Argo sözler başka dile çevrilince

Doğan HIZLAN
Haberin Devamı

Argo; yerinde, ölçülü kullanıldığında dilin baharatıdır. Günlük kelimeleri bir başka yere çekip ona ayrı anlamlar yüklemektir.

Genel argonun dışında, bir de meslek argosu vardır.

Hiç kuşkusuz öğrenciler arası özel dile, deyimlere de argo demek mümkündür.

Geçenlerde bir arkadaşım internette, bizim argo sözlerimizin bazılarının ingilizce çevirilerini gösterdi bana. İngilizce'ye çevrildiğinde etkisi azalıyor mu bizim üzerimizde. Ya da Türkçe'de duymaya, okumaya alıştığımız bir deyim bize yabancılaşıyor mu?

Çevirilerden çok, onlara eklenen notlar hoşuma gitti. Bir başka ülkenin insanlarının argosunu algılamada, okurlar için konulan çekinceler.

Belden aşağı ile argo nedense hep bir arada anılır. Belki de argo sözlerin, deyimlerinin bir çoğunun cinsel bölgelerde dolaşmasındandır.

Sözgelimi, küfürlerin en sunturlusu için, ‘‘Bunu kullanmayın !’’ uyarısında bulunulmuş. İnternetten bunu öğrenen bir turistin başına gelecekleri hayal etmek istemiyorum.

Küfürle argo nerede birleşir, nerede ayrılır? İkisi de sınır tecavüzünü ortadan kaldırmayan iki bıçkın arkadaştır.

Eğer ikisini ayırmak gerekiyorsa, meslek argosunu bunlardan tenzih etmek gerekir.

Tabii internette, spor mesleğine değgin bir argoyu özellikle dışarda tutmak isterim. Bunu, stad ya da spor argosu olarak tanımlayabilirim.

***

Argo, Türkçe Sözlük'te şöyle tanımlanıyor:

‘‘Kullanılan ortak dilden ayrı olarak aynı meslek veya topluluktaki insanların kullandığı özel dil veya söz dağarcığı. Serserilerin, külhan beylerin kullandığı söz veya deyim.’’

Argonun ikinci tanımı bana biraz abartılmış gibi geldi.

Külhanbeyi deyimini çok severim, bey sözünün haytalığı biraz yumuşattığından ötürü.

Türkçe'de başvurulabilecek iki tane argo sözlüğü yayınlandı.

Biri Ferit Devellioğlu'nun, diğeri Hulki Aktunç'un.

Argo sözlükleri, sözlüklerin en şanssızı. Argo, sürekli yenilenen, üreyen, günlük olayların yansımasıyla oluşan bir dildir. Yılda bir kez ek çıkarma zorunluluğu doğabilir.

Bizde argo sözlüğüne bakma gereği duyanların azlığı dikkatimi çekiyor. Hayatın içindeki sözcük kümelerini sözlükte arama gereği duyulmuyor.

Üstelik öğrencilerin, meslek erbabının aralarında konuştukları argoyu nasıl öğreneceksiniz, bir ölçüde argo, sözlü kaynaklardan geliştiriliyor.

Konuşmalarımızın içinde argoya yer vermiyor muyuz?

İngilizce çevirilere bakarsanız, hepimizin her gün argo sözcüklerinden bir bölümünü kullandığımızı anlayacaksınız.

Kızdığımızda, sinirlendiğimizde ettiğimiz küfürlerin ana malzemesi argo değil de nedir?

Genç kuşağın yeni argoyu yaratmasında, mizah dergilerinin önemli etkisi vardır.

Ancak, kaynağı ve birtakım kişiler gibi suçu sadece onlara yüklemek haksızlık olur.

Artık iletişimin egemenliğinin önlenemediği bir dünyada, kaynaklar çoğalmıştır.

***

Doğrusu, İngilizce konuşanların bizim argomuzu nasıl karşılayacaklarını merakla bekliyorum. Şimdiye kadar biz onların argolarını kullanıyorduk. Dilimizi dünyaya kabul ettiremedik ama bakalım argomuz ne olacak?

Yazarın Tüm Yazıları