Dil yâresi

Sokak röportajında uygar görünümlü bir kadın, Tayyip Erdoğan’a nefret kusuyor ve torunlarına bile beddua ediyordu.

Haberin Devamı

Ahmet Hakan’ın Tarafsız Bölge’sinde, o kadının sesini de duyduk, titriyordu.

- Bu nasıl bir nefret?

***

Bu, 73 yıllık bir nefret.

Hiç bitmiyor.

Menderes’e de böylesine bir nefret duydular.

Morrison Süleyman

Demirel’e de aynı nefreti duydular.

Özal Hanedanı’na da...

Ve şimdi de Tayyip Erdoğan’a.

***

Bu 4 isim, tek başına iktidar olarak Türkiye’yi 73 yıldır yönettiler.

Dördünden de nefret etmek için muhalif olmak yetmez.

Acaba diyorum, bir kısım insanlara nefret duygusunu biz mi şırınga edip onları insanlıktan çıkarıyoruz ama sonra bir daha da insanlığa döndüremiyoruz?.. Acaba mı?

***

Ya da bir kısım insanlar, nefret duygusuyla yetiştirilip özel bir eğitim mi görüyorlar?

Utanmaları da yok.

“İktidarlar seçimle gelip seçimle gitmeli” derken yüzleri hiç kızarmıyor.

73 yıldır aynı riyakârlık.

***

Gelelim o kadına.

Haberin Devamı

22 yıldır nelerden mahrum kaldı da şimdi bu öfkeye kapılıyor acaba? Daha önce yapıp da

22 yıldır yapamadığı ne olabilir acaba?

- Tut ki çok şey olabilir.

Peki ama karşılığı bu mudur? Küçücük çocuklara, günahsız yavrulara beddua mıdır?

Bebek cinayetlerinden bunun farkı nedir?

Not:

Muharrem İnce’ye bir hatırlatma:

Son gün çekilirsen, milli iradeyle dalga geçmiş olursun... Çekileceksen şimdi çekil...

Yazarın Tüm Yazıları