Beyaz çorap - mokasen ikilisini hayırla anmak

Fakat tutup, "Sen havlu çorapla espadril giymiştin di mi abi?" diye birbirimizi aramıyoruz.

Bunu giderek acayip hareketlere yönelen Topesto yapıyor.

Riko’nun tezine göre Topesto kafayı çok sağlam şekilde bir yere çarptı. Bende bu kadar net bir açıklama yok. Ama her şeyin bir 80’ler partisinde başladığını düşünüyorum.

Benim gitmediğim bir partiydi. Ertesi gün Riko geceyle ilgili "hasar tespit raporu"nu sunmak için aradı.

"Birader n’aber?"

"Bradır Luvi Luvi Luvi’ler götüresice eğlendiniz mi?"

"Topesto cismi Malibu içeceğini söyleyene kadar pek eğlenmiyordum..."

"Malibu?.. Oh yeah! Fenalık bir şeydi. Ama Murat Belge seviyor onu, bir dergide okumuştum... Murat Belge’nin samimiyeti ve cesaretine duyduğum saygı nedeniyle Malibu’nun itibarını iade etmiştim hatta."

"Abi gözümün önünde üç Malibu’yu fondip yapıp Komançero ile dans etti eleman."

"Youtube paklar onu, sen boş ver kardeşim."

"Bir de film seyredecekmişiz bugün."

"Emir nereden; Topesto’dan mı?.."

"La Boum’un DVD’si çıkmış, onu almış..."

"Patlarsam Yanarsın ha? Konak Sineması, 1980’lerin ilk yarısı... Cumartesi sabahı 11.00’de buluşmaca. Film sonrası Kral ve Ben’de pizza... Vay be ne günlerdi."

"Sen de Topesto gibi konuşmaya başladın, ürktüm!"

"Yok, merak etme bende tedavi amacıyla kullanabileceğimiz yeni parti süper manyak filmler var. Onlarla aklını çeleriz, milenyum insanı olur yeniden..."

*

Topesto’ya elimde birbirinden saçma üç filmle gittim.

Filmlerden ilki, sinema tarihinin en kötü filmlerini çeken yönetmenler arasında gösterilen yönetmen William Beaudine’e ait: Bela Lugosi Meets A Brooklyn Gorila. Adından da anlaşılacağı üzere film Brooklyn asıllı bir goril ve Bela Lugosi arasında geçiyor. Korku sinemasının efsane Drakula’sı Bela Lugosi yine deli bilim adamı. Elemanın birini şarkı söyleyen gorile çeviriyor. Filmde başka kayda değer bir şey yok.

İkinci film "Astro Zombies", bazılarına göre çekilmiş en kötü film. Bazı Türk filmlerini seyretmemişler belli ki. Yoksa "Sarı Tebessüm"ün hakkı yenilmezdi böyle. Yönetmen Ted V. Mikels’in filminde casusluk şebekeleri, uzaylı zombiler ve aramadığınız her şey var.

Son film aslında Brezilya dışında tüm dünyada "Coffin Joe/ Tabut Joe" olarak tanınan anti kahramanın bir filmi ve bence güzel bir filmdir: "At Midnight I’ll Take Your Soul." Görüldüğü üzere, "Akşam müsaitseniz size gelip ruhunuzu alacağım, lanetleyip geri vereceğim" tarzı bir yaklaşım söz konusu. Brezilya’nın milli umacısı olan "Coffin Joe" (Brezilyalılar Ze do Caixao diye biliyor), yazar/yönetmen/oyuncu Jose Mojica Marins’in bulduğu bir tip. Mesela Fenerli Alex’e "Ze do Caixao’nun selamı var" desen ne tepki verir acaba. Çünkü Brezilya’da en tanınan film kahramanlarından biriymiş. Kötülük timsali bir arkadaş...

*

Topesto filmlere baktı ve "Sonra seyredelim, şimdi Patlarsam Yanarsın seyredeceğiz" demekle yetindi.

"Usta Sophie Marceau’nun ilk filmiydi, hap kadar kız bu filmde. Biz de aşıktık ama artık kazık kadar olduk. Star Wars, Indiana Jones gibi bir şeyler seyretsek tamam ama bu filmi 20 yıl kadar sonra seyretmek çok manalı değil be usta" dediysek de dinletemedik.

Filmi seyretmeyi bitirdiğimizde kendimizi yaşlı hissediyorduk.

Şuursuz zaplama anının sessizliğine sığındık bir süre.

Sonra kumandayı elinde bulunduran Topesto, Hülya Avşar’lı bir filmde takıldı. İrfan Tözüm’ün "Melodram" filmi. Hülya Avşar, Macit Koper ve Yalçın Dümer oynuyor.

"Aaaaa, ev Moda’daki eski eve ne kadar benziyor... Bu gittikleri bar Ece’nin eski yeri di mi?.." diyerek seyrediyoruz. Hani "Eski Türk filmlerini, İstanbul’un boş halini görüp hisleniyorum" diyen bir seyirci modeli vardır.

Aynı o vaziyette, filmden çok nerede çekildiğine, cep telefonsuz bir film oluşuna filan takılarak seyrediyoruz biz de.

Restoranda şiddetli entelektüel bunalımı geçirme sahnesinde dalıp gitmişken Riko koltuktaki yastığı kafama vurarak uyardı: "Yalçın Dümer’in çoraplara bakın!"

"Beyaz çorap+mokasen işbirliği..." Yıllar önce bir medya kampanyasıyla "Çirkinlikte Zirve" ilan edilen ve dünya moda tarihinin en çabuk ortadan kalkan ikilisi olarak anılan model!

"Bence çok şıktı" dedi Topesto.

İrkildiğimizi görünce de, "Dönemin şartlarına göre tabii..." dedi.

Bence yaşlanıyor...
Yazarın Tüm Yazıları