Rahat, sakin ve daha renkli

İlk çıktıkları zamandan bu yana alametifarikasını kaybetmemiş bir grup Yüksek Sadakat... Yedi yıl aradan sonra gelen ‘Rengarenk’ albümünde grup kendi tadını bozmadan diskosu, reggae’si, neo soul’u, sert rock gitarlarıyla birçok çiçekten bal almış. Sadece kendileri için yapıyormuşçasına rahat ürettikleri bu albümle grup dijital çağın hissiyatına da uyum sağlamış.

Haberin Devamı

Yüksek Sadakat ile 2005’te, ilk albümlerini yayımlamalarından hemen sonra Hürriyet için bir röportaj yapmıştım. Sektörün, Türkçe rock talebi içinde olduğu bir dönemdi. O döneme dikkatle baktığımızda, ilk albümlerini çıkarmış Türk rock gruplarının kendilerine has bir ‘sound’la bugüne istikrarla vardıklarını görüyoruz. Zaman içinde kendilerini geliştirip değişseler dahi alametifarikaları yerli yerinde duruyor. Yüksek Sadakat da bu gruplardan biri. O ilk röportajda müziklerini nasıl tanımladıklarını sormuştum; gelen yanıt röportajın da başlığı olmuştu: “Doğudan bakınca batılı, batıdan bakınca doğulu.”

Rahat, sakin ve daha renkli

Haberin Devamı

Yüksek Sadakat’in ilk çıktıklarında üçer yıl arayla yayımladıkları üç albüm, şarkı kalitesi açısından baktığımızda başyapıt niteliğindedir. Özellikle ilk ikisi uzunca bir dönem Hürriyet’te müzik yazarlığı da yapmış Kutlu Özmakinacı’nın köklü bir birikimden damıttığı şarkılar içerir ve nokta atışıdır. Ayrıca diskografiye bakarsanız hiç yeni şarkı yayımlamasalar bile bugüne kadar yarattıkları hit’lerle ömür boyu konser verebileceklerini açıkça görürsünüz. Her grupta olduğu gibi Yüksek Sadakat’in de duraklama dönemi olmuştur. Ama bu dönemi içeriye dönüp tazelenmekle geçirmiştir grup. Bugün elimizde olan ‘Rengarenk’ albümünün yedi yıl aradan sonra gelmesi bu nedenledir bana göre.

Rahat, sakin ve daha renkli

HİÇ DUYMADIĞIMIZ DÖRT YENİ ŞARKI

Pandemi öncesi yayımladıkları ‘Beklediğim Ne Varsa Sensin’ ve eylül başında gelen ‘Öksüz Yel’ teklileri sonrası albümü elimize aldığımızda bilmediğimiz dört şarkıyla karşılaşıyoruz. Bu dört şarkı dışında albümde ‘Öksüz Yel’in akustik uyarlaması ve grubun ilk büyük hit’i ‘Belki Üstümüzden Bir Kuş Geçer’in 15’inci yıl versiyonu da var. ‘Rengarenk’in bütününe dair şunları söyleyebilirim: Yüksek Sadakat albüm heyecanını korumuş ancak daha sakin. Düzenleme ve bütünlük açısından daha esnek ve özgür. Dijital çağın hissiyatına uyum sağlamış. Albümü birkaç kez dinlediğinizde iç dengeyi de fark ediyorsunuz. Grup kendi tadını bozmadan diskosu, reggae’si, neo soul’u, sert rock gitarlarıyla birçok çiçekten bal almış. En olgun çağlarında sadece kendileri için yapıyormuşçasına rahat üretmişler. Albüme adını veren ‘Rengarenk’, ‘Öksüz Yel’, ‘Terk Ediyor Sesin Beni’ başta, tüm şarkılar ilgiyi hak ediyor. Yeter ki Yüksek Sadakat hayranları albümün tavrına hızla ısınsın.

Haberin Devamı

TREND OLMANIN YOLU

Esasen Reynmen’e Zeynep Bastık’ın eşlik etmesiyle öne çıkan ‘Yalan’ şarkısının kimin teklisi olduğunu yani şarkıyı öncelikle kimin diskografisi içinde değerlendirmek gerektiğini zaman gösterecek. Parçanın yorumcusu olarak Zeynep Bastık, Arem Özgüç ve Arman Aydın isimleri geçiyorsa da kağıt üstünde ‘Yalan’ bir Reynmen projesi. Sözleri Tepki ve Modo tarafından kaleme alındıktan sonra beste için Tepki, Reynmen, Zeynep Bastık, Arem Özgüç ve Arman Aydın ortaklaşa çalışmış. Düzenleme Özgüç ve Arman’a ait. Yani şarkı baştan sona kolektif bir ürün. Zeynep Bastık’ın şarkıya büyük değer kattığını söyleyebilirim. Öte yandan sadece bir Reynmen şarkısı olarak da iş yapar mıydı? Bence yapardı. Ne var ki streaming ortalaması yüksek iki isim, iyi bir nakaratla buluşmadan ‘trend’ şarkı oluşmuyor. Burada oluşmuş mu? Kesinlikle!

Haberin Devamı

Rahat, sakin ve daha renkli

BEKLENMEYEN BULUŞMA

Çok uzun süredir yazıp çiziyoruz: K-pop sadece Uzakdoğu popu değil. BTS çok büyük bir marka, hatta artık pop müzik evreninin kralı... Ayrıca Coldplay de artık alternatif rock grubu değil. Efsanevi şarkı yazarlığı, müzisyenliği, büyük hit’leri bir yana bugün ne üretse milyarlarca kez dinleten dijital bir pop makinesi aynı zamanda... Dijital demişken bu âlemin en önemli becerilerinden biri şu: Algoritmada çarpan etkisini artıracak her türden ismi bir araya getirebiliyor. Yoksa 2000’de ‘Parachutes’ albümüyle tanıdığımız Coldplay 20 sene sonra Kore’den çıkan meşhur bir ‘boyband’le ortak şarkı yapacak deseler herhalde inanmazdık. Daha ilginci bugün bu durumu yadırgamıyoruz bile. Sonuç mu? Elbette algoritmanın istediği gibi: Grupların ikisinden birinin eseri olabilecek niteliğe sahip şarkı ‘djijital makine’yi besleyecek. Böyle bakarsak da çok başarılı. Coldplay ve BTS’in bir araya gelişi, ‘birlik, umut ve aşkın gücünden’, ‘toplumun bireyler arasına ördüğü duvarları yıkıp yan yana olmaktan’ söz eden ‘My Universe’ün manifestosuna da gayet uygun. 

Haberin Devamı

Rahat, sakin ve daha renkli

Yazarın Tüm Yazıları