Havalimanları, uçaklar ve THY

Nihayet bir dönem neredeyse zamanımın çoğunu geçirdiğim uçaklara son sürat dönüş yaptım.

Haberin Devamı


İşte pandemi sonrası havalimanı ve uçaklardaki son durum... İlk seyahatim Ankara’ya oldu, İstanbul-Ankara ve Ankara-İstanbul uçtum. Gidişte CIP lounge’lardan sadece biri açıktı ama sorun mu derseniz hayır, salon büyük olduğu için sıkıntı yaşanmadı. Az da olsa ikram mevcuttu ama sıcak içecekler karton bardakla alınabiliyordu. İkram kısıtlaması uçakta da devam etti, sadece su verildi.
Bu arada hostesler son derece dikkatliydi, özellikle maske konusunda yolcuları sürekli uyardılar, meydanı bir an olsun bilinçsiz yolculara bırakmadılar.
Velhasıl gidiş-dönüş seyahati hem THY personeli hem de yolcular açısından sorunsuz geçti. Ne var ki Ankara Esenboğa’da CIP lounge’da sıkıntılı bir durum var.

Havalimanları, uçaklar ve THY

Esenboğa’daki CIP lounge’lar zaten normalde bile çok kalabalık olur. Şimdi tek bir lounge açık olduğundan oturacak yer bulunamıyor.
Bu da sosyal mesafeyi koruma açısından sorun yaratabilir. Kapalı tutulan ikinci lounge’un açılması sıkıntıyı ortadan kaldıracaktır diye düşünüyorum.
Gelelim İstanbul-Amsterdam uçuşuma. Öncelikle şunu belirteyim; AB ülkeleri korona salgını nedeniyle hâlâ turist kabul etmediğinden, sadece o ülke vatandaşları ile oturum hakkı olanlar uçabiliyor.
Korona önlemlerine dönersek, İstanbul Havalimanı’nda Business, Elite ve Elite Plus yolcular için hızlı giriş kapısı kapalı. İçeri giriş için başka bir kapı açılmış. Check-in ve polis kontrol noktası geçildiğinde ise insanın içini hüzün kaplıyor.
O görkemli havalimanı neredeyse bomboş, kafe ve mağazaların çoğu kapalı, THY lounge’ları hizmet dışı.
Açık olan bir-iki kafenin önünde de uzun sıralar oluştuğundan, bir fincan kahve için kalabalığa dalmaya cesaret edemedim açıkçası. Ve direkt biniş kapısına yöneldim.
Önce Business Class yolcular uçağa alındı, sonra en arka sıradan başlamak kaydı ile diğer yolcular. Kabin görevlilerinin tümü maskeli ve siperlikliydi. Uçak havalanınca siperlikler çıktı, sadece maske ile hizmet vermeyi sürdürdüler.
Uçakta sıcak içecek servisi yine yoktu. Business’a yiyecekler paketli şekilde geldi, soğuk içecek servisi vardı. Dürüm muhteşemdi ama yine de THY’nin dillere destan eski ikramlarını mumla arattı.
Bu arada uçağa biner binmez bütün yolculara birer form verildi. Tamamında Covid-19 ile ilgili sorular vardı.
İnişte Hollanda güvenlik görevlileri tek tek formları alıp aynı soruları bizzat sordu, “Daha evvel hastalandın mı”, “Hasta birinin yakınında bulundun mu?” gibi.
Sorularına cevap aldıktan sonra da 14 gün evde kontrol altında kalmam gerektiğini, ancak alışveriş için dışarı çıkabileceğimi ve mutlaka sosyal mesafe kuralına uymam gerektiğini söylediler.
Dönüş yolculuğu da THY’nin deneyimli personeliyle sorunsuz geçti.

Haberin Devamı

Yeni normale dönüş

Haberin Devamı

3 aylık karantinanın ardından, uzun bir aradan sonra ilk kez geçen hafta sonu, İstanbul’un yavaş yavaş canlanmaya başlayan yeme içme dünyasına adımımı attım. Cumartesi akşamı Ergun Yıldız’ın yeni mekanı Muhtar’daydım.
Ataşehir’de, Ülker Arena’nın hemen yanında bulunan mekanın kapısında maskeli görevliler bekliyordu. Meğer her misafir ateş ölçümü yapıldıktan sonra içeri alınıyormuş.
Kontrol noktasını sağ salim aşıp, Ergun ve işletmeci İlgi Gövsa tarafından güler yüzle karşılanıp nihayet masama geçtikten sonra başladım etrafı incelemeye...
Tüm garsonlar maskeli, masalar yeterince mesafeliydi. Artı her masada antibakteriyel sıvı bulunuyordu.
Dekor çok güzel, tavan yüksekliği alışılmış mekanlardan kat be kat fazla Muhtar’da...

Haberin Devamı

Havalimanları, uçaklar ve THY

Bu da içeriyi son derece ferah kılıyor.
Muhtar’ın mutfağı Bodrum Mufla’dan tanıdığımız Devran Karaalp ve ekibine emanet. Burada da harikalar yaratmaya devam ediyor Devran Şef... Ön atıştırmalıklar birbirinden yaratıcı ve lezzetli. Ara sıcaklarda kokoreç ve patates, kadayıf ve baklava yufkasına sarılmış pırasa böreği direkt favorilerim arasına girdi. Ana yemek olarak kuzu incik tercih ettim, o da yine Devran Şef’in sunumuyla bambaşka bir şey olmuştu.
Gecenin sürprizi yemeğimi yerken geldi, perküsyon sanatçısı Serhat Gönüllü sanatını konuşturmaya başladı.
Serhat’ın namını zaten önceden duymuştum. Öyle ki Ajda Pekkan bir başka mekanda kendisini dinlemiş ve öyle hayran kalmış ki Harbiye Açıkhava konserinde onu da sahnede istemiş. Sözün özü, kendisi süper starların bile yakın markajında bir usta. Serhat bulunduğu adreste müzik keyfini garantiliyor her daim.
Ritim meraklıları için bir not; Serhat cuma ve cumartesi akşamları Muhtar’da sevenleriyle buluşuyor, ayrıca ünlü DJ Cenk Kurnaz’da Serhat’a eşlik ediyor. Lezzetli bir akşam yemeği yiyip kulaklarınızın pasını silmek istiyorsanız güzel bir alternatif.
Ama rezervasyonsuz gitmeyin, masa bulamayabilirsiniz. Zira benim olduğum cumartesi akşamı tek bir boş masa yoktu.
Benden söylemesi...

Yazarın Tüm Yazıları