Cildimize büyüteç bakışı

Cilt kapladığı alan itibariyle en büyük organımız. İlginç bir dipnot; cildimizi bir elbise gibi çıkarıp, tartıya koyduğumuzda ağırlığı 3.5’la 10 kg arasında değişiyor.

Cilt, bizi en çok sarmalayan organımız. Aynı zamanda vücudumuzun psikolojik ve duygusal değişimlerinin de en fazla hissedildiği organ.... Bir sürü fonksiyonu var.

Öncelikle bizi mikroorganizmalardan koruması, yaralanmalar ve diğer çevresel tehlikeler dışında vücudun ısı dengesini kurması, vitamin üretimini sağlaması ve sensör taşıyıcı rolü onu benzersiz kılan özellikleri arasında.

Cildim olmadan asla

Cilt sahip olduğu 5,7’lik p-H değeriyle hafif ekşi bir tada sahip. Asidik koruma mantosuyla da yabancı maddelerin vücuda girmesini engelliyor. Cildin belirli maddeleri ayrıştırma özelliği sayesinde de vücuttaki kan dolaşımı ve vücut ısısı sağlıklı bir şekilde sağlanmış oluyor.

Önemli bir fonksiyon olan ter üretimi ise cildin fazla ısınması engelliyor. Vücudumuz aynı zamanda dışarıdan alınanlara da açık. Her ne kadar dış etkenlere karşı koruma duvarı oluştursa da saç diplerindeki foliküller, sağlıklı bir ciltte çözünerek daha derin cilt tabakalarına ulaşabiliyor. Eğer cilt zarar görmüşse, yabancı maddelerin küçük sıyrıkların içinden vücuda sızması da mümkün.

Cilt yüzeyine sürülmüş birtakım ilaçların cilt yoluyla yine organizmaya oradan da iç organlara dek ulaştığı araştırmalarla kanıtlanmış.

Cilt, çok yönlü görevlerini yürütebilmesi için birçok tabakadan oluşuyor. Mikroskopik yapı olarak adlandırılan hassas tabakanın yapısını özellikle ellerde görmek mümkün.

Ellerin iç kısmı dışında, ayak topukları da cildin tüy olmayan tek bölgesi. Vücudun geri kalan kısmı ise tamamen tüylerle kaplı. Her cilt tipi genetik olarak belirlenmiş ve hiç kimsenin cildi diğerininkine benzemiyor.

Mimiklerin önemi

Çizgiler ve kırışıklıklar yaşam süresinde oluşuyor. Doğumla birlikte cildimizde varolan çizgiler, buruşukluklar ve izler mimiklerin de daha kolay gerçekleşmesini sağlıyor. Üstelik bu süreç ömür boyu sürüyor.

Mikroskop altında cildimiz

Cildin hassas yapısı farklı tabakalardan oluşuyor ve mikroskopla görmek mümkün değil.

Her cilt tabakasında kendi görevlerini yerine getirdiği tipik hücre yapıları mevcut. Cildimiz dışarıdan içeriye doğru üstderi, deri ve alt deriden oluşuyor. Her cilt tabakasının kendi yapısı var. İnsanın en büyük duyu organı olarak cildin fonksiyonu da oldukça önemli. Cilt üzerindeki dokunma, hassas baskı ve ısı hassasiyeti gibi titreşim ve acıları hissediyoruz. Tüm bunları hissetmemizi sağlayan reseptörler ısı ve soğuk arasındaki farklılıkları da ayrıştırmamızı sağlıyor.

Örneğin, bronzlaşmak cildin koruma fonksiyonlarından biri. Eğer güneş ışınları karşısında renk değiştirmeyle reaksiyon vermeseydi, o zaman UV ışınları cilde çok daha hızlı zarar verebilirdi.

Aslında cildimiz güneş ışınlarına sahip olduğu cilt tipine göre reaksiyon gösteriyor. Bu yüzden herkesin sahip olduğu cilt tipini biliyor olması önem taşıyor.
Yazarın Tüm Yazıları