Biraz ışık

SANIRIM Türkiye Ligi’ndeki en tehlikeli meslek Galatasaray’da sağ bek mevkinde oynamak. O bölgeye geçen futbolcudan hayır gelmiyor.

Son kurban Hasan Şaş’ın ardından sıra genç Serkan Kurtuluş’taydı. Bellinzona karşısında ilk maçta alınan deplasman galibiyeti Galatasaray’ı tura zaten iyice yaklaştırmıştı. Bu sebepten ağırlıklı olarak Serkan’ı seyretmek mümkün oldu. Serkan, bu mevkide biraz zaman tanınırsa ve sakatlık yaşamazsa gayet faydalı olabilecek bir genç. Hem işini yapıyor, hem de ataklara katılıyor. Yani iş görür.

Fakat Bellinzona, bu tür kararları vermek için doğru bir rakip sayılmaz. Haddini bilen, vasatın altında bir takım netice itibariyle. Dün sahaya Galatasaray’ı zorlamak amacıyla çıkmadıkları da gayet belliydi. Sarı kırmızılı takım da bayram ruhuna uygun davranmayı ve rakibi fazla hırpalamamayı tercih etmişti zaten.

Uyarı yuhalaması

Futbol adına birkaç güzellik görsek yeter düşüncesiyle gittim maça. Uzun süredir tribünleri boş bırakan G.Saray taraftarı güzel hava, tatil, güçlü forvet hattı bir araya gelince stadı doldurmaya karar vermişti. Ancak pek umduğunu bulamadı seyirci.

Galatasaray’ın biraz komik bir penaltıyla öne geçmesi sonra rakibin bir penaltı ile durumu eşitlemesi bile maçı sıkıcılıktan kurtaramadı. Sarı kırmızılıların, aklının başına gelmesi için tribünün 80. dakikada yaptığı "uyarı yuhalaması"nı beklemek gerekti. Doğru bir tepki olduğunu düşünmüyorum. Fakat enteresan bir şekilde işe yaradı galiba. UEFA’da gruplara kalmayı garantileyen Galatasaray, Avrupa’daki istatistik karnesine bir galibiyet daha eklemiş oldu, seyircinin ısrarıyla. Maçın en güzel kazancı sanırım Serkan Kurtuluş’tu. İlerisi için umutları korumaya devam. Ancak Skibbe’den biraz daha ışık istiyorum.
Yazarın Tüm Yazıları