Gerçek bir hukukçu, hayvanlar için de mücadele etmeli mi?

Biz hukuk uygulayıcıları; yani avukatlar, savcılar, hakimler, hukukçu öğretim üyeleri ve akademisyenler, kanunların hakkaniyetle uygulanabilmesi için hukukun farklı sahalarında çalışıyoruz.

Haberin Devamı

Adalet peşinde olmanın özel bir gerekliliği de, profesyonel terminolojiyi uygulamaya ek olarak, vicdani ve sosyal anlamda daha duyarlı olma, topluma bu anlamda katkılar sağlayabilme, onları yönlendirebilme zorunluluğu...
Günümüzde hemen herkesin şikayet ettiği “şiddet” konusunda yaptığımız çalışmalar ilerledikçe karşılaştığımız tablonun
korkunçluğu bizleri ürkütüyor.
Bu şiddet ortamı tırmandıkça, hayat zincirinin en zayıf halkası olan hayvanların da korkunç bir işkence altında inim inim inlediğini görüyoruz. Toplumun her kesiminden bu yönde gelen eleştiriler, “İnsanlar bu kadar acı çekerken...” diye başlıyor. Ama gözden kaçan önemli bir nokta var. Haksızlığa uğrayan kişiler bir şekilde yardım isteyebiliyor. Bize kadar uzanan yardım talepleriyle mekanizmalar harekete geçiyor.
Hayvanlar ise ancak gören duyarlı gözlerin, duyan duyarlı kulakların insafına kalmış durumda...
İşte burada, “hak arama” etiği ve gerçek bir “hukukçu” olmanın en önemli kişisel göstergesi devreye giriyor. Bir hukukçu, uğradığı haksızlığı dile getiremeyen o zavallı canlılar için de mesleki tecrübe ve birikimini kullanarak, onlar adına mücadele etmeli midir?
“Evet, etmelidir” dediğimiz anda, kalıplardan sıyrılabilmiş, sorgulayan, çoğunluğun ya da alışılagelmişin dışına taşarak hak için mücadele edebilen bir hukukçu profili istiyoruz demektir.
Hukuku meslek olarak seçenlerin sınırları zorlayabilecek, kalıpları kırabilecek cesaret ve bilgiye sahip olması çok önemli.
Zor bir dönemden geçtiğimiz bugünlerde, hayvanların yaşama haklarını savunmayı benimsemiş hukukçulara daha çok ihtiyacımız var.
Yeni dönem çalışmalarına başladığımız şu günlerde komisyonumuza her yeni katılım, bu açıdan başarıya olan inancımı artırıyor.
Av. Hülya YALÇIN / İstanbul Barosu Hayvan Hakları Komisyonu Başkanı

Haberin Devamı

Ben de sizin gibi düşünen bir hukukçunun, İstanbul Barosu Hayvan Hakları Komisyonu’nun başkanı olmasından duyduğum mutluluğu belirtmek isterim. Yazdıklarınız, hayvancıklarımızın geleceği için çok umut verici. Sağ olun, var olun.

Ailem onunla evlenmemi istemiyor

Haberin Devamı

Sevgili Güzin Abla, daha önce biriyle nişanlanmıştım ama ilişkimiz yürümedi. Şimdi bir başkasıyla tanıştım. Ben 30 yaşındayım, o ise 43.
Ondan çok hoşlanıyorum ama ailem onunla evlenmeme karşı çıkıyor. Çünkü boşanmış ve iki çocuğu var. Çocukları annelerinde kalıyor...
Onunla evlenmeli miyim, yoksa ailemi mi dinlemeliyim? Size danışıp fikrinizi almak istedim.
Rumuz: Sevgim

Güzel kızım, 30 yaşındasın, artık kendi kararlarını kendin verebilecek durumdasın. Bu adamı gerçekten seviyor musun, onu iyi tanıyor musun, onunla mutlu olacağına inanıyor musun? Yoksa sırf evlenmen gerektiğini düşündüğün için mi evlenmek istiyorsun? Önce bu soruyu yanıtla, daha sonra kararını ver...

Yazarın Tüm Yazıları