Elektrikli cezveyi Avustralya’da Yunanlı taklit etti, 1.5 litrelik termosa sıcak su musluğu koydu

ARZUM Elektrikli Ev Aletler Sanayi ve Ticaret A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Murat Kolbaşı, bir süre önce ailesiyle birlikte Melborn’e (Avustralya) gitti.

Kentte elektrikli ev aletleri satan mağazaları dolaşırken, kendi ürettikleri elektrikli cezvenin birebir aynısını vitrinde gördü. Mağazaya girdi, ürünü inceledi. Elektrikli cezve aslında Arzum’un ürününün aynısıydı ama üzerinde başka marka vardı.
Hemen araştırma yaptı, kaynağını buldu. Avustralya pazarına giriş için bir Türk’e ürünlerini göndermişti. Daha sonra orada yaşayan bir Yunanlı da numuneler istemişti. Kolbaşı da iddialı oldukları elektrikli cezveyi numuneler arasına katmıştı.
Yunanlı işadamı, Avustralya’daki etnik pazarda ürünün tutatacağını düşünerek Çin’e gidip Arzum’un elektrikli cezveyi ürettirdiği fabrikayı bulup siparişini vermişti:
- Bana bunun aynısını yapın, benim markamı yazın.
Çin’deki şirketin işi fason üretim yapmaktı. Kendilerine ilk siparişi veren Arzum’un markasını korumak gibi bir dertleri yoktu, “Üretemeyiz, bu Arzum’a ait tasarımdır” deme gereği duymamışlardı:
- Taklit ürünü görünce ne yaptınız?
- Tasarımımızı Avustralya’da tescil ettirmediğimizi farkettik.
- Dava açmayı, Yunanlı’nın elektrikli cezvesini pazarda hukuki yollardan frenlemeyi düşünüyor musunuz?
- Araştırıyoruz, ona göre karar vereceğiz.
Murat Kolbaşı’nı
Arzum’un başına taşıyan süreç, 1988’de babasını kaybettikten sonra eğitimini yarıda bırakarak Türkiye’ye dönmesiyle başlamıştı. Kolbaşı, 1990’lı yılların başında Hong Kong’da ofis açıp, başta Çin olmak üzere oralarda fason üretim yaptırmanın, Arzum’u daha rekabetçi yapacağını gördü, rotayı öyle çizdi.
- Kendi fabrikanız yok mu?
- Var ama sözünü ettiğim dönemde kendi üretimizizle fiyat tutturmamız, rekabet şansı yakalamamız kolay değildi.
- Fabrikanız üretim yapmıyor mu?
- Yapıyor... BSH’ye fason üretimimiz var.
- Şu anda üretiminizin tamamı Çin’de mi gerçekleşiyor?
- Hayır... Türkiye’de 12 fabrika bize üretim yapıyor...
2001 krizi birçok şirket gibi Arzum’u da önemli ölçüde etkilemiş. Murat Kolbaşı, danışmanlardan da destek alarak 2004’te 50 milyon dolarlık ciroya çıkmayı başarmış. GFK’nın araştırmalarında da sektöründe ilk 3 marka arasına girer olmuş. Tam bu ortamda yabancılardan, “Arzum’u alalım” teklifleri almışlar. Kolbaşı, şirketi ve markayı tümden elden çıkarmak istememiş:
- Hisselerimizin yüzde 49’unu alıp, bize fon desteği sağlayacak teklif olursa buna sıcak bakalım.
Nitekim İngiltere merkezli Ashmore, 2008’de bu doğrultuda bir teklifle kapılarını çalmış:
- Şirketin yüzde 49’unu Ashmore’a verdik. Yüzde 51’i ve yönetim bizde. Ashmore zaten bir fon. Bir süre sonra satıp çıkacaklar. O sırada ya borsada satış yaparlar ya da hisseleri biz yeniden alırız.
- Ashmore’un ortaklığından memnun musunuz?
- İki taraf da şu anda memnun. İşler yolunda gidiyor.
- Cironuz ne kadar?
- 2010’da 168 milyon TL’yi buldu. Bu yıl 180 milyon TL’ye çıkarız.
Kolbaşı
, tasarım ve inovasyondan söz ederken termos örneğini verdi:
- 1.5 litrelik termosa bir de sıcak su musluğu ekledik.
- Neden?
- Çayı hazırlayıp termosa koyup pikniğe gittiniz. Aileden çayı açık içmek isteyenler oluyor. Termostaki çay onlara koyu gelebiliyor. Şimdi sıcak su musluğu, küçük termoslarda bu sorunu ortadan kaldıracak.
Arzum, 4 milyon parça ürünle pazarın önemli oyuncuları arasında yer alıyor...
Elektrikli ev aletlerinde yaşanan yarış, hayatı giderek kolaylaştırıyor...

Tasarıma yükleniyor, ütüde parmak dokundurma bitiyor

ARZUM Yönetim Kurulu Başkanı Murat Kolbaşı’ya sordum:
- Üretiminizin ne kadarı Çin’de gerçekleşiyor?
- Yüzde 50’sini Çin’de yaptırıyoruz. Kalan yarısı Türkiye’de.
Kolbaşı
, rekabette tasarım ve inovasyonun önemine değindi:
- Biz tasarımlarımızla pazarda kendimizi farklılaştırmayı hedefliyoruz. Artık üretim teknolojisi aşağı yukarı aynı. O yüzden tasarımla ayrışmayı daha doğru buluyoruz.
Bu noktada ütü örneği verdi:
- Ütünün ısısını genelde hanımlar parmak dokundurarak kontrol eder. Kimi zaman parmaklar yanar. Biz bunu önlemek için bir ışık koyduk.
- Nasıl bir ışık?
- Ütünün ısısı 30 derecenin üstüne çıktığı anda ışık yanıyor. 30 derecenin altına inince sönüyor.
- Kendi özgün tasarım oranınız nedir?
- Şu anda yüzde 15 dolayında. Bu oranı yükseltmek için çalışıyoruz.
Kolbaşı,
yeri gelmişken Arzum’un kardeş markasını anımsattı:
- Pazarda bir de Felix markamız var... Yelpazedeki ürünlerimizin yarısı Felix markamızla vitrinlerde yer alıyor.

Akmerkez’de elde torba tanıtım yaptı

MURAT Kolbaşı, Akmerkez’de yaptıkları bir tanıtımı anımsadı:
- Bir gün 50 personelimiz ellerinde Arzum poşetleriyle Akmerkez’de tura çıktı.
- Neden?
- İnsanlar Arzum poşetlerini görüp, merak etsinler diye.
- İlgi gördü mü?
- “Arzum mağazası nerede?” diye soranlara arkadaşlarımız, “Henüz burada mağazamız yok” deyip, en yakın mağazayı tarif ettiler. Ellerindeki ürünü adres sorana hediye ettiler. Çok ilgi gördü.
Kolbaşı,
gülümsedi:
- Bu taktiğimiz Akmerkez yönetimini kızdırıyor ama ne yapalım, o taktiği bir kere uyguladık.

Erbil’e mağaza açtı, ihracatı artıracak

MURAT Kolbaşı, Arzum’un ihracatının şimdilik düşük olduğunu vurguladı:
- İhracata da yüklenmeye başladık. Münih’te (Almanya) bir şirket kurduk. Erbil’de (Kuzey Irak) bir mağaza açtık. İran’a ihracat yapıyoruz.
Sınır ve yakın ülkelere vurgu yaptı:
- İhracatta komşu ülkeler ve Osmanlı coğrafyasını dikkate alacağız.
Yazarın Tüm Yazıları