Keçilerin efendisi

Haberin Devamı

Çocukluğu ve gençliği Seferihisar’da geçer. O zamanlar köy olan Sığacık’ta diğer gençler gibi ailesine destek olmak amacıyla tarımla uğraşır. 1987’de ağabeyiyle birlikte kurduğu Türer Tarım’la ticaret hayatına atılır. 17 yıl boyunca başta ABD olmak üzere 40’a yakın ülkeye baharat ve bakliyat ürünleri ihraç ederler. 2005’te bütün işletmelerini büyük özlem duyduğu Seferihisar’a toplamak ve istihdam yaratmak amacıyla Türer Tarım’dan ayrılarak eşi Deniz Türer’le birlikte Türer A.Ş.’yi kurar. Kısa sürede sektörün önemli firmaları içinde yer alır. Eşiyle birlikte tüm mesleki deneyimlerini organize ettiği tesislerde yüksek kalite ve verimi yakalayan Türer A.Ş. yeni kurulan bir işletme olmasına karşın ilk yıl Seferihisar’da vergi rekortmeni olur. 2007’de İzmir’in en çok yatırım yapan firmaları arasında yerini alır. 2008’de İzmir’in en büyük ilk 500 firması içine girer. Yine aynı sene sektöründe en fazla ihracat yapan firmalar arasında yer alır. Bütün bunların fitilini ise 2001’de hobi olarak başladığı süt keçisi yetiştiriciliği ateşler. O, Özer Türer... İş konusunda projeci, çalışkan, mücadeleci, ‘inat’çı kimliğiyle tanınan Türer, “İşe 30 kadar keçiyle başladım. Sonra baktım, çoban bütün gün ağaç başında gölgeleniyor. Sayıyı artırayım dedim. Bu sefer tek başına yetemez oldu. Derken, bugünlere geldik. 30 keçi, yaklaşık 3 bin oldu. Kechese markasını yarattık. İnsanlara keçi sütü ve ürünlerini sevdirdik” diyor. 2008’den beri de İzmir İli Damızlık Koyun ve Keçi Yetiştiricileri Birliği Başkanlığı yapan, ayrıca İzmir Tarım Grubu’na üye olan Özer Türer, iş dışı yaşamının kapılarını ilk kez Sıradışı’na açtı.

Haberin Devamı

Keçilerin efendisi

HAYAT FELSEFESİ
Yaşamın insanlara bazı sorumluluklar ve misyonlar yüklediğine inanıyorum. İnsanların görevi de bu sorumluluğu layıkıyla yerine getirmek. Bu kişinin deneyimine, yeteneğine, yaşadığı yere, hayatta karşılaştıklarına göre değişir.

Haberin Devamı

OTOMOBİL
Sokak darmış, vız gelir

* Bir dönem arabalara ve motorlara büyük merakım vardı. Şu an lüks otomobilden daha çok iş araçlarıyla ilgiliyim. Yeni modelleri, özelliklerini takip ederim. Bir kullanıcıyı gördüğüm zaman ‘Memnun musun?’ diye mutlaka sorar, fikir alırım.
* Ekip işine inanırım. Ama kişisel alanda kendi işimi kendim yapmaya özen gösteririm. Bu nedenle şoförüm yok, arabam Audi Q5’i kendim kullanırım.
* Otomobille uzun yollar yapıyoruz. Bir de araziye çok çıkıyoruz. Can güvenliği açısından sağlamlığı, içeriye ses almaması, akaryakıt tüketimi benim için çok önemli. Örneğin, Antalya’ya giderken 3 kez mazot dolumu yapıyorsam akaryakıt istasyonuna o kadar sık uğrayıp beklemek bile rahatsız ediyor beni.
* Küçük yaştan beri araba kullanırım. Otomobille dünyanın yarısını gezmişimdir. İyi bir deneyime sahibim. Aynı zamanda dikkatliyim. Araba kullanımı konusunda kendime güvenirim. ‘Eski Seferihisar’ dediğimiz bölgenin dar sokakları vardır. ‘Buradan otomobil geçemez’ denilen o sokaklarda çarpmadan, vurmadan, bir yere sürtmeden dolaşırım. Gençken hızlı araba kullanırdım. Şimdi trafik kurallarına uymaya azami düzeyde özen gösteriyorum.

Haberin Devamı

BESLENME
Isırgan otum meşhurdur

* Diyet yapmak istiyorum ama pek başarılı olamıyorum. Yemek Seferihisar’ın da, benim de kültürümün önemli bir parçası. Dost yemeklerini önemserim. Yemek yediğiniz yer ve yiyip-içtiğiniz şey sizin sohbetinizi, neşenizi, anın kalitesini yakından belirler. Yemek kadar pişirme, hazırlama ve sunma işinden büyük keyif alırım. Bir misafirim geldiğinde o sofrada mutlaka kendi ellerimle hazırladığım bir şeyler olmalı. Eğer restoranın mutfağına girip bir şey yapamamışsam, yanımda kendi yaptığım ısırgan otu götürmemişsem eksiklik hissederim, rahatsızlık duyarım. Isırgan otunu limonla öldüreceksin, bol ekşi servis edeceksin. Turp otu da yine mevsiminde çok güzel olur.
* Son zamanlarda kahvaltıdan kaçmaya çalışıyorum ama pek başarılı olamıyorum. Kahvaltıda olmazsa olmazım çekiçte zeytindir. Bildiğim ağaçtan bildiğim yöntemle yapılacak. Mümkünse kendi elim değmiş olacak. Yine ayva ve mandalina reçeli olmalı. Bazı günler tarhana çorbasına kuru börülce atar yerim. İşkembe ve kelle paça yediğim günler de olur. Peynir önemli... Küçüklüğümden beri kahvaltıda keçi peyniri ya da karışık peynir tüketirim. Birden fazla çeşit olması önemli. Seferihisar Armolası, özellikle de deri tulumda yapılmışsa... Zeytinyağı döküp ekmeği bandıracaksınız. Bir kaşık kekikle bir kaşık salçayı karıştırığınızda da leziz bir şey çıkıyor ortaya. Hem de çok sağlıklı. Fabrikada hazırladığım kahvaltıda yüzde 90’ı kendi çiftliğimizin ürünüdür. Misafirim gelmediği zaman bu kadar zengin çeşit olmaz, daha pratik olurum. Her yıl Karaburun’dan hurma zeytin getiririm.
* Öğlenleri eğer dışarıdan misafirim yoksa çok seçici değilim. Çok zaman fabrika yemeğinden yerim. Tesiste iki mutfağımız var. Birincisi tüm işçilere yemek çıkan büyük yemekhane. Diğeri ise hemen odamın yanında, idari binada. O mutfağa geçip kendi ellerimle bir şey hazırlamaktan büyük keyif duyarım.
* Ara öğünlerim sıktır. Bu dönemde nar, yoğurt ve bal karıştırırım. Üçü de kendi çiftliğimizin ürünüdür. Yine bu dönem aralarda satsuma mandalina yerim. Her gün mutlaka 1 bardak keçi sütü içerim.
* Benim için birinci sırada balık ve deniz ürünleri gelir. (Son zamanlarda favorilerim pulu temizlenmeden mangalda pişirilen lüfer ve adabey balığı çorbası. Ama ben yapmalıyım mutlaka. Ya da en kötüsü tarif etmeli, yakından izlemeliyim.) İkinci sırayı kırmızı et alır. Ancak kuzu ya da oğlak eti olmalı. (Oğlak ve keçi eti çok sağlıklı. Ciddi bir kalp dostu. Tavuktan bile daha az kolesterole sahip. Diğer kırmızı etlere göre çok daha ekonomik. Türk mutfağının kökeninde de önemli bir yere sahip. Dünyaca ünlü dönerimiz ilk keçi etinden yapılmıştır. Ayrıca bir o kadar da lezzetli.) Bir de sofrada mutlaka ot da bulunmalı. Zira, otsuz sofra eksiktir.

Haberin Devamı

MEKAN
Kalite, servis ve sunum

* Gittiğim mekanlarda ürün kalitesine, servise ve sunuma dikkat ederim. Mekanın dizaynı müşteriye ve işe verdiği önemi yansıtır. İlle çok pahalı bir dekora sahip olması gerekmez. Çok ekonomik çözümlerle çok güzel dekor ortaya çıkartan yerler de var.
* Sığacık’ta Burç Restoran (Mutfakta iyi bir ekibi var. Aynı dili konuşabiliyoruz. Bir de manevi bir yeri var. Daha öncesi babam işletirdi, sonra Öner ağabeyim işletti, en son devrettik. Karşısında baba evimiz mevcut), İzmir’de Gümüşbalık favori mekanlarım arasında.

Keçilerin efendisi

SPOR
Kendimle yarışıyorum

* Her akşam mutlaka yürüme bandında yürüyüş yaparım. Bir yandan da televizyon izlerim. İlk zamanlar diyet için yürürdüm, şimdi büyük keyif alıyorum. Kendimle yarışıyorum.

TATİL
İş gezisine dönüşüyor

Haberin Devamı

* Dikkat ediyorum ama bazen tatillerim bir anda iş gezisine dönüşebiliyor. Daha çok yılbaşı, Ramazan ve Kurban bayramlarında ailemle birlikte tatile çıkarım. Tatil benim için ailemle birlikte vakit geçirmek, bulunduğum ortamdan uzaklaşmak, kendimi ve çevremi dinlemek, aynı zamanda da yeni kültürleri tanımak demek. En son İtalya turuna katıldık. Ramazan’da da Fethiye’ye gitmiştik.

HOBİ
Osmanlı’ya merakım çok

* Doğayla baş başa kalkmak, tarımla uğraşmak, keçi çiftliğinde zaman geçirmek en büyük hobimdi. Ancak son zamanda profesyonel bir alan oldu. Ama ben içimdeki amatör ruhu öldürmemeye ve canlı tutmaya çalışıyorum.
* Osmanlı’ya merakım çok fazla. O dönemle ilgili kitapları okumaktan zevk alıyorum. Doğal olarak Muhteşem Yüzyıl’ı izlemekten de... Oğlumla, eşimle, sinemaya ve tiyatroya da giderim ama tercihi onlar yapar.

TOPLANTI
Dinleyerek çok şey öğrendim

* Toplantı hayatımızın artık bir parçası oldu. Bir yanda çalışanlar, farklı departmanlar, tedarikçiler, müşteriler ya da kamuyla sürekli toplantı halindeyiz. Toplantıların samimi havada geçmesi önemli. Uzun konuştuğum da olur ama dinlemeyi önemserim. Katılan herkese mutlaka söz veririm. Hayatta dinleyerek çok şey öğrendim. Dinlemek deneyimlere, yaşanmışlıklara tanık olmaktır. O an hiç anlamı yok gibidir ama ileride o bilgi gerçekten işe yarar. Bir de çok fazla oturamam, hareketli biri olarak ayağa kalkarım, toplantının bir kısmına ayakta eşlik ederim. Birlik’te personelle yaptığımız toplantılar meşhurdur. 07.00’de toplanırız. İlçelerde görev yapan arkadaşlar erken saatte yola çıkıp gelirler. Kahvaltıyla başlar, öğle yemeğiyle sona erer. Arada da tek tek dinlerim. İnsanlar bazen topluluk içinde kendini ifade edemiyor ya da bazı şeyleri yanlış anlama nedeniyle söylemekten çekiniyor. Birebir olunca daha rahat ifade ediyor.

GÜNE BAŞLANGIÇ
Gün benim için 05.00’te başlar

* Yatma saatim değişiyor. Ama 05.00’te kalkarım. Güneşin doğduğu vakitlerde Seferihisar’da olurum. Önce çiftliği gezerim, sonra mandıraya uğrarım. 08.30–09.00’da idari binada olurum. Personel gelmiş olur. Gün başlar. En son ben çıkarım.

MODA
O işi eşime bıraktım

* Zevkine çok güvenirim. Alışverişe birlikte çıkarız. Günlük kıyafetlerimi de kendisi ayarlar.

KİMDİR
Adı: Özer Türer
Doğum yeri ve tarihi: Sığacık, 1964
İşi: İzmir İli Damızlık Koyun ve Keçi Yetiştiricileri Birliği Başkanı, Türer A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı
Medeni durumu: Ziraat mühendisi Deniz Türer’le evli. Hilalya ve Batuhan isminde 2 çocuk babası

Keçilerin efendisi


Bin 500 dönümlük çiftliğinde meyve yetiştiriciliği de yapan Özer Türer, ilaç kullanmak yerine, yaban otlarından kurtulmak için kazlardan yararlanıyor.

Yazarın Tüm Yazıları