AVM’nin hastasıyız

AVM hastalarının yüzde 4’ünde beyin kanaması gelişirken, epilepsi nöbetleri de görülebiliyor.

Nedeni bilinmeyen bir mekanizma ile normal olan damar yapısı bozularak bir damar yumağı oluşuyor. Tedavisinde ise cerrahi girişim ya da gamma knife gibi ışın yöntemleri öneriliyor.
Ne alaka demeyin, bu AVM bildiğiniz AVM değil. Arteriovenöz Malformasyon’un tıp bilimindeki kısaltılarak kullanılışı. Halk arasında damar yumağı olarak da bilinir.
Bizdeki AVM’ler de Arteriovenöz Malformasyona, yani damar yumağına doğru gidiyor, hem de içindeki tek tipleşen AVM insanıyla birlikte.
TESK Genel Başkanı Bendevi Palandöken de, esnafı ekonominin kılcal damarı olarak nitelendirirken, kılcal damarların bir süre sonra işlevsiz kalabileceği uyarısında bulunuyor.

Gelişmişlikte ölçü mü

Yerel yöneticilerimizin ise kentin gelişmişliğinde AVM’lerin gelişmesini ölçü saymalarını anlamış değilim. Gerçekten gelişmişlikte ölçü olsaydı, herhalde Avrupa’nın sayılı kentlerinden birisi de çıkıp, bin kişiye düşen 217 metrekare ile Avrupa’da elimizde tuttuğumuz liderliği bize bırakmazdı. Her açılan AVM dolup taştıkça bir sonrakinin de önü açılmış oluyor.
Esnaf ne kadar karşı çıksa da yine iş dönüp dolaşıp arz talep meselesine geliyor. Bir bakıma vatandaş memnun AVM’den. Ancak, AVM’ler bu kadar yaygınlaşırken ve dolup taşarken bu konu ekonomik boyutunun yanı sıra psikolojik ve sosyolojik yanlarıyla da ele alınması gerekiyor.

Hafta sonu çılgınlığı

Özellikle hafta sonları Ankara’da inanılmaz bir AVM çılgınlığı yaşanıyor. Sosyal aktivite bulamamaktan mıdır, ihtiyaçtan mıdır bilmiyorum ama, hangi AVM’ye adım atsanız sanki bütün Ankara işi gücü bırakmış AVM geziyor, alışveriş yapıyor, zaman geçiriyor. Eskiden Bahçeli’de, Kızılay’da, Tunalı’da buluşan gençlerin de yeni mekanı oldu AVM’ler. Sinema var, kafe var, yemek var, yanında alışveriş de var daha ne olsun.
Aileler için de herşey düşünülmüş. Özellikle çocuklara yönelik etkinlikler ailelerin hafta sonu AVM tercihinde önemli rol oynuyor. Ancak, burada en büyük kötülük çocuklara yapılıyor.

Yeni bir nesil

Zaten gelişen teknolojiyle günün büyük bölümünü bilgisayar karşısında geçiren ve sokağı tanımayan çocuklar, boş zamanlarında da kapalı mekanlara hapsediliyor. Ne çelik çomağı biliyor tanıyor, ne de saklambaç oyununu öğreniyor. Yeni bir AVM nesli doğuyor. Kapatalım hepsini açmayalım bunları gibi bir fikirde değiliz tabi ki, ama ekonomik, psikolojik ve sosyolojik boyutlarıyla incelenmesi gereken bir vaka bu AVM’ler.

Tepkinin suyu çıktı

FRANSA’ya yönelik tepkilerde işin biraz suyu çıktı sanki. Boykot çağrılarını, tepki mitinglerini anladım da, Ankara’ya yatırım yapmış, hem de 20 yıl gibi uzun bir süre öngörmüş bir Fransız firmasına yönelik tepki de ne oluyor? ANGİAD Başkanı Abdullah Değer, Kongre ve Ticaret Merkezi’ni 20 yıllığına Fransız firması GL Events’a kiralayan Ankara Ticaret Odası’na tepki gösterdi ve derhal sözleşmenin iptal edilmesini buyurdu. Üstelik Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan’ın “Ülkemize güvenmiş tüm yatırımcıların başımızın üstünde yeri var. Yeni Fransız yatırımcı gelirse onların da başımızın üstünde yeri var” dediği gün. Değer’in çağrısı beklediği gibi kamuyonda karşılığını bulmazken, ATO yanıt bile vermedi.

Yazarın Tüm Yazıları