Abdüllatif Şener’in şarap sevgisi

GEÇENLERDE, Oran’da bir restoranda, çoğu Maliye kökenli olan altı kişi yemekteydik. Garson, yemeğe 10 dakika gecikmeyle gelen, Başbakan Yardımcısı Doç.Dr. Abdüllatif ŞENER’e sordu;

- Efendim, içmek için ne arzu edersiniz?

- Ben...şarabı severim!...

Masadakilerin, biraz da hayret dolu bakışlarını farkedince, devam etti:

- Ben şarabın, sadece rengini severim o kadar... İçecek olarak, portakal suyu alayım.

Hayret dolu bakışlar, tebessüme dönüştü. Hemen belirteyim, renginin yanısıra şarabın kendisini sevenler de şarap içtiler...

MALİYE, ÜNİVERSİTE VE POLİTİKA

Okulu bitirdikten sonra, Maliye Bakanlığı’nda ‘Gelirler Kontrolorü’ olarak bir süre çalışan Şener, bu görevinden istifa ederek Bolu’da şu andaki adı Abant İzzet Baysal olan üniversitede ‘asistan’ olarak göreve başlamıştı.

O dönemde, Gazi Üniversitesi’nde doktora yaptığı için, yılın yarısı bizim Fakülte’de olurdu. O günleri konuşurken birara dayanamadı;

- Biliyor musunuz, asistanlığa giriş sınavımda o dönemin hızlı solcuları vardı. Doktora tez hocam da öyleydi... Ancak, ben kendimi gizlemedim işimi de düzgün yaptım. Bir sorun olmadı.

Şener, doktorasını verdikten iki yıl sonra ‘doçentlik’ sınavına girdi. Doçent olduktan bir süre sonra da politikayı tercih etti. Halen devam ediyor. Ancak, yine de üniversiteyi özlediğini, haftada hiç değilse iki saat, bir derse gelmeyi çok arzu ettiğini söyledi.

SARI ZARF

Konu döndü dolaştı, vergilere geldi. Bana dönerek;

- Hürriyet’te ‘Sarı Zarfı Aldı ve Felç Oldu’ diye bir yazın vardı. O yazıdaki önerin o kadar doğruydu ki. İnceleme elemanı kökenli birisi olarak, ben de aynı görüşteyim. Bazı inceleme elemanları, yüzmilyarlarca hatta trilyonlarca lira fark buluyorlar. Vergi ve cezalar kesiliyor. Mükellef, itiraz edip dava açıyor ve bu vergi ile cezalar kalkıyor. O inceleme elemanına hiçbir şey olmuyor. Önerdiğin gibi; verdiği karar Yargıtay’da bozulan hakimin, bu durum nasıl siciline işleniyorsa, inceleme elemanının da siciline işlensin. Yazdığı 100 inceleme raporunun, kaçı bozulmuş bilinsin. İnceleme görevini doğru yapan da bilinsin. Hatta ödüllendirilsin. Buna göre, terfi ettirilsin...

Şener’in de katıldığı bu öneriye destek giderek yaygınlaşıyor. Vergi mükellefleri, özünde inceleme olayına karşı değiller. Ancak, sayısı az da olsa, yasalara uygun olmayan bazı incelemelerle karşılaşıyorlar. Hürriyet’te daha önce yazdığım olayda, hatalı bir uygulama nedeniyle kesilen, trilyonluk vergi ve ceza ihbarnamesini alan mükellef, olayın şoku ile kısmi felç geçirmişti. Gerçi vergi mahkemesi, vergi ve cezayı kaldırmıştı ama felç olayı kalıcı olmuştu...

Görevini kurallara uygun yapan inceleme elemanlarının destekleyeceği bu öneri gerçekleşirse, denetimle ilgili birçok sorun çözümlenmiş olur.
Yazarın Tüm Yazıları