Doğan Hızlan: İngilizler alınmıyor da biz neden alınıyoruz

Doğan HIZLAN

EMRET BAKANIM adlı İngiliz televizyon dizisini çoğumuz seyrettik. Zekice, siyasetin gülünç yanını yansıtıyordu. Gülünçlüğün içinde siyasetçinin düştüğü zavallı durumu da sergiliyordu.

İngilizlerin, dizinin kaldırılması için başvuruda bulunduklarını duymadım, okumadım.

Kendimizle dalga geçebilecek olgunluğa, özeleştiri yapacak zihinsel düzeye gelemedik.

Gelebilseydik, Koltuk Sevdası yayından kaldırılmazdı, benim de siyesetçilere sempatim artabilirdi.

Umduklarımızla bulduklarımız, yaşamayı istediklerimizle yaşadıklarımız arasında trajikomik bir çelişki vardır.

TRT Dergisi'nde, dizi için, ‘‘İlk kez kamu televizyonunda siyasi taşlama içeren dizi yayınlanıyor. Bu değişimin işareti. Koltuk Sevdası, izleyicinin yeni tutkusu’’ deniyor.

Değişim sözü bizim için büyülü ama uzak durulması gereken bir kelimedir. Çok değişti yargısı olumsuzluğun ifadesidir. Sakın değişimin sevincini yaşamayın, sevinciniz kursağınızda kalır.

Diziler kaldırılırken oyuncuların adları geçer, fotoğrafları yayınlanır da bu dizinin yaratıcısı yazar, senarist geri planda kalır. Çünkü bizim için o pek önemli değildir.

Ben dizinin senaristini tanıtayım.

Sulhi Dölek, önemli, kaliteli bir yazardır. Hepimizin beğendiği, düzeyli televizyon dizilerinin yaratıcısıdır. Bir süre önce fenomen haline gelen İkinci Bahar da onun kaleminden çıkmadır.

Sulhi Dölek (d. 1948) roman, öykü, denemelerin yanı sıra radyo ve televizyon için oyunlar yazdı.

Milliyet Yayınları Roman Yarışması'nı, Madaralı Roman Ödülü'nü, Sabahattin Ali Öykü Ödülü'nü kazandı.

Dölek, ‘‘Bazılarını ürküttük. Oysa kişi değil, tavırları hedef almıştık’’ demiş.

* * *

BÜTÜN meslek birliklerinin, elbette parlamento mensuplarının da bir saplantısı var.

İçimizde koltuk düşkünü, nüfuz suiistimali yapan, iktidar uğruna taviz veren birisi yoktur korosu, gerçekleri yansıtmıyor.

Behçet Necatigil'in dizesiyle, 'beni bana gösteren aynaları' kırıyoruz.

Koltuk Sevdası'nın ne olduğunu, her aklı başında vatandaşımız bilir. Üstelik kırka merdiven dayamışsa bunun örnekleri bellek kapasitesini aşar.

Polislerle, avukatlarla, doktorlarla ilgili bir dizide kötü bir tipleme görünce meslek birlikleri ayağa kalkar. İçimizde çürük yumurta yoktur. Aferin size, mensuplarınız birer mitoloji kahramanı, hepsinin hayatını Richard Wagner besteleyebilir.

Meslek mensuplarında sahtekár, dolandırıcı yoktur, bunlar birlikleri olmayan insanların işidir.

Sıradan Amerikan dizilerinde, ihanet eden devlet adamlarını, politikacıları, işbirlikçi avukatları, polisleri görüyoruz.

Koltuk Sevdası'nın çekiciliğini dostum Şakir Eczacıbaşı anlatmıştı.

Muhsin Ertuğrul, milletvekilliği adaylığını bekleyen Reşat Nuri Güntekin'in tek satır yazamadığını öğrenince şaşırmış.

* * *

KOLTUK SEVDASI yeniden yayına konulmalı.

Siyasetçilere ayna tutmanın başka yolu yok.

Mizahın hoşgörüsünden nasibini almayanlara ne yazacağım.