Direniş kitapları

Nazım Hikmet, Kemal Tahir, Samim Kocagöz, İlhan Selçuk, Attila İlhan, Tarık Buğra, Alev Coşkun gibi yazarlarımızı, Kuvayı Milliye Yılı’nda mutlaka okumalıyız..

Kuvayı Milliye Destanı’ndan

(Son Bölüm)

Solda, ilerideydi Ali Onbaşı.

Kan içindeydi yüzü gözü.

Bir süvari takımı geçti yanından dörtnala.

Kaçanı kovalamıyordu yalnız

Ulaşmak da istiyordu bir yerlere

Ve sadece kahretmiyor yaratıyordu da

Ve kılıçların, nalların, ellerin

Ve gözlerin parıltısı

ardarda çakan aydınlık bir bütündü.

Ali Onbaşı bir şimşek hızıyla düşündü

Ve şu türküyü duydu:

*

"Dörtnala gelip Uzak Asya’dan

Akdeniz’e bir kısrak başı gibi uzanan

Bu memleket bizim.

Bilekler kan içinde, dişler kenetli,

ayaklar çıplak.

Ve ipek bir halıya benzeyen toprak,

Bu cehennem, bu cennet bizim.

Kapansın el kapıları, bir daha açılmasın,

Yok edin insanın insana kulluğunu

Bu davet bizim..

Yaşamak bir ağaç gibi tek ve hür

Ve bir orman gibi kardeşçesine,

Bu hasret bizim.."

*

Sonra.

Sonra, 9 Eylül’de İzmir’e girdik

Ve Kayserili bir nefer

Yanan şehrin kızıltısı içinden gelip

Öfkeden, sevinçten, ümitten ağlaya ağlaya

Güneyden Kuzeye,

Doğudan Batıya,

Türk halkıyla beraber

Seyretti İzmir rıhtımından Akdeniz’i.

NAZIM HİKMET

KUVAYI MİLLİYE, milleti orduya dönüştüren halk ihtilalinin efsanevi ismidir. Yenik devlet, çökmüş ordu, bitmiş ekonomi, işgal edilmiş vatan üzerinde yeniden milli kurtuluş hareketini örgütlemek anlamına gelen "Kuvayı Milliye", emperyalizme karşı kazandığı İstiklal Savaşı ve sonradan inşa edilen bağımsız cumhuriyet sürecinin başındaki muazzam direniş patlamasıdır. 1919’da yaşama geçen "Kuvayı Milliye", vatan denilen anamızdan fışkırarak doğan özgürlükçü evladımızdır. Onu doğuran bu topraklardır, başarıya ulaştıran bu halkın kahraman ecdadı, dede ve nineleridir. Bu yüzden 2009’da, Kuvayı Milliye’nin 90. yıldönümünü anlamlı kutlama kararı alan Kültür ve Turizm Bakanlığı’nı, Batı Anadolu’nun tüm vali, kaymakam ve belediye başkanlarını, bu davaya omuz verecek herkesi kutluyor, bağrıma basıyorum.

OKUNACAK KİTAPLAR

Bu yıl, özellikle Nazım Hikmet’in "Kuvayı Milliye Destanı" çalışması ile, usta yazar Kemal Tahir’in "Yorgun Savaşçı", Egeli üstadımız Samim Kocagöz’ün "Kalpaklılar", değerli İlhan Selçuk’un "Yüzbaşı Selahattin’in Romanı", eşsiz şair ve romancı Attila İlhan’ın "O Sarışın Kurt", saygın kalem Tarık Buğra’nın "Küçük Ağa" romanlarını okumalıyız. Bir halkın istiklal destanını romanlarına taşıyan ve İlhan Selçuk hariç hepsi rahmete kavuşmuş bu yazarlarımızı topluca kucaklamalıyız..

Bu yazarlar arasında önemle dikkat çekeceğimiz bir başka Egeli yazarımız ise, Alev Coşkun’dur. Ödemiş kökenli, Ege aşığı, kuvayı milliye inancını gençlik yıllarından beri damarlarında taşıyan eski İzmir CHP milletvekili ve Turizm Bakanı Alev Coşkun, milli direniş ve Atatürk konularında önemli eserler yaratmıştır. Son çalışması olan ve Cumhuriyet Kitapları’ndan basılan "6 Ay", kurtuluş savaşının başlamasından önceki 6 ayı, en ufak ayrıntısına kadar özenle anlatmaktadır. Mutlaka okutulması, okunması gereken, çok güzel basılmış, okunması kolay bir eserdir.

ESKİ HATIRALAR

27 Mayıs dönemi gençlik önderlerinden olan Alev Coşkun’u, 30 yıl önce İzmir çevresinde hızlı ve verimli politika yaptığı için, ilk yazarlığa başladığımız "Demokrat İzmir" gazetesi yıllarından tanır ve severiz. Kalın çerçeveli ve hafif koyu camlı gözlükleri, simsiyah saç ve bıyıklarıyla, doktora sahibi genç bir ilerici politikacı olan Ödemişli Alev Coşkun, efsanevi önder Bülent Ecevit’in gözdelerindendi..

İzmir’de yapılan tüm CHP ön seçimleri yanılmıyorsam, su sırayla sonuçlanırdı: Alev Coşkun, Süleyman Genç, Mahmut Türkmenoğlu, Coşkun Karagözoğlu, Yüksel Çakmur, Kaya Bengisu, Remzi Özen, Neccar Türkcan, Ferhat Arslantaş, Mustafa Öztin ve Akın Simav. Bu sıralama içine, genç bir siyaset doktoru olan rahmetli Ahmet Taner Kışlalı da kontenjandan konuldu mu, çok güçlü bir kadro seçmenin karşısına dizilirdi. Şimdiki sıralamaları bir düşünelim de, geçmişin görkemini fark edelim!..

KARARLI MÜCADELE

O yılları, dün gibi hatırlıyorum.. Alev Coşkun, her mahalle toplantısında, ilçe veya il kongrelerinde veya büyük kurultaylarda mutlaka "Kuvayı Milliye"den söz açar ve heyecanlı, bilinçli tespitler yaparak; güncel dertlerimizi, geçmişin şanlı Ege direnişiyle bağlantılı izaha çalışırdı..

CHP İl Başkanı Dr. Sedat Akman’la politika yaparlardı. Partide "Ecevitçi" denilen bir cephenin önde gelen, taviz vermez, inançlı parti önderleriydiler. O yıllar, solcu gençleri hegemonyası altına almak isteyen, Moskova veya Çin ideolojik yörüngelerine, yine silahlı mücadele gibi teorilerle yeraltına inmiş guruplara karşı, sosyal demokrat gençliğin Atatürkçü ve kuvayı milliyeci olmaları için zor şartlarda daima kararlı mücadele vermişlerdir. Hizmetlerinin önemi şimdi daha iyi anlaşılıyor.

Dr. Sedat Akman, bugün ilerlemiş yaşına ve evine çekilmiş olmasına rağmen, yakından takip ettiğim kadarıyla, ülkemizi tehdit eden tüm tehlikelere karşı kaleme aldığı dilekçe ve mektuplarıyla kıyasıya mücadele ediyor. Alev Coşkun ise bu görevi, bir güzide gazetemiz olan Cumhuriyet’te görev başında olarak ve kaleme aldığı "Kuvayı Milliye" kitaplarıyla yerine getiriyor. Ne mutlu onlara!..

"6 AY" kitabı, çok bastı

Alev Coşkun’un özenle hazırladığı son kitabı, 1919’da işgali, yaşanan hüznü ve kurtuluşa hazırlık aylarını anlatıyor. "Cumhuriyet Kitapları"ndan yayımlanan kitabın baskı sayısı hızla artmakta..

"Yorgun Savaşçı" unutulmaz

Usta yazar Kemal Tahir’in ünlü "Yorgun Savaşçı" romanı, Kuvayı Milliye direnişinin Batı Anadolu cephesini büyük bir beceriyle anlatan eşsiz bir çalışmadır. Daha sonra filme de çekilen bu romanı, "İthaki Yayınları"ndan bulabiliriz.

"Kalpaklılar" eşsiz romandır

Samim Kocagöz’ün "Kalpaklılar" romanı, Literatür Yayınları’ndan yeniden basıldı. Milli Eğitim Bakanlığı’nın "100 Temel Eser" tavsiyeli olan bu romanın, yazarı tarafından bire bir Ege insanları ile konuşarak yazılması, başlı başına olağanüstü eşsiz bir metni ortaya koymuştur.

İlhan Selçuk okunmalı

İki ciltlik "Yüzbaşı Selahattin’in Romanı" isimli çalışma, Cumhuriyet Gazetesi’nin temel direği İlhan Selçuk’un en değerli çalışmasıdır. Osmanlı’nın yenik cephelerinden kopup gelen ve vatan topraklarını kurtarmak için silaha sarılan Selahattin isimli bir Türk yüzbaşısının savaş hatıralarını yansıtır.

Attila İlhan vazgeçilmezdir

Attila İlhan, romanlarında "Kuvayı Milliye" inancını öne çıkarır. Çünkü Menemen’in Yunanlılarca işgalini daha çocuk yıllarında annesinden dinlemiştir. Rahmetli şair ve yazarımızın, İş Bankası Yayınları’ndan basılan "O Sarışın Kurt" isimli romanını okumanın tam zamanıdır.
Yazarın Tüm Yazıları