El yapımı akıllı ilaçla kanser tedavisi

Pankreasına metastas yapmış nöroendokrin tümör nedeniyle ölen Apple’nin patronu Steve Jobs’un İsviçre Basel’de aldığı radyonüklit tedavinin aynısı İstanbul’da Cerrahpaşa Tıp Fakültesi’nde uygulanıyor.

Haberin Devamı

Jobs uzun süre tıbbi tedaviyi reddetmiş ancak 2009’da sessiz sedasız Basel’e giderek, radyoaktif 177Lu- Dotatate ilacıyla yapılan tedaviyi almıştı. İlacın özelliği ticari bir firma tarafından değil, laboratuvarda yapılması. Vücuda verildiğinde direkt tümörü bulması

Birçoğumuz nöroendokrin kanserlerini Jobs’la fark etti. Nadir görülen bu kanser, sessiz ilerliyor. Genellikle pankreas, mide-bağırsak sistemi, akciğerde çıkıyor. Hastalar, çok uzun süre belirti vermeyen hastalıkla yaşıyor. Tanısı genellikle tesadüfen konuyor. Fark edildiğinde de iyice yayılmış oluyor. Uzmanlar tam da bu nedenlerle hastalığa ‘Sessiz ölüm’ diyor.
İşte bu sessiz ölüme karşı Avrupa’da beş merkezde yapılan bu tedavi, bir yılı aşkın bir süredir Cerrahpaşa Tıp Fakültesi’nde Nükleer Tıp Anabilim Dalı Kliniği’nde de uygulanıyor. Bunun için AB’nin desteklediği European Cooperation of Science and Technology (COST), TÜBİTAK, İstanbul Üniversitesi ve Eczacılık Fakültesi’yle bir bağışçıdan alınan destekle yaklaşık 1 milyon liraya laboratuvar kuruldu. Radyoaktif madde ve bunu tümöre taşıyan bir molekülden oluşan ilacın üretiminde kimyacı, fizikçi, eczacı ve tıp doktorları birlikte çalışıyor. Kurşun duvarların içinde üretilen ilaç damar yoluyla, serumla birlikte veriliyor. Tümör hücresine ulaştığında çok yüksek bir enerji bırakarak ortadan kaldırıyor. Laboratuvarda üretilen ilaçla şimdiye kadar 80 hastaya tedavi uygulandı, 50 hasta da bekleme listesinde.

Haberin Devamı

SGK KARŞILIYOR

Prof. Dr. Levent Kabasakal’ın verdiği bilgiye göre, yöntem ABD’de uygulanmıyor. Çünkü ilaç ticari bir ürün değil. Dolasıyla ruhsatı yok. “Jobs hastalığın tanısı ilk konduğu dönemde bu tedaviyi alsaydı bence hâlâ hayattaydı. Hastalığı tamamen ortadan kaldıramazdı belki ama yaşam süresini uzatıyor. Bugün ABD’de neden bu tedavinin bulunmadığı, neden hastaların Basel veya diğer merkezlere gitmek zorunda kaldıkları tartışması yapılıyor. Bizdeki hastalar ise daha şanslı, SGK (Sosyal Güvenlik Kurulu) bu tedaviyi karşılıyor” diyor.

UZUN LAFIN KISASI

YANLIŞ: El yıkamakla sağlık korunmaz. Eller hep açıkta, ne kadar yıkanırsa yıkansın temiz kalamaz.

Haberin Devamı

DOĞRU: Bir araştırmaya göre, ilköğretim çağındaki çocukların ellerini günde dört kere yıkamaları, solunum yoluyla ilgili hastalıkları yüzde 24, sindirim sistemiyle ilgili hastalıklarıysa (ishal gibi) yüzde 51 azaltıyor.

SAĞLIĞIM İÇİN

Ömür Gedik (Gazeteci)

MUTLAKA YAPARIM:  Mutlu ve pozitif olmaya çalışıyorum.
ASLA YAPMAM: Sigara ve alkol kullanmıyorum.
MUTLAKA YAPACAĞIM:  Uykumu ve beslenmemi düzene sokmak istiyorum.

ŞİFA KÜTÜPHANESİ

13 uzman kansere karşı

Onkologlardan beslenme uzmanına, biyofizikçisinden nükleer tıpçısına, iç hastalıkları uzmanından din psikoloğuna, elektrik mühendisinden kimya mühendisine kadar farklı branşlardan 13 uzman, Kansere Çözüm Var kitabını yazdı. Hayykitap, 24 lira.

Haberin Devamı

TAMAMLAYICI TIP

İyi beslenen cilt genç kalır

Cildiniz beslenmenizle ilgili ipuçları verir. Örneğin yağ asidi eksikliği varsa, cilt kurur ve çabuk yaşlanır. Katı yağlar, kılcal damar tıkanmalarına yol açar. Uzun süren dolaşım bozukluklarında, en güzel cilt bile doğal rengini kaybeder ve sağlıksız görünür. Cilt güzelliğinin ilk şartı sağlıklı kan dolaşımı. Omega 3 ve omega 6 yağ asitlerini dengeli tükettiğinizde kan dolaşımı düzene girer ve cilde daha fazla oksijen taşınır. Bu yağ asitleri ayrıca hücre zarını güçlendirir ve cildin daha genç görünmesini sağlar.

VASİYETİMDİR organlarımı bağışlayın

Yazıyı yazdığım geçen çarşamba sabahı itibariyle bu yıl hastanelerin yoğun bakım ünitelerinde 1079 beyin ölümü gerçekleşti. Bunların sadece 283’ünün ailesi organ bağışı yapmayı kabul etti. Alınan 413 böbrek, 221 karaciğer, 74 kalp, 3 akciğer, 18 pankreas ayrı ayrı hayat kurtardı. Kat kat fazla sayıda hastanın işine yarayacak onlarca organsa toprağa karıştı. Çünkü 796 aile ‘Hayır’ dedi. Canından can gitmiş ana, baba, kardeş, evlat, eşten organ istemenin ne kadar zor olduğunu tahmin etmek zor değil. Ailenin acısını bir tarafa bırakıp, bu kararı vermesinin güçlüğünü de... Ancak canlıyken bedeninin bir parçasını, böbreğini, karaciğerini vermeye razı olanların ölüsünü vermemesini anlamakta zorlanıyorum. Ve buradan bir kez daha duyuruyorum: “Vasiyetimdir, başıma bir şey gelir de beyin ölümü tanısı konursa organlarımı gönül rahatlığıyla bağışlayın.” Eğer niyetiniz organlarınızı bağışlamaksa size de önerim, benim gibi bunu yakınlarınıza duyurmanız. 18 yaşınızı geçtiyseniz, organlarınızı il sağlık müdürlükleri, hastaneler, organ nakli yapılan merkezlerde, iki şahit imzasıyla bağışlayabilir, bir organ bağış kartı edinebilirsiniz. Yasal olarak bunun anlamı, uygun koşulların oluşması halinde organlarınızın alınabileceği. Ancak doktorlar pratikte böyle bir kart olsa ve yasalar izin verse bile mutlaka ailelerin onayını istiyor. Aile izin vermezse organları almıyorlar. Dolasıyla niyetiniz varsa açıkça, yüksek sesle yakınlarınıza beyan edin, emanet ettiğiniz organlarınız toprakta çürümesin.

Haberin Devamı

Doktora, hastaneye kızan ‘Hayır’ diyor

Uzun yıllar Organ Nakli Koordinatörleri Derneği Başkanlığı yapan halen de Sağlık Bakanlığı Organ Nakli Koordinatörleri Bilim Kurulu üyesi olan Dr. Ahmet Çakıroğlu’na neden organ bağışında hedeflenen noktadan çok uzakta olduğumuzu soruyorum. Çakıroğlu, olumsuz yanıtın en sık sisteme tepki nedeniyle verildiğini söylüyor. Ambulansın geç gelmesi, hastası yatarken yeterince bilgi verilmemesi, geç müdahale edildiğini ve yeterince ilgilenilmediğini düşünmesi, hekime tepki gibi nedenlerle zaten kızgın ve kırgın olan yakınlar cömert davranmıyor. İkinci sırada acının bencilliği yer alıyor. Pek çoğumuzun sandığı gibi dini nedenler ve ölünün bütünlüğünün bozulması ilk sırada değil, 4’üncü veya 5’inci sırada.

Haberin Devamı

Nakillerde torpil işlemiyor

Organ bağışını engelleyen efsanelerden biri de, ölmeden organların alınabileceği, satılabileceği. Bu Türkiye koşullarında mümkün değil. Dört doktorun onayıyla alınan beyin ölümü kararı olmaksızın organ bağışı talep edilmiyor. Beyin ölümü sadece yoğun bakım ünitelerinde gerçekleşip, tespit edilebiliyor. Yani trafik kazası geçirip, olay yeri, yolda veya hastanenin yoğun bakım dışında bir bölümünde ölen birinin organları kullanılamıyor.
Bir hatırlatma daha, kişilerin bir bedel karşılığı organlarını vermeleri 2238 sayılı yasaya göre yasak. Ülkedeki bütün beyin ölümleri ve organ bekleyenlerin listesi Sağlık Bakanlığı Ulusal Organ Koordinasyon Kurulu’na bildiriliyor. Bağışlanan organlar Ulusal Koordinasyon Sistemi tarafından tıbben acilliği ve doku uyumuna göre en uygun alıcıya naklediliyor. Bu belirlemede zengin, fakir, ırk ve cinsiyet gibi ayrımlar kesinlikle yapılmıyor. Ayrıca organları alınan kişinin cenazesi, bir torba içinde teslim edilmiyor. Aksine son derece özenli bir şekilde vücut bütünlüğü bozulmadan teslim ediliyor. Bu konuda özellikle hassasiyet gösteriliyor.

Yazarın Tüm Yazıları