Köy okulu bile bu kadar sefil olmaz

Okulumuz Eryaman Toplu Konutlar 1. Etap dahilinde Merhum Cumhurbaşkanı Turgut Özal’ın annesinin adının verildiği Hafize Özal İlköğretim Okulu... Okul fiziki olarak her ne kadar dışarıdan bakıldığında düzgün görünse de sınıflar ve eğitim araç gereç olarak içler acısı bir durumda. 6-A sınıfında 11.10.2009 tarihinde yapılan toplantı esnasında şahit olduğum görüntü beni şok etti.
Sıralar kırık dökük, çöp kovası yerine bir bidonun üst kısmı kesilerek oluşturulmuş çakma bir çöp kovası. Kırık öğretmen masası, projeksiyon cihazı var, ancak bağlanabileceği bir bilgisayarı yok, laboratuarda mikroskobu yok. Çocukların beden eğitimi dersini yapabilecekleri bir salonları yok. Bahçede toz toprak içerisinde beden eğitimi yapıyorlar.
Okulun temizlik görevlisi olmadığı için sınıflar pislik içerisinde, tahta kalemi, silgi ve fotokopi kağıdı için öğretmenler velilere yalvarır hale gelmişler.
Evet iktidarımız ne işle meşgul? Kış geliyor kapılara tonlarca kömürler boşaltılıyor. Bunu alanlar zaten soba yakmadıkları için bu kömürü başkalarına satıyorlar. Çünkü kömürün külü isi pası onlara göre değil. Onların bedava enerji kaynakları var zaten. Para ödemedikleri, kaçak olarak kullandıkları elektrik.
Milli Eğitim Bakanlığı bu okullarımızın ders araç gereçleri ile ilgilenmiyor mu? Dağıtılan makarna, bulgur, yağ ve kömür paraları bir yıl okullara aktarılsa sanırım okullar daha iyi eğitim verilebilecek mekânlar haline gelebilecek. M.D.

Gıda hakkı

BUGÜN Dünya Gıda Günü... Hak-İş Başkanı Salim Uslu, ‘gıda hakkı’ üzerinde ilginç bir öneride bulunuyor:
“Aslında gıda hakkı, HAK-İŞ olarak ısrarla önerdiğimiz Düzenli Gelir Yardımı Sosyal Güvenlik sisteminin kurulmasının gereğini de ortaya koymaktadır. Avrupa ülkelerinde de var olan bu sistemi Türkiye’nin de bir an önce uygulaması gerekmektedir. İşsizlik Sigortası Fonu’nda biriken para, kullanım alanı genişletilecekse Düzenli Gelir Yardımı Sistemi için kullanılabilir. Gelir dağılımının bozulduğu, zenginlerle fakirler arasındaki uçurumun giderek açıldığı, mutlak açlık sınırında çok sayıda insanın yaşadığı ülkemizde de gıda hakkının bir insan hakkı olarak kabul edilmesi ve tüm insanların devamlı ve yeterli gıdaya ulaşması sağlanmalıdır. Bu sadece ahlaki bir yükümlülük değil, aynı zamanda yüksek geri dönüşümü olan ekonomik bir yatırımdır. Bu en temel insan hakkının yerine getirilmesidir.”

Ulaşım indirimi kime yarıyor

BÜYÜKŞEHİR Belediyesi’nin bir süre önce uygulamaya soktuğu 1 kuruşluk ulaşım indiriminin ardından metro gişelerinde 20’li tam toplu taşıma kartı 27 lira 80 kuruş yazmasına rağmen gişelerde 28 TL tahsil edilmektedir. Yolcu başına 20 kuruşluk ek maliyetin Metro, Ankaray hatları ve otobüsle günde yüzbinlerce insanın taşındığı düşünüldüğünde yolcu aleyhine önemli bir gider yaratacağı ortadadır. Yolcular 20 kuruş eksik verdiğinde belediye zararına nasıl bir durum ortaya çıkacaksa, sürümde yolcunun uğrayabileceği zarar da aynı hassasiyette dikkate alınmalıdır.
Büyükşehir Belediyesi gişelerinde gösterilen fiyat tarifesine uyularak işlem yapılmasını ve bu konuda duyarlı olunmasını rica ediyorum.
Doğa Can KARACA