Bak bir varmış bir yokmuş

Aklım başıma gelip de müziğe, özellikle de eski kırkbeşliklere ilgi duymaya başladığım ilk yıllarda, Odeon Plak’ın arşivlerinde bir fare olup dolaştığımı, gece olup el ayak çekilince, o başka hiçbir yerde bulamayacağım plakları bir bir dinlediğimi hayal ederdim.

1924’te kurulan Odeon Plak, yaklaşık 56 yıl boyunca sayısız taş plak, kırkbeşlik ve uzunçalar üretmiş, alaturka işlerin yanında batılı anlamda pop müziğin başlangıcı kabul edilecek, hatta seyrini belirlemiş işlere imza atmış bir firma. Hangi müzik faresi o arşivden çıkmak ister?

"Bak Bir Varmış Bir Yokmuş" adlı şarkının, Fecri Ebcioğlu sözleri ve İlham Gencer yorumuyla 1961 yılında yayınlanmasıyla birlikte yabancı şarkılara Türkçe söz yazma, diğer bir deyişle aranjman dönemi başlar. Her ne kadar Türk bestecilerin yetişmesini ötelemiş de olsa bir başka bakış açısıyla, batılı anlamda pop müziğin de başlangıcı kabul edilir 1961 yılı. İlerleyen yıllarda ortaya çıkacak Anadolu Pop akımı da işte bu aranjmanlara tepki olarak doğacaktır.

"Bak Bir Varmış Bir Yokmuş" plağının yayımcısı Odeon’un, Türk pop müziği üzerinde işte bu kadar belirleyici bir etkisi olmuştur.

2000’li yılların başında niçin bu arşivi insanlara açmıyoruz diye düşünen Odeon, "Bir Zamanlar" konsepti içinde, birçok ünlü ismin eski kırkbeşlik devirli plaklarını dijital olarak elden geçirip "en iyileriyle" albümlerini yayımlar.

Ancak, benim arşivlerde fare olma hayalimi suya düşüren asıl kararı 2003’te verirler ve sembolik önemi olan "Bir Varmış Bir Yokmuş"u konsept ismi seçerek bir toplama çıkartırlar piyasaya. Bu albümün başarısı; hızla serinin ikinci, üçüncü ve dördüncü albümlerini getirir peşi sıra.

Biz tam bitirdik arşivi diye hayıflanırken bu kez 5 albüm içeren özel bir kutu içinde (evet serinin beşinci ve yayınlanmamış albümü de bu kutuda) "5’i Bir Yerde" adıyla, yeni yıl sürprizi yapar Odeon.

Ajda Pekkan, Alpay, Ayla Algan, Ayten Alpman, Cahit Oben, Cici Kızlar, Dario Moreno, Esin Afşar, Ferdi Özbeğen, Füsun Önal, Hümeyra, İlham Gencer, Lale Belkıs, Mehmet Teoman, Modern Folk Üçlüsü, Nesrin Sipahi, Nilüfer, Şecaettin Tanyeri, Tanju Okan, Timur Selçuk, Yeliz gibi 45 sanatçı ve özenle seçilmiş ve temiz bir ses kalitesiyle sizi o güzel yıllara götürecek tam 100 şarkı...

Daha ilk günden beri büyük bir titizlikle yürütülen proje için görkemli bir final... Serinin albümlerine sahip olmayanlar için ekonomik ve şık bir seçenek... Hele birilerine, bir sebeple alasınız varsa harika bir armağan...

AŞK’IN ŞARKILARI

Aşkın Nur Yengi, Sezen Aksu ekolünden gelir. Doksanlı yılların başında, kendisi de henüz yirmili yaşlarının başındayken ilk albümü "Sevgiliye" ile yaklaşık 2 milyonluk bir satışa ulaşır. Özellikle doksanların ilk yarısında ürettiği hit şarkılarla kalıcı olacağını kanıtlamış, zaten gerek müzisyen, gerek oyuncu kimliğiyle bugünlere kadar etkisini korumuştur. Herkesin başı sıkıştıkça "best of" yaptığı bir piyasada o duruşunu korumuş, üretebildiğince yeni albüm üretmeye çalışmıştır.

Geçtiğimiz yıl sonunda çıkan "Aşk’ın Şarkıları", yeni bir Aşkın Nur Yengi albümü değil. Ancak, Yengi’nin onca yıllık müzik kariyerinden sonra çıkartmayı çoktan hak ettiği bir albüm olmasının yanı sıra, çok da kaliteli bir best of. Albümün, sıradan bir best of’tan en temel farkı; sanatçının seçilen şarkılarının akustik versiyonlarını içeriyor olması.

Doksanlar ve iki binlerde, birçok önemli pop albümüne şarkıları ve düzenlemeleri ile değer katan Sadun Ersönmez imzasının aranjör olarak bu albümde de olması bir diğer önemli unsur. Ersönmez’in, "Bir Başkadır Ayten Alpman" albümündeki düzenlemelerini hatırlıyorsanız fazla söze gerek yok zaten. Ha, bir de albümün süpervizörü Hakan Eren... Evet, adam zoru seviyor ama ortaya da bir kere kötü iş çıkmadı işte. Bu arada Yengi’nin yeni albümü de yolda, sevenlerine duyurulur.
Yazarın Tüm Yazıları