Bizim oğlan dünya yıldızı olacak abisi!

Bundan eminim, çünkü elimizin altında “ihtiyaç fazlası” yıldız adayı var.. Bunlar olgunlaşıp dişe geldiğinde futbolumuz parlayacak.. Bizdeki yıldız adayları mı yoksa Samanyolu’ndaki yıldızlar mı fazla? Şahsen orasını bilemedim..

AHALİMİZİN olağan refleksidir.. Konu kendi çocuklarına geldi mi akıl, mantık, sağduyu kaybolur..
Bunların yerini şizofrenik hayaller, akla hesaba gelmez öngörüler, mantık dışı beklentiler alır.. Çıta doğumdan itibaren yükseltilir ha yükseltilir..
“Benim oğlum büyüyecek, paşa olacak..”
Bu temenniyi duydun mu kafa sallamak mecburidir.. Tersini söylemeye sakın kalkışmayın.. Misal “Hele büyüsün de uzatmalı çavuş olsun, o da yeter..” dedin mi niza çıkar.. Bizim aileleri “paşadan aşağısı..” kesmediğinden araya o saat kan girer..

***

AVRUPA görmüşlerden rivayettir.. İsviçre gibi gelişmiş ülkelerde rehber öğretmenler aileleri çocukları hakkında bilgilendirir..
Tabii yekten “Sizin çocukta okuyacak göz yok.. Bakkala çırak verin, para üstü vermeyi öğrensin..” demezler ama çocuğu uygun dille meslek okuluna yönlendirirler..
Bu tür yönlendirmelere sadece bizimkiler direnir..
Anası loğusalıktan itibaren çocuğun alt bezine bakıp “Benim oğlum paşa olacak..” sloganı attığından, eğitim konusundaki erken teşhisi kabul etmezler..
O çocuk erkekse illa ki kahvenin işsiz güçsüz ağır abisi olacak.. Kızsa davulcuya kaçacak..
Gözleriyle görecekler ki gerçeği kabul etsinler..

YILDIZ BOLLUĞU

AHALİMİZİN kendi çocukları için verdiği tepkilerin aynısını futbol medyamızda gözlüyorum.. Yeni türeyen yerli futbolcular için yarattığımız beklenti “Bundan iyi paşa olur..” düzeyinde..
Kimse “Az yaşa çok yaşa.. Her albay olmaz paşa..” demiyor..
Yazılanları okuyup, yorumları dinliyorum..
Bizim Süper Lig yıldız kaynıyor.. Bir Selçuk’u, bir Necip’i veya Salih’i koyacak yer bulamıyorlar..
Bu saydığım isimler rastgele aklıma düşenler..
Örnekleri çoğaltabilirim.. Antalyasporlu Emrah Başsan, Bursasporlu Volkan ile Sercan, Galatasaraylı Emre Çolak, Beşiktaşlı Mustafa Pektemek, Fenerli Alper Potuk, Kayserili Sefa Yılmaz.. Okay..
Maşallah ortalık yıldız adayından geçilmiyor.. Ben bile oturduğum yerden gaza gelip, arada bir umutlanıyorum..
Adaylardan Okay’ı cumartesi günü bu niyetle seyrettim.. Çocuk ceza sahasının dışından “yıldız adayı olarak..” kaleye bir şut attı..
Top Kadir Has Stadyumu’nun üzerinden meteoroloji balonu gibi uçup gitti.. Takımın malzemecisi hâlâ o topu arıyor..

***

ELDEKİ yıldız adaylarından biri için dahi “Aha bu olur!” diyemiyorum..
Son zamanlarda biraz Beşiktaşlı Oğuzhan’dan umutlanmıştım.. Bu haftaki maçını seyrettikten sonra o da bitti benim için..
Çocuğun aklı kendine şekil yapmakta..
1950’li yıllardaki İsveç köylüsünün saç traşını model alıp, kafayı yanlardan traşlamış, tepede ters dönmüş ayakkabı fırçası gibi saç bırakmış..
Saçları gür olmadığından tepedeki fırça şekli, piliçlikten taze çıkmış genç horoz ibiği gibi duruyor..
O yaştaki bir adamın aklı kendine şekil olarak bunu bulduysa koyuver yakasını gitsin..
Yarın eline geçecek ilk büyük transfer parasıyla bir de Porsche araba aldı mı hayattaki bütün beklentileri biter.. Sen sağ, ben selamet..

OYNAMA PATLAR!

GALATASARAY alt yapısından bir Mehmet Güven çıkmıştı.. Çocuğu keşfeden eski milli futbolcular “Böyle futbolcu olmaz abi.. Göreceksin bak..”deyip, onu öve öve bitiremiyorlardı..
O kadar ki yıldız düzeyindeki maçlara sırf Mehmet Güven’i seyretmek için gidiyorlardı.. Ha patlama yaptı ha patlayacak, derken yıllar geçti..
Mehmet Güven’in tepesinde saç kalmadı, neredeyse futbolu bırakacak, hâlâ patladığını göreceğiz..
Şimdi Lig TV üzerinden Mustafa Pektemek için yaratıyor.. Bir övme, bir parlatma o kadar olur..
Eskiler “Öve öve öküz ettiler, boynuzunu dokuz ettiler..” kıvamında bir arka çıkma..
Dikkatle seyrediyorum maçlarını.. Çalışkanlığı ile iyi niyeti ile ancak orta halli bir futbolcu.. Çıkar sırtından Beşiktaş formasını yolla taşraya..
Kayseri Erciyes’ten Edinho’yu yahut Akhisar’dan Oumar Niasse’ı kesebilir mi bak bakalım..
İstanbul’un nice “yıldız adayını..” taşra takımlarının yedek kulübelerinde gördük.. İki lig aşağıdaki takımlarda bile forma bulamayanı vardı..
Bir Yeşilçam starını Adana pavyonlarında çalışırken görmek gibi..
“Yıldız olacak futbolcunun..” alttan nasıl geldiğine dair fikrimiz var..
Yusuf’un, Mustafa Denizli’nin, Cemil’in, Rıdvan’ın, Hakan Şükür’ün gelişlerini gördük..

***

KİMSE kusura bakmasın.. “Yıldız adayıdır..” diye servis ettiklerinde o cevheri görmüyorum.. Eğri ağaçtan doğru değnek çıkmaz..
Ayrıca işin bir de “eğitme faslı..” var ki bu konudaki yeteneğimiz dillere destan..
Cumhuriyetin birinci yüzyılı dolmadan “Yine olmadı ağalar..” deyip, seksenden fazla eğitim reformu yapmış bir milletiz..
İki üç haftalık kurslarla piyasaya saldığımız antrenörlerden “yıldız çıkarmasını..” bekliyorsak Albert Einstein’ın aptallığı tarif eden o maruf lafına gelmişiz, demektir..
Kıssadan hisse: Gökte yıldız ellidir, bizimkiler bellidir..