Dinin tek sahibi Allah’tır

Ramazan, Kuran inmeye başlayan ay olduğu için kutsaldır. Yani, bu aya kutsallığını veren Kuran’dır. Kuran; Yüce Yaratıcı Allah’ın, kendisini tanıttığı, muhteşem güzellikteki öğüt, öneri, tavsiyeleri ile, uyarı ve sınırlarını içeren sözlerini, Peygamberimiz aracılığı ile yazıya geçirttiği ve insanlığa rehber olarak bıraktığı, diğer ilahi metinlerdeki sapmaları düzelten, son ilahi kitaptır ve din hükümlerinin tek kaynağıdır. Peygamberimizi tanımanın ve örnek ahlaki özelliklerini öğrenmenin yolu da, Kuran ayetlerinden geçmektedir.

Toplumu oluşturan insanların, gerçek din ile buluşması, ancak, geleneksel kabullerin etkisinden sıyrılmış ve çevirisi bilimsel metotlarla yapılmış Kuran’ın anlatılması ile olur. Çünkü, Allah’ın sözlerinin toplamı ve Allah’ın; dindeki tüm ilke, kural ve hükümleri Kuran’da, sadece Kuran’da yer almaktadır. Dinin tek sahibi Allah’tır.

Başka din kaynaklarının(!?) kabulünden, dinde mezhepler, tarikatlar, cemaatler oluşmuştur. Günümüzde insanlara din diye dayatılan, yaşatılan kargaşanın sebebi de, Peygamberimizin olduğu söylenen hadislerinin(!?), mezhep imamlarının, tarikat, cemaat liderlerinin sözlerinin ve kitaplarının, ana ve tek kaynak olan Allah’ın Kitabı Kuran’ın, yerine ya da yanına ilave edilmesindendir. Din konusunda bütün çalışmalar, Allah’ın Kitabı Kuran’ın, içeriğinin, anlamının, açılımlarının tüm insanların anlayabileceği şekilde yapılması yönünde olmalıdır.

Anladığı dilde Kuran’ı okuyan, Yaratıcısı ile baş başa kalma özgürlüğüne kavuşur.�

Yasemin ÇİN

Fethullah Hoca hacca gidebilir

KENDİNİ ‘Emribil Maruf’ olarak tanıtan bir e-mail notunda, “Fethullah Hoca neden hacca gidemiyor?” sorusuna şöyle bir yanıt verilmiş. Soru sık sık gündeme getirildiğinden        �konuyu aydınlatma açısından belki bir fikir verebilir:

“Bu soruda bazı yanlışlar vardır. Tarikatçı veya Fethullahçı değilim. Sıradan bir Müslümanım ve öyle olduğum için de Allah’a sonsuz hamd ediyorum. Üniversite yıllarımda ben de bu cemaatin içine girmiştim, bir türlü frekanslarım uyuşmamıştı ve hâlâ da uyuşmuyor. Arapça ve İngilizce bildiğim için ben 15 yıldır Arabistan’da çalışıyorum. Hacca birkaç kez gitmek nasip oldu. Her türlü tarikat şeyhi cemaat önderi hacca gidebilir S. Arabistan’ın bu konuda bir sınırlaması yok. Ben Medine’de ve Mekke’de Türk ve yabancı tarikat şeyhlerine rastgeldim. Hatta İsmail Ağa Cemaati lideri Mahmut Ustaosmanoğlu tarikatıyla beraber her sene umreye ve hacca gelirler. Fethullah Hoca’da gayet rahat gelebilir. Dünyanın her tarafında tarikat ve cemaat şeyhi var, sadece bizde değil. Tasavvuf tarikatları Kuzey Afrika’da dahi mevcut. Ve hatta inanmazsınız ama PKK bayrağı ile Avrupa’dan gelen hacılar dahi var. Çünkü her kafile orada kendi bayrağını taşıyor. Ben bizzat PKK bayrağını gördüm.

İmam, hava sıcak diye hutbeyi özetlemiş

”ÇANAKKALE Savaşı’nı nasıl kazanmışız?” (2.9.2009) başlıklı yazı ile ilgili araştırma yapılmıştır. Buna göre,

1- İl Müftülüğü ‘Hutbe Hazırlama Komisyonu’ tarafından 30 Ağustos Zafer Bayramı münasebetiyle hazırlanan hutbe metni, internet sayfamızda yayınlanmış ve 28.8.2009 cuma günü bütün camilerimizde okunması istenmiş, il genelinde okunması sağlanmıştır.

2- Nilüfer, Balat Mahallesi Barbaros Hayrettin Paşa Camii (Cezaevi karşısındaki cami) sözleşmeli imam-hatibi Behzat Ercan tarafından, caminin içerisinde cemaatin çok kalabalık, havanın da çok sıcak olmasını gerekçe göstererek hutbenin bazı paragraflarını okumadığı, toparlamaya çalışırken konu ile ilgisi olmayan çok kısa bölümler ilave ettiği, bunu yaparken bir art niyetin olmadığı, cemaatten olumsuz bir tepki almadığı ifade edilmiştir.

3- Bundan böyle konu dışına çıkmaması ve Müftülükçe hazırlanan hutbenin aynen okunması hususlarında görevli ikaz edilmiştir.”

Mahmut GÜNDÜZ

Bursa Müftüsü

Biliyor musunuz

SODEV ve TÜSES’in ‘Sosyal Demokrasi Okulu’nda 21. dönem derslerinin 1 Ekim Perşembe günü başlayacağını (15 ders, salı-perşembe 18.30-20.00 arasında), katılmak için 0212-292 52 52/53 ile irtibat kurulabileceğini...

KEY ödemelerinin muhatabı yok

BAZI okurlarımız diyor ki ”Geçen yıl şanslı kişiler KEY ödemelerini aldı. Birçok kişi ya eksik aldı ya da hiç alamadı. Kurumlarına yapılan itirazlar sonucu Kasım 2008 tarihinde kurumlar düzeltilmiş listeleri, ilgili yerlere teslim etti. Bu yılın nisan ayında Hazine Müsteşarlığı’na yaptığım başvuru ile ödemelerin ne zaman olacağı ve nema ödemesi olup olmayacağını sordum. Gelen yanıtları siz de köşenizde aktardınız. Sizin yazınızdan sonra Hazine Müsteşarlığı yeniden tarafıma kendilerinin ilgisi olmadığını belirtti. Daha sonra tasfiye halindeki T. Emlak Bankası’na sordum, kendilerinin ilgisi olmadığını belirttiler. Bunun üzerine Başbaşkanlığa Bilgi Edinme Kanunu kapsamında sordum. Başbakanlık ‘ilgisi gereği TOKİ’ye aktarıldığını’ ve sorularıma yanıt veremeyeceğini belirtti.

Sonuçta KEY ödemeleri konusunda ne Başbakanlık, ne Hazine Müsteşarlığı, ne TOKİ, ne tasfiye halindeki T. Emlak Bankası bilgi sahibi değil ve yetkili değil. KEY ödemeleri konusunda hangi kurum yetkili ise şu sorulara yanıt verebilirler mi? KEY ödemeleri ne zaman yapılacaktır? Geç ödeme nedeniyle nema ilavesi yapılacak mıdır? Mağdur edilenlere toplam ne kadar para ödenecektir?”  

GÜNÜN SÖZÜ

“İnsan sevinçliyse, birini sevindirmiştir; üzüntülüyse birini üzmüştür.”

(Mevlana)