHP heyetleri)... Çünkü kan dökmeyi bekleyen insanlar vardı. İçişleri Bakanı veya Hataylı Bakan Sadullah Ergin bile gelemedi. Cenaze töreni bile Adana’ya taşındı. Yani burada her şey uzaktan aktarıldığı gibi değildi. Bundan sonra herkesin daha dikkatli olmasını ben de diliyorum. Ancak keşke sadece muhabirlerden değil de bölgede yaşayan kişilerden de bilgi alıp bir kanaat geliştirseniz daha iyi olur. Sizi her zaman olduğu gibi izlemeye devam edeceğim. Saygı ve sevgilerimle...”

Haberin Devamı

Doktorumuzun mektubu işte bu... Tarihimizin en derin sosyal yarası için bundan güzel bir teşhis konulabilir mi?

Nefretin beslediği o habis urun Dörtyol’daki röntgeni bundan güzel çekilebilir mi?

Bir şehit polisimize kan veren, diğerlerinin öldüğünü belgeleyen doktorumuz hastalığın tam ortasından bir teşhis gönderiyor...

Kendimizi üç boyutlu görebileceğimiz “içbükey” bir ayna var bu mektupta...

Ben o aynaya bakınca içimden sıradağlar gibi bir ses yükseliyor. Diyor ki:

“Türkiye öylesine ağır ve derin bir kamplaşmanın içine çekiliyor ki, artık provokasyona bile gerek yok... Çünkü ateş zaten barutun içinde saklanıyor...”
Sağ ol sevgili doktor...

O şehit polise verdiğin kan belki onu yaşatamadı. Ama inan ki o kan, insanlığı yaşatacak kadar önemli oldu...

Yazarın Tüm Yazıları