Can Yücel, Rengáhenk kitabını Burhan Uygur’a imzaladığında

MASAMIN üzerinde biçimiyle, içeriğiyle çok şık bir kitap duruyor.

Siyah mahfazasından çıkardım, siyah cilt üzerine fuşya hepimizin bildiği bir kitapta iki ustanın adı var:

Rengáhenk

Can Yücel

Burhan Uygur

İlk sayfada şair Can Yücel’in, ressam Burhan Uygur’a ithaf yazısı var:

"Burhan’a ancak öptükten sonra yazan kalemiyle öperek..."

Burhan Uygur,
Can Yücel’in şiirine vurgun, okumakla yetinmiyor, her şiiri resimliyor. Her şiirin görsel yorumunu yapıyor.

Resimler eşine kalıyor. İKSV de, eşiyle anlaşarak, Can Yücel’in Rengáhenk’ini, Burhan Uygur resimleriyle, bu değerli kitabını bize sunuyor.

Yeşim Demir’in tasarımıyla.

Şiirle resim birleşince, ikisinin birbirini zenginleştiren, anlam çoğaltan birlikteliğini burada görüyorsunuz.

Şiirle resim bir arada bulununca, şiirin çağrışımları da renge dönüşünce ne olur?

* * *

FERİT EDGÜ, kitabın başında yer alan Yücel ve Uygur: Şiirin Resme Dönüşmesi yazısında bu soruların yanıtını veriyor:

"Sanatlar arasında kardeşlik var mıdır? Varsa hangi sanatlar hangilerinin kardeşidir? Kan bağından değil, sanatların yapısından, sanatların dilinden söz ediyorum.

Uzun yıllar, şiir müzikle eşleştirildi.

Şiir-resim ilişkisi Batı’da her iki sanat dalı için de son derece verimli olmuş, şairle ressamın işbirliğinden olağanüstü güzellikte kitaplar doğmuştur.

Can Yücel’in şiiri ile Burhan Uygur’un resminin, bu bir benzeri olmayan kitapta buluşmaları da bunun kanıtıdır. Bu buluşma gerçek bir tansıktır. Çünkü meşrepleri aynı ama sanatlarının dilleri bunca farklı iki sanatçının yapıtlarının bir araya geldiğinde böylesi bir uyum yarattığı pek az görülmüştür."


Okuduğum Rengáhenk’i Burhan Uygur’un resimleriyle birlikte okuyunca, imgelem vanalarım açıldı.

Nisan Tezi şiirinin resmine Ayvalık-Sabah vakti notunu düşmüş. Zamanı bile önemli.

"Orhan Peker der ki" şiirini almalıyım yazıma; çünkü o şiir birden bana Orhan Peker’in önünden ayrılamadığım bir resmini anımsattı, balıkçının kedisi nasıl da lengerdeki balıklara dikmişti gözünü. Resimle şiirin belleğimde buluşması.

"Bir başkaydı zaman, ne sabaha sığardı ne akşama / Ruhumtırak bir kedi geçti yanımdan / Ardından kapkara bir erkek.../ Dünyayı memede bir bebeye döndüren çığrışlarıyla / Atladılar bizim çatı katından dama

(...)

Üç ay sonra siyah-beyaz bir resim doğdu kucağıma / Yüzüm gözüm tırmık içinde."


* * *

ÇOK az sayıda basılmış, kitaplığınızda bir mücevher gibi saklayacağınız bir kitap.

İsteme adresi: Burcu Leblebici (0212) 334 07 85

burcu@iksv.org
Yazarın Tüm Yazıları