Kamil Koç’un torunları gözünü yurtdışına dikti

KAMİL Koç Otobüsleri'nin üçüncü kuşağını oluşturan torunların geleceğe dönük hedefleri artık yurtdışına taşıyor. Kamil Koç'un vefatından sonra yönetim Koç'un hayattaki üç kızına değil, üçüncü kuşak torunlara devroldu.

Koç'un kızları babalarının işine arka plandan destek vermeyi sürdürürken, kızların ağırlıkta olduğu torunlar işlere el atmış.

BURSALI bir aile şirketi olan Kamil Koç Otobüsleri'nin üçüncü kuşağını oluşturan torunların geleceğe dönük hedefleri artık yurt dışına da taşıyor. Kurucusu Kamil Koç'un vefatından sonra yönetim Kamil Koç'un hayattaki üç kızına değil, direkt olarak üçüncü kuşak torunlara devrolmuş. Kamil Koç'un kızları babalarının işine arka plandan destek vermeyi sürdürürken, kızların ağırlıkta olduğu torunlar işlere el atmış.

Son on yıldır Kamil Koç'un kadınlarının hakim olduğu şirket, bir yandan yeni yatırımlar yaparken, bir yandan da kurumsallaşma çalışmalarını sürdürüyor. Dedelerini kaybettikten sonra yıllardır şirketi ayakta tutma mücadelesi veren torunlar, artık zor günlerin geride kaldığına inanıyor ve şirketi daha da büyütmeyi hedefliyor.

Atina-İstanbul arasında Mayıs ayından bu yana otobüsle yolcu taşıyan Kamil Koç'un bundan sonra hat açacağı ülke İtalya. Kamil Koç'un kadın yöneticileri, ‘‘Ortadoğu'yu da düşünüyoruz, bazı ülkelerden de bize teklif geliyor. Bunları da zamanla değerlendirmeye alabiliriz’’ diyerek, Kamil Koç adını yurt dışında da duyurmak istedikleri mesajını veriyorlar.

Kamil Koç Otobüsleri'nin Yönetim Kurulu Başkanı Ceyda Ataç, İcra Kurulu Başkanı Sena Kaleli ve Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Sema Gülez, aynı zamanda teyze çocukları. Sena Kaleli ve Sema Gülez de kardeş... Şirketin diğer yönetim kurulu üyeleri de yine teyze kızları.

Teyze çocukları olsalar da iş sözkonusu olunca profesyonelce davranmayı zamanla öğrendiklerini belirtiyorlar. ‘‘İşle ilgili tartışırız, kızarız. Ama işin işte kalması gerektiğini zaman içinde bazen acı tecrübelerle öğrendik. Toplantı odasından çıkınca birlikte akşam nerede nasıl biraraya gelsek diye program yaparız’’ diyorlar. Ceyda Ataç, Sena Kaleli ve Sema Gülez ile Kamil Koç'un neden kurumsallaşma gereği duyduğunun yanısıra, şirketin geleceğe dönük planlarını ve yolcu taşıma sektörünü konuştuk.

Kamil Koç'ta neden ailenin kadınları ağırlıkta?

- Kamil Koç aile şirketi. Kamil Koç'un üç kızı, 2'si erkek 6 torunu var. 1975 yılına kadar dedemiz Kamil Koç, işin başındaydı. 1975'te dedemizi kaybettikten sonra ailenin erkek torunlarından Murat Gülez görevi devraldı. 1993'ten itibaren Murat Gülez otobüs işletmeciliğinden çekilmek ve tekstil sektörüne girmek istedi. Annelerimiz bize ‘‘Bu işi siz götürebilecek misiniz’’ diye sordular, biz de 'götürürüz' dedik ve kolları sıvadık.

Şirket yönetimini devraldığınızda zorluklar yaşadınız mı?

- Ailenin bütün kadın bireyleri 1993'ten itibaren kolları sıvadık. O güne kadar bazı yanlışlar yapılmıştı, onların temizlenmesi gerekiyordu. İstanbul'da yeniden teşkilatlanma gereği doğmuştu. Ankara'da yeniden organize olmak gerekiyordu. Hepimiz bir tarafa dağıldık. Bir hamle yapmamız gerekiyordu.

Aile şirketlerinde yaşanan kavgalar sizde de oluyor mu?

- İş çatışmasıyla, özel hayatımızı ayırmayı öğrendik. Artık yönetim kurulunda icra komitesinde iş için kıran kırana münakaşalarımız, fikir ayrılıklarımız olabiliyor. Ama işimiz bitiyor, kapımızı kapatıyor ve bu akşam birlikte ne yapabiliriz, nerede yemek yeriz, bunları konuşuyoruz. Hepimiz kuzeniz, aramızda kardeş olanlar var. Bundan üç yıl önce az daha kırgınlıklar yaşayacaktık ki, böyle olsa dağılabilirdik bile, ama toparlandık. 2001'de kurumsallaşma kararı aldık. Bir danışmanlık şirketine başvurduk ve eksiklerimizi belirlemesini istedik. Abla bölge müdürü, kardeş genel müdür olunca çabuk alınmalar oluyor. Büyükler çabuk alınıyor, küçükleri dinlemiyordu.

Danışmanlık almanızın ve kurumsallaşmanın faydaları neler oldu?

- Danışmanlık şirketi bize profesyonelce davranmayı telkin etti, yol gösterdi. Abla-kardeş olsanız da şirkette herkesin görevinin önemli olduğunu anlattı. Ayrıca karar alan, denetleyen ve uygulayan olamıyorsunuz. Aileden olunca denetlenmeyi kimse istemiyor, 'Bana güvenilmiyor mu?' diye düşünüyor. Oysa her işte bir çapraz kontrol performans değerlendirilmesi gerekiyor. Aile şirketi olunca orada tıkanıyorsunuz. Bunun için profesyonelleşmenin şart olduğun gördük. Siz karar alacaksınız, birileri uygulayacak ve denetleyen siz olacaksınız. Aile manifestosu yazıldı, yönetim kurulu daha aktif hale getirildi. İnsanların koltuğuna yapışmaması gerekiyor. Böyle olunca herkes daha dinamik oluyor. Profesyonelleşmeye orta kademeden basladık.

İşleri devraldığınızdan bu yana şirketi nereden nereye getirdiniz?

- Dedemiz Kamil Koç vefat edip Murat Gülez yönetimi devraldığında 7 otobüsle yola çıktı. Zamanla Sena Kaleli ile birlikte normal hatları geliştirdiler, 80'lerde yeni hatlara girdiler. 1997'de 350 otobüs bizimle çalışıyordu. Şu anda ortalama 220 otobüsle çalışıyoruz. Bunların yüzde 10'u kendimize ait. Şu anda şirkette bin çalışanımız var. Mola yerleri ve yazıhaneleri de ekleyince 3 bin kişilik bir aileyiz.

Krizden nasıl etkilendiniz?

- Krize biz de herkes gibi yakalandık. Ama sadece yüzde 10 yolcu kaybına uğradık. Rakipler arttı bu arada. İnsanların satın alma gücü de çok geriledi. Krizi çeşitli önlemlerle geçirdik. Verimliliği artırdık, doluluk oranlarımızı yüksek tutmaya çalıştık. Çok büyük sıkıntılar yaşamadık.

CEYDA ATAÇ: 1948 Bursa doğumlu. St. Georg Avusturya Kız Lisesi'nden sonra, 1972'de İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi'nden mezun oldu. 1991'de Kamil Koç İstanbul Bölge Müdürlüğü'nde Terminaller Sorumlusu, 1993'te İstanbul Bölge Müdürü oldu. 2003'te Kamil Koç Otobüsleri A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanlığı'nı devraldı. Aynı zamada şirketin kurucu ortağı.

SENA KALELİ: 1956 Bursa doğumlu. 1980'de Uludağ Üniversitesi İktisadi ve Sosyal Bilimler Fakültesi İşletme Bölümü'nden mezun oldu. 1980'de Kamil Koç'ta Genel Müdür Yardımcsı, 1995'te Genel Müdür oldu. 2003 yılından itibaren de İcra Kurulu Başkanı ve Yönetim Kurulu Üyesi olarak görevini sürdürüyor.

SEMA GÜLEZ: 1956 Bursa doğumlu. 1979'da Hacettepe Üniversitesi Sosyal ve İdari Bilimler Fakültesi Sosyoloji-İdare Bölümü'nden mezun oldu. 10 yıl felsefe öğretmenliği yaptı. 1990'dan itibaren Kamil Koç'ta Eğitim ve Sosyal İlişkiler Müdürü, Ankara Bölge Müdürü ve Yönetim Kurulu Üyesi olarak görev aldı. 2003 başından bu yana Kamil Koç Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı.

Eksik etek dediler ama yıldıramadılar

Otobüs taşımacılığı sektöründe kadın olmanın zorlukları var mı?

- Bizim sektörde kadın olmak çok zor. Garaj kanunlarıyla hareket eden bir sektör. Siz bu sektörde ekip ruhuna, uzmanlaşmaya, kaliteye önem vermek zorundasınız. Bir yandan da haksız rekabetle boğusuyoruz. Erkek egemen sektörde kadınsınız. Eksik etek olarak görülüyorsunuz. Sena Hanım, işe ilk başladığında 76'dan 90'a kadar tek başına mücadele etti. İşin başına geçtiğimiz yıllarda bizi caydırmak için çok şeyler denendi.

Demiryollarına talip oluruz

Demiryolu taşımacılığını düşünüyor musunuz?

- Yolcu taşıma, çok dikkatli ve planlı olunması gereken bir sektör. Keşke demiryoluna daha fazla ağırlık verilse. Bizim de demiryoluna karşı eğilimimiz var. Şartlar uygun olursa demiryollarının işletim hakkını almak istiyoruz. Tüm birikim ve deneyimlerimizi ortaya koyar, gayret gösteririz.

Sena Hanım'dan mantarlı erişte

Kriz
döneminde özellikle mantarlı erişteyi çok sık yaptığını söyleyen Sena Kaleli, bu yemeğin tarifini de verdi: ‘‘Önce erişteyi haşlıyorsunuz. Mantarı tereyağında kavuruyorsunuz. Ev yapımı salçayı, yerli beyaz peyniri, maydonoz ve sarımsağı da mantara ilave ediyorsunuz. Sonra da bunu eriştenin içine karıştırıyorsunuz.’’

Atina başladı sıra İtalya'da

Atina'ya da sefer başlattınız. Yurt dışında başka hattınız olacak mı?

- Geçtiğimiz Mayıs ayında İstanbul-Atina hattını açtı. Bu bizim için prestij hattı. Yunanistan'da epey aşama kaydettik. 5 yolcuyla başladık, ortalamamızı 25'e çıkardık. İtalya'ya da yolcu taşımacılığı için niyet mektubu imzaladık. Ortadoğu ülkelerini de düşünüyoruz.

2003 yılını nasıl tamamlıyorsunuz? 2004 hedefleriniz?

- Bu yıl yatırım yılımız oldu, kurumsallaşmaya da ağırlık verdik. Bu yılı 45 trilyon lira ciroyla tamamlamayı bekliyoruz. 2004'de yolcu sayısında yüde 15 artış ve 60 trilyon lira ciro hedefliyoruz.

Torunlar biletle otobüse biniyor

Dedeleri Kamil Koç'un her zaman otobüsle seyahat ettiğini vurgulayan torunlar, ‘‘Dedemiz otobüsle seyahat eden insanların yaşadıklarını bizzat görmek isterdi. Bizler de çok acil işimiz olmadıkça, biletimizi alırız ve otobüsle seyahat ederiz’’ diyorlar.

İş stresini yemek yaparak atıyorlar

Kamil
Koç'un kadın yöneticileri, erkek egemen sektörde gün boyu savaş verdikten sonra evlerinde huzur buluyorlar. İş stresini ise mutfaklarında yemek pişirerek atmayı tercih ediyorlar. Sena Kaleli, ‘‘Özellikle krizde stres atmak için bol bol yemek yapıyordum. Çoğu zaman şirketteki arkadaşlarıma da getiriyordum’’ diyor. ‘‘Her şeyden önce ev hanımıyız’’ diyen Ceyda Ataç da, krizde stresini mutfağına kapanarak atma yolunu seçmiş. Sema Gülez ise kriz dönemlerinde iş stresinden uzaklaşmak için meditasyon ve yogo yapmayı tercih etmiş.
Yazarın Tüm Yazıları